|
|
Üniversitede Şahin Filiz'e destek eylemi...Kategori: Ayorum Güncel | 0 Yorum | Yazan: Haberci | 31 Mart 2011 05:48:18 Zirve Yayınevi cinayeti soruşturması kapsamında evinde arama yapılan köşe yazarımız Prof. Dr. Şahin Filiz'e mesai arkadaşları ve öğrencilerinden destek geldi. Edebiyat Fakültesi önünde saat Türkiye saati ile 16.20'de aralarında Tıp Fakültesi Öğretim üyeleri Prof. Dr. Hilmi Uysal ve Prof. Dr. Nursel Şahin ile Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz'in de bulunduğu grup bir basın açıklaması yaptı.
Çoğunluğu öğrencilerden oluşan grup, bir bilim yuvasında böyle bir operasyonun yapılmasını kınadıklarını belirterek alkışlarla protesto etti. Üzerinde Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği yazılı pankart önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Prof. Dr. Hilmi Uysal, "Filiz Şahin hocamız ile ilgili süreçten tedirgin olduğumuzu söylemek için geldik. Üniversitede ilkler yaşanıyor. Kaygılarımız var. Adil yargılama süreçlerine hepimiz saygılıyız. Bu ülkenin en entellektüel değerlere inanan kişileriyiz. İfadenin baskıya alındığına inandığımız durumdan tedirgin olduğumuzu söylemeye geldik. Bunlar bizim üzerimizde baskı oluşturmaz, bunu da belirtmek için geldik" diye konuştu. "BİLİMSEL KİMLİĞİMİZE SALDIRI" Daha sonra söz alan Prof. Dr. Nursel Şahin ise, "Üniversitemiz ve bilgisayarımızdaki verilerin kayda alınması bizim bilimsel kimliğimize saldırıdır. Odalarımız bizim kendi bilimsel alanımızdır" dedi. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayrettin Ökçesiz ise temel hak ve özgürlüklerin bu saldırılarla etki altına alındığını söyleyerek "Bu tehditler giderek gerçek olmaya yüz tutacaktır. Bulutu görmüyoruz, içindeki sise kapılmak istemiyoruz. Bu karanlığın dışına çıkmak istiyoruz. Üniversiteler bu karanlığı aydınlatacak meşalelerdir" dedi. Grup daha sonra "Özgür düşünce engellenemez" sloganları atarak olaysız dağıldı. Aramaların ardından fakülte binasından çıkan Filiz'e öğrenciler ve öğretim üyeleri alkışlarla destek verdi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Şahin Filiz, kendisine destek veren öğrenciler ve öğretim üyelerine teşekkür etti. Filiz, aramaların saat 07.40'da başladığını, öğleye kadar evinde arama yapıldığı, öğleden sonra ise fakültedeki çalışma odasında yapılan aramalar sonucunda çok sayıda doküman, kitap ve makaleye el konulduğunu söyledi. Üniversitelerin özerk kurumlar olduğunu belirten Filiz, çalışma ofislerinin akademik çalışmaların üretildiği yerler olduğunu kaydetti. Filiz, şöyle konuştu: ''Dünyanın hiçbir yerinde üniversite öğretim üyesinin sırf düşünceleri ve yazılarından dolayı arandığı baki değildir. Ancak bugün burada böyle bir vukuat olmuştur. Ben hukuk adamlarına, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den başlayarak bütün yetkililere, şahsımda üniversitemize ve diğer üniversitelere gözdağı niteliğinde anlaşabilecek bir aramanın yeni aramaları getirmesini önleyecek bir takım tedbirler alması konusunda taleplerimi dile getiriyorum. Şahıs olarak benim aranmam çok önemli değil. Polis arkadaşların üniversiteye gelip kitapları, el yazısı ile yazılmış akademik araştırmalarla ilgili dokümanları araştırması, delil torbasına konulması talimatla olan bir şeydir. Bu, polislerle ilgili bir şey değildir.'' Bir gazetecinin, ''Gözaltına alınma kaygınız var mı?'' şeklindeki sorusuna da Filiz, ''Kendimden şüpheleneceğim bir durum olmadığı için gözaltına alınma kaygım yok. Akademik olarak yazarım, çizerim. Muhalif yazılarım olabilir. Üniversite üretmesin, yazmasın, çizmesin diyorlarsa, o zaman derste anlatmayalım. Aramanın mantığına göre düşünecek olursak, 20 yıldır girdiğim derslerim ve 20 yıl boyunca verdiğim ödevlerin de incelenmesi gerekiyor'' yanıtını verdi. Aramalar kapsamında çocuklarının oyun CD'leri ve müzik CD'lerinin de incelendiğini ve el konulduğunu belirten Filiz, şöyle konuştu: ''Bundan sonra müzik dinleyemeyeceğiz. Öğrencilerimin ödevleri didik didik edildi, haberleri olsun. Ben Akdeniz Üniversitesi ya da başka üniversitelerin uluslararası başarılarıyla ilgili yazılarıyla gündeme gelmesini isterdim. Akademik çalışma yapılan bir odanın mevhum bir nedenle aranmış olması, başlı başına bilim ve üniversite düşüncesinin, zihniyetinin kabul edemeyeceği bir şeydir. Akademisyenler düşünürken, üretirken, yazarken kendisine çok dikkat etmesi noktasında üstü örtülü bir uyarı gibi algıladım. Bana bu algıyı yaşatan yetkililerin de başlarını öne eğip düşünmesi gerekiyor.'' Filiz'in avukatı Ali Altay ise içinde ''misyoner'' kelimesi geçen her şeye el konulduğunu söyledi. Altay, ''Yapılan bir suçlama var. Suçlamaya ilişkin resmi yazıların tamamında 'iddiasıyla' lafı yok, doğrudan suçlama var. Bugün hocamızın çekmecelerinde sadece düşüncelerinin arandığı kanaatindeyim. Zirve yayıneviyle ilgili misyonerlik faaliyetleriyle ilgili bir suçlama var. O nedenle arama yapıldı. Dizinin reytingi düştü, reytingi yükseltmek için yeni bölüm çekimleri yapılıyor'' dedi. Öte yandan, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe de, makam aracıyla aramaların yapıldığı Edebiyat Fakültesi önüne geldi. Gazetecilerin makam otomobilini görüntülemeye başlaması üzerine Prof. Dr. Kurtcephe, otomobilinden inmeden, fakültenin önünden ayrıldı.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|