Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, tüm dünya çapında sayıları 12 milyonu bulan ve hiçbir ülkenin vatandaşı olmadıkları gerekçesiyle temel insan haklarından mahrum bırakılan 'vatansızlar' için üye devletlere adım atma çağrısında bulundu. Bu kişilerin çocuklarının da vatansız olarak doğması nedeniyle sorunun daha da büyüdüğünü belirten örgüt, Birleşmiş Milletler'e üye devletlerin vatansızlarla ilgili sözleşmelere taraf olmasını istiyor.
Sözleşmelere destek yokDünyanın pek çok yerinde ayrımcılıkla karşı karşıya kalan ve bu zor şartlar altında hayatlarını devam ettirmeye çalışan vatansızların durumunun düzeltilmesi amacıyla Birleşmiş Milletler tarafından 1954 ve 1961 yıllarında iki ayrı metin hazırlandı. Sözleşmelerin ilki, vatansız kişilerin hukuki durumuyla ilgiliydi ve bu kişilerin hiçbir ayrımcılığa uğramadan, tıpkı yaşadığı ülkenin vatandaşları gibi temel insan haklarını kullanarak hayatlarını devam ettirmeye olanak sağlıyordu. Geçtiğimiz günlerde 50. yıldönümü kutlanan sözleşmenin ikincisi ise vatansızlığın azaltılmasına yönelikti ve fiilen vatansız olan kişilerin, ikamet ettikleri ülkelerde etkin bir vatandaşlık hakkı edinebilmelerinin önünü açıyordu.
Ne var ki Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan bu sözleşmelerin ilkine bugüne kadar 66, ikincisine ise 38 devlet imza attı. Taraf devlet sayısının bu denli az oluşu, konuyla ilgili yapılan çalışmaların etkisiz olmasına neden oluyor. Dünya genelinde vatansız sayısının kuşaktan kuşağa artmasına yol açan bu tutum nedeniyle uluslararası kuruluşların çabaları amacına ulaşmıyor.
Türkiye’nin tutumu
Sözleşmelere taraf olan devletler arasında, sınırları içerisinde yaklaşık üç bin vatansızın yaşadığı Türkiye yok. Vatandaşlık haklarından yararlanamayan, mülk edinemeyen, seçme ve seçilme hakkını kullanamayan vatansızların büyük bir çoğunluğunu ise Batı Trakya’dan gelmiş göçmenler oluşturuyor. Bunun en büyük sebebi ise 1955’ten sonra Türkiye ile Yunanisan arasında yaşanan gerginliğin hukuka yansıması.
1998’de yürürlükten kaldırılan Yunan Vatandaşlık Kanununun 19. maddesine göre, Yunan kökenli olmayan bir kişinin geri dönme niyeti olmaksızın Yunanistan’dan ayrılması, o kişinin vatandaşlığını yitirmesine neden oluyordu. Dolayısıyla bu tarihler arasında Yunanistan’dan Türkiye’ye göç eden ve Yunan vatandaşlığından çıkarılan Türklerin birçoğu halen bu belirsizlikle karşı karşıya. Her türlü sosyal güvenceden yoksun olarak yaşayan Türkiye’deki vatansızlar, vatandaşlığa kabul edilecekleri günü beklerken, Türkiye’nin ilgili sözleşmelere taraf olacağına dair bir çalışmanın yapılıp yapılmadığı bilinmiyor.
Kimler var?
Dünyadaki vatansızların büyük çoğunluğunu Myanmar’daki askeri yönetimin baskısından kaçan Müslüman Rohingyalar, Tayland’ın dağlık kesimlerinde yaşayan kabileler, Avrupa’daki Roman topluluklarla Sahra Çölü’nde göçebe bir hayat tarzı süren Bedeviler ve İsrail vatandaşlığı bekleyen 75 bini aşkın Filistinli oluşturuyor.