|
Aptallığıma verin ama...Kategori: Aptallığıma verin | 2 Yorum | Yazan: Ferruh Dinçkal | 29 Kasım 2007 05:40:26 Fettullah Gülen cemaati uluslararası alanda faaliyetlerini yoğunlaştırdı. Avustralya Katolik Üniversitesi'nde valinin açtığı kürsünün masrafını Fethullah Hoca'cılar verecek .
25-27 Ekim’de Londra’da Lordlar Kamarası’nda ve 3 Kasım’da San Antonio’daki Teksas Üniversitesi’nde düzenlenen “Gülen hareketi” konulu konferansların ardından Fethullah Gülen adına 23 Kasım’da Avustralya Katolik Üniversitesi’nde “Müslüman ve Katolik ilişkileri” konusunda çalışmalar yapacak bir kürsü açıldı. Açılışı Avustralya’nın Viktorya Eyaleti Valisi Prof. David De Kretser yaptı. Gülen adına Avustralya Katolik Üniversitesi’nde bir kürsü açılması için girişimleri, yine Gülen’e bağlı olarak faaliyet gösteren ve başında Avustralya’ya yerleşmiş Orhan Çiçek isimli bir Türk’ün bulunduğu Avustralya Kültürlerarası Diyalog Merkezi yaptı. ABD’de yaşayan Fethullah Gülen ilk önce bu teklife sıcak bakmasa da sonunda kabul etti. Yürütülen çalışmalar sonucunda “İslam dünyası ile Katolik dünyası arasındaki ilişkiler konusunda çalışma yapacak bir kürsünün kurulması, söz konusu kürsünün Fethullah Gülen adına açılması, yapılacak çalışmaların finansmanının da yine Gülen cemaati tarafından karşılanması” yönünde görüş birliğine varıldı. Fethullah Gülen kürsüsü, Katolik Üniversitesi içinde yüksek lisans ve doktora düzeyinde tezler üreten bir merkez özelliği de taşıyacak. Merkezin, açılışa ilişkin tanıtım yazısında, “Gülen kürsüsü sadece Katolik dünyası için bir ilk değil, aynı zamanda Türkçe konuşan İslam ülkeleri açısından da bir prototip olacaktır” denildi. Melbourne’de Katolik Üniversitesi’nin kampusunda yapılan açılış törenine AKP’den İstanbul Milletvekili Reha Çamuroğlu , Düzce Milletvekili Celal Erbay, Antalya Milletvekili Yusuf Ziya İrbec, Adana Milletvekili Vahit Kirişçi de katıldı. Açılış için Türkiye’den Avustralya’ya gelen öğretim üyesi, gazeteciler ve politikacıların listesinde ise Prof. Nazif Gürdoğan, Prof. Ahmet Güç , Prof. Recep Kaymakcan, Prof. Hüseyin Algül, Prof. Abdullah Özbek, Prof. Suat Yıldırım, Prof. Alpaslan Açıkgenç, Prof. Hüseyin Elmalı, Prof. Ali Şerif Tekalan, Prof. Mete Tunçay, Prof. Doğu Ergil, Prof. Eser Karakaş, Yazarlar ve Gazeteciler Vakfı Yayın Yönetmeni Faruk Tuncer, eski Sağlık Bakanı Bülent Akarcalı, gazeteci Fehmi Koru yer aldı. Yukardaki haber Türkiye ve Avustralyada`ki tüm basın yayında çıktı. İlk baktığınızda “diyalog” adına kutlamak gerekiyor. Ancak aklıma bazı sorular takıldı . Bu sorular siyasi değil. Daha çok konuyu düşünsel anlamda kavrayabilmek ve hedefin tarafların kendi inançları açısından doğruluğunu ve samimiyetini anlayabilmek için. Elbette olayın siyasi boyutu apayrı bir konu. Bugünki dünya düzeni ve Fehtullah Gülen’in bu düzen içindeki yeri üzerine sayfalarca yazılabilinir Sorular aslında basit. 1 - Sayın Orhan Çiçek ile Melbourne’da bir seminerde beraberdik ve bu soruyu kendisine de yöneltmiştim. Hz.Muhammed’i tanımayan ya da kendi inancı gereği tanıyamayan bir görüş ile nasıl bir diyalog geliştirilebilir? 