|
'Erdoğan, Facebook'tan, Reebok'tan, Her Book'tan anlıyor' Kategori: Makale | 0 Yorum | Yazan: A Yorum | 17 Mayıs 2011 02:13:54 Usta mizahçı Aziz Nesin'in oğlu gazeteci yazar Ahmet Nesi'in "Facebook çirkin teknoloji" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerine yanıt verdi. Ahmet Nesin'in izli ile kendi bloğundan alarak yayınladığımız bazı yazılarını anımsıyacaksınız. Fakat son yazısı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı sanırız çok kızdıracak. İşte Ahmet Nesin'in Odatv'de yayınlanan o yazısı: Sadece Türkiye’de değil, hangi ülkede olursa olsun siyasetçi olmak zor, bırakın siyasetçiyi başbakan olmak iyice zor. Başbakan olunca her şeyi bilmek gibi bir zorunluluğunuz var… Her şeyi bilmek derken öyle doktor gibi ameliyata girip de akşam boş vakitlerde muhasebe yapmayı, iki meclis arası duruşmaya girip de hafta sonları hakemlik yapmayı kastetmiyorum. Başka şeyler anlatmak istediklerim. Yoksa öyle olsa Kenan Evren yeterdi de artardı bile bu memlekete. Fenerbahçe’nin kötü gittiği bir dönemdi, sanırım Evren bu işe çok sıkılmıştı ve artık cumhurbaşkanı da değildi “Kafamı çok kızdırmasınlar, çözüm bulsunlar yoksa başkan olurum!..” demişti. İnanır mısınız bilemem ama ben babamın öykülerini okurken altıma kaçırmadım ama bunu televizyonda izlediğimde koyverdim çişimi… Sabah işe giderken vapurda olduğumu düşünsenize…
Türkiye sanırım bilhassa bakan ve başbakan konumunda bunları çok yaşadı. Ben daha çok 12 Eylül sonrasına takıntılıyım esasında… Turgut Özal’ın şıpıdık terlikler ve çiçekli şortlarla askeri selamlamasını Ahmet Altan’lar, Cengiz Çandar’lar demokrasinin unutulmaz bir adımı olarak gördüler. O gün bugündür askere takık haldeler zaten. Derin devleti ve darbeleri sadece asker olarak gördüler, globalizmin yaratıcısı ABD’nin payı sanki hiç yoktu, bu da onun bir parçası değildi, darbenin başbakan yardımcısı Turgut Özal 2 idama imza atmamıştı. 24 Ocak kararlarını alan Özal’la bunu uygulamak için darbenin başı olan Evren’in ne farkı vardı acaba. Eğer o grup 12 Eylül’ün yargılanmasına evet diyorsa gıyabında Turgut Özal’ın da yargılanmasına evet demek zorundalar.
Doğal olarak Özal’ı bu kadar demokrat sayınca siyaset dışı da hep konuşmuşlardır diye düşünürüm de ne konuştukları hep gizli Dolmabahçe görüşmesi gibidir benim için. Şöyle bir konuşma geçmiş midir acaba aralarında:
Turgut Özal: Merhaba Ahmet, nasılsın, neler yapıyorsun bu aralar gazete dışında?
Ahmet Altan: Efendim sayın demokratım bikaç kitap aldım, onları okuyorum, Guy de Maupaussant’ın çok güzel bir kitabı var onu bitirdim, sırada………
Turgut Özal: Ya, vah vah, daha anlaşılır bişey yok muydu? Sen neler yapıyorsun Cengiz, bu yine boş işlerle uğraşıyor…
Cengiz Çandar: Efem, şey ben de kitap okuyorum ama bu yazar çok yeni, o yüzden tanımazsınız. Ben ayrıca bu aralar Çaykovski’ye merak sardım, devamlı onu dinliyorum, yarın konser var, keyifle gideceğim.
Turgut Özal: Semra Hanım bak çocukların canı çay istemiş getirsene. Çok iyi, çok iyi, bizden önce bunar yoktu, nerdeeeeeeeee gelecekler de konser verecekler. Konuş bakalım, boş gün ayarlasınlar da Küçük Emrah’a da konser verdirelim orada…
Bu insanlar başbakan olunca çeşitli yerlere davet ediliyorlar. Konsere, baleye, tiyatroya, anlamadan, yaşamının bir parçası olmadan biyere gitmek nasıl bir işkencedir insana. Yıldırım Akbulut’u balede düşünemiyorum bile…
AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan şimdi de facebook’a kızmış çok fena. “Şimdi Facebook’ta falan, yahu bunlar çirkin teknoloji. Bu Facebook filan, falan bu tür sayfalar bunlar çirkin, berbat. Herkes adına buralardan her türlü ahlaksızlık yapılabilir…” deyivermiş önceki gün.
Bu yazı başlığı dün (13 Mayıs) basılmamış kitabı yasaklanan ve tutuklanan Ahmet Şık’ın Ertuğrul Mavioğlu’yla beraber yazdıkları ve yayınlanan kitabının duruşmasında aklıma geldi. Böyle tümce olur mu demeyin, Ahmet basılmayan kitabından tutuklu, basılan kitabından serbest yargılanıyor ve beraat etti. Bir yanımda Ertuğrul, diğer yanımda Suavi… Suavi ölmeden banka tarafından öldü diye hesabı kapatılan güzel sanatçı…
Kitap Yaşar Ne yaşar Ne Yaşamaz durumunda, Suavi Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz durumunda, AKP Genel başkanı artık Book’tan anlıyor, facebook’a kızıyor, koşarken Reebok giymiyor, anlıyacağınız her Book’tan anlıyor. Hangi book faideli, hangi book faidesiz en azından onu biliyor… Hak veriyorum kendisine, biz de az ink yalamadık biladel…
Ahmet Nesin
| Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy |
Yazdır
Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış
Yorum Yazın
|
|
|