Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) bu kez de İstanbul'da haykırdı: "Suyun ve yaşamın savunucuları yargılanamaz." Taksim'e çıkan yüzlerce kişi DEKAP yürütme kurulu üyesi ve Halkevleri Doğu Karadeniz temsilcisi Taylan Kaya'nın tutuklanmasını protesto etti. Derelerin Kardeşliği Platformu, Hopa'da platformun yürütme kurulu üyesi Taylan Kaya'nın tutuklanmasını 22 Temmuz akşamı Taksim'de düzenlediği yürüyüş ve basın açıklaması ile protesto etti.
Hopa’da HES’lere karşı mücadele veren üç kişi daha “Hopa olayları” gerekçe gösterilerek 20 Temmuz’da gözaltına alınmış, Kamil Ustabaş ve Bülent Ustabaş serbest bırakılırken Taylan Kaya çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
AKP elini Hopa’dan çek
DEKAP üyeleri ve demokratik kurumlar saat 19.30’da Galatasaray Lisesi önünde buluştu. “Suyun ve yaşamın savunucuları yargılanamaz” yazılı bir pankartın açıldığı eylemde “HES’çi şirket Hopa’yı terk et”, “Dere başında, vadi içinde, sokaklarda direneceğiz”, “AKP elini Hopa’dan çek” sloganları atıldı.
Kitle ellerinde “Su haktır satılamaz”, “AKP’nin Hopa bilançosu yüzlerce gözaltı, onlarca ev baskını, 35 tutuklama ve 1 cinayet”, “Dereler özgür akacak, arkadaşlarımız özgür kalacak” yazılı dövizler taşıyarak İstiklal Caddesi boyunca yürüdü.
Yürüyüş sırasında yapılan konuşmalarda AKP’nin Hopa saldırganlığı teşhir edildi. HES’çi şirketin Hopa olaylarında katledilen Metin Lokumcu’nun köyü Akdere köyünde ÇED toplantısı yapmak istediği, platformun bu toplantıyı yaptırmayacağını açıklaması üzerine ise gözaltıların yaşandığı ve Taylan Kaya’nın tutuklandığı belirtildi.
“Suyun ve yaşamın savunucuları” yürüyüş boyunca HES saldırına ve AKP terörüne direneceklerini haykırdı. Taksim Meydanı’na gelindiğinde de basın açıklamasına geçildi.
AKP halkın örgütlü mücadelesine tahammül edemiyor
DEKAP adına basın açıklamasını yapan DEKAP yürütme kurulu üyesi Özge Ozan, AKP’nin Hopa saldırganlığının iki aydır sürdüğünü ifade etti. Ozan şöyle konuştu: “AKP iktidarı öldürerek, tutuklayarak, baskı ve zorla vazgeçirmeye çalışsa da halk su hakkı için mücadeleyi seçmiştir. AKP’nin tahammül edemediği budur: Suyuna, doğasın, yaşamına sahip çıkmaktan vazgeçmeyen halkın, örgütlü bir güç olarak karşılarına çıkması.” Ozan AKP’nin “sürek avına” çıkmasının nedeninin de halkın örgütlü mücadelesi karşısındaki tahammülsüzlüğü olduğunu vurguladı.
Ozan’ın ardından Halkevleri Genel Başkanı İlknur Birol bir konuşma yaparak şunları söyledi: “DEKAP üyelerinin gözaltına alınmasıyla, Halkevleri Bölge sorumlusu ve DEKAP yürütme kurulu üyesinin tutuklanmasıyla halkın direnişini kırabilecekleri sanıyorlar. Ancak su ve yaşamı savunmayı seçen Kemalpaşalıların bugün su ve yaşam mücadelesinden vazgeçmeyecekleri göstermiştir.”
HES’lere karşı mücadelesiyle Hopalılarla mücadelelerinde birçok kez yan yana gelen akademisyen Beyza Üstün ve bu yılki Kemalpaşa Halk Festivalinin davetlilerinden Leman Sam da yaptıkları konuşmalarla dayanışmalarını ifade etti ve baskıların HES’lere karşı mücadeleyi engellemeyeceğini söylediler.
Demokratik kitle örgütleri temsilcilerinin ve BDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in de destek verdiği eylem HES’lere karşı direnişin simge sloganıyla sona erdi: Dereler özgürdür özgür akacak!
Kaynak : sendika.org