2 - İnananlar açısından çok önemli bir sure var. Maide suresi 51’ci ayet. Ayette ne diyor: “Ey inananlar, Yahudi ve Hristiyanları dost (veliler) edinmeyin. Onlar, birbirlerinin dostudur ve sizden kim onları dost edinirse şüphe yok ki o da, onlardandır. Şüphe yok ki Allah, zalim olan kavmi doğru yola sevk etmez.” Bu ayetten iki ayrı anlam çıkaran görüş var: Birinci grup oldukca sert. Müslümanların, Yahudi ve Hristiyanlar ile dost olamayacağını savlıyor. Eğer müslümanlığa hoşgörü dini diye bakılıyorsa bu anlaşılır bir yaklaşım ya da yorum değil. İkinci görüş ki bana daha akılcı geliyor : Yahudi ve Hristiyanlardan veli seçmeyin, diyor. Veli kelimesi bize çok uzak bir kelime değil. Türkçede kullandığımız VALİ (idareci) kelimesi ile ayni kökten. Böyle bakarsanız mantıklı da. Veliler, Yahudi veya Hristiyan olursa size ibadet etme ya da inandiğınız gibi yaşama hakkı tanımaz. Benim anlamaya çalıştığım Müslüman kimliğini öne çıkartan Fehtullah Gülen ve cemaati bu iki soruya nasıl yanıtlar buldular ki, başta yukarda bahsi geçen ve bilinen diğer eylemleri yapıyorlar. Maide suresine söye bir bakarsak: Medine döneminin son zamanlarında inmiştir. İnanışa göre Mâide Sûresi’nin üçüncü âyetinin inmesinden 81-82 gün sonra, MS 632 yılında, 63 yaşında iken ve 23 yıllık bir peygamberlik görevinin ardından, Hz. Muhammed vefat etmiştir. Mâide, yemekli sofra demektir. “İsa’nın Mâidesi” nin bu sûrede anılmış olması, bu ismi vermenin açık bir sebebi gibi görünürse de, doğrusu onun için buna Mâide Sûresi denilmemiştir, bu Mâide Sûresi olduğu için o bunda zikredilmiştir. Esasında bu sûre İslâm nimetinin sofrasıdır. Mâide / 51 Mealleri : Abdülbaki Gölpınarlı Ey inananlar, Yahudilerle Nasranileri dost edinmeyin. Onlar, birbirlerinin dostudur ve sizden kim onları dost edinirse şüphe yok ki o da, onlardandır. Şüphe yok ki Allah, zalim olan kavmi doğru yola sevk etmez. Ali Bulaç Meali Ey iman edenler, yahudi ve hristiyanları dostlar (veliler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden onları kim dost edinirse, kuşkusuz onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet vermez. Diyanet İşleri Meali Ey İnananlar! Yahudileri ve hıristiyanları dost olarak benimsemeyin, onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onlara dost olursa o da onlardandır. Allah zulmeden kimseleri doğru yola eriştirmez. Diyanet Vakfı Meali Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez. Edip Yüksel Meali İnananlar, Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudur. Sizden kim onlarla dost olursa onlardan sayılır. ALLAH zalim toplumu doğru yola iletmez. Elmalılı Hamdi Yazır Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, şüphesiz o onlardan olur. Şüphesiz Allah, zalim kavmi doğru yola iletmez. Ömer Nasuhi Bilmen Ey imân edenler! Yehûd ile Nasâra'yı dost tutmayınız. Onların bazıları bazılarının dostudur. Ve sizden her kim onları dost edinirse muhakkak o da onlardandır. Şüphe yok ki Allah Teâlâ o zalimler olan kavme hidâyet etmez. Muhammed Esed SİZ EY imana ermiş olanlar! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin: Onlar yalnızca birbirlerinin dostlarıdır. Ve hanginiz onları dost edinirse kesinlikle onlardan olur: Bilin ki Allah böyle zalimlere doğru yolu göstermez! Suat Yıldırım Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları velî edinmeyin. Onlar ancak birbirlerinin velisidirler. Sizden kim onları velî edinirse o da onlardandır. Allah böylesi zalimleri doğru yola iletmez. Süleyman Ateş Meali Ey inananlar, yahudileri ve hıristiyanları veliler edinmeyin! Onlar, birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları kendine veli yaparsa, o onlardandır. Şüphesiz Allah, zalim toplumu doğru yola iletmez. Şaban Piriş Meali Ey İman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları veli / dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin velileridir. Sizden kim onları veli kabul ederse o da onlardandır. Allah, zalim topluma hidayet vermez. Ümit Şimşek Meali Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları veli edinmeyin. Onlar birbirinin velisidir. Sizden onları veli edinen, onlardan olur. Allah ise zalimler güruhuna yol göstermez. Yaşar Nuri Öztürk Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları gönül dostları edinmeyin. Onlar birbirlerinin gönül dostlarıdır. Sizden kim onları gönül dostu edinirse o, onlardandır. Allah, zalimler toplumunu doğruya ve güzele kılavuzlamaz.
Yorumlarkazim yetis
{ 23 Aralık 2007 03:22:43 }
Oncelikle bu yazinizdan dolayi sizi kutluyorum. Zannediyorum uzak kitada dini butun bir arkadasa benziyorsunuz. hangi camide gorevli oldugunuzu sormayacagim ancak kimse bu Orhan Cicege sordugunuz sorunun cevabini da keske suraya yazsaydiniz. Ha dost bir de sunu anlamadim sizin gibi dini butun Kuran ve ilmihal bilgisi muthis birisi nasil olur da hem yurt disinda yasar hem de ekmek yedigi devletin milletini zan altinda birakir. Madem begenmiyorsun git kardesim dostlarini artirabilecegin arabistanda yasa. Ha eger dini ehliyetin yoksa da ahkam kesme. Sordugun sorulari sokaktan gecen bir musluman cocuguna sor ogren. Illa sucuya bucuya sorma.
nadir akoren
{ 16 Aralık 2007 20:21:02 }
Arkadaslar,
Diğer Sayfalar: 1. Fettullah Gulen ve cemati olsun, AKP yandaslari ve yoneticileri olsun, bugune kadar memleketin vari yogu tum maddi degerleri ve stratejik olsun, ekonominin kaynaklari olsun neyi varsa batili dedigimiz dis mihraklara peskes cekmekteler. Savasarak alamadiklari topraklarimizi para sayarak tapusuyla ele geciren Ingiliz, Alman, Fransiz, Yunan kaynakli sermayeler artik topraklarimizda hak sahibi durumundalar. Bankalar deseniz keza 51% ustu ortakliklariyla ekonomimizi ve tum sirketlere ait bilanco ve mizanlariyla tum ekonomik profillerine sahipler. Ve hatta sirketleri de gecin siradan vatandasin bile kredi muracaatlari vasitasiyla toplumun ekonomik profiline sahipler. Butun bunlara canak tutan, goz yuman ve bunlardan pirim yapip rant saglayanlar mutlaka ciddi Muslumanlardir kuskum yok; ama sanirim Maide suresinin 51 . ayetini pek anlayamadiklarindan bu konuyu atlamis olmalilar. " UYANMAK ICIN BUKADAR SARSILMAK YETMIYOR MU..." DIYE DE DUSUNUYORUM SIKLIKLA!!!... Nadir Akoren
Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|