Marmaray Projesi'nin İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçişi temel atma töreninde konuşan Başbakan Erdoğan, hem arkeolojik eserlere hem de çalışmaları hukuka uygun gerçekleşmesini denetleyen yargıya ve eserlerin gün yüzüne çıkmasını isteyen kurullara çattı. Erdoğan, bundan sonra ne yargı ne de kurul kararı dinleyeceklerini söyledi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, Harem'de İstanbul Boğazı Karayolu Tüp Geçişi temel atma töreninde yaptığı konuşmada skandal ifadeler kullandı. Başbakan, bundan sonra icraatlarına ilişkin yargı kararlarını uygulamayacaklarını ve bunun bedelini de ödemeye hazır oldukları yönlü sözler sarf etti.
Konuşmasında Marmaray Projesi'nin gecikmesine oldukça sinirlendiği gözlenen Erdoğan, gecikmeyi kendilerine çıkartılan türlü engellere bağladı. Bu engeller arasında yargı ve çeşitli kurul kararlarını gösteren Erdoğan'ın bundan böyle ne yargı ne de kurul kararı dinlemeyeceklerini söylemesi büyük bir skandal olarak değerlendiriliyor.
Üstelik Başbakan, bundan sonraki icraatlarında hiçbir engel tanımayacaklarını ve bunun için her türlü bedeli ödemeye hazır olduklarını söyledi.
Erdoğan konuşmasında, "Marmaray 29 Ekim 2013’e kalmayacaktı. 2010’e yetişebilirdi. Bize gecikmek yakışmaz, ertelemek yakışmaz. Sürekli yok arkeolojik şey, yok çömlek çıktı, yok şu çıktı, yok bu çıktı ile önümüze engeller koydular" diyerek önce kazılarda çıkan arkeolojik eserleri ve bu eserlerin çıkarılmasını isteyen kurulları suçladı.
"Bunlar insandan çok daha mı önemliydi?" diye soran Erdoğan bundan böyle hiçbir engel tanımayacaklarını söyledi:
"Yok kuruluydu, yok yargısıydı bunlara takılıp kaldık. 3 sene bizi engellediler. Marmaray’ın işletmeye açıklaması değil maddi kaybı da ciddi noktada. Bundan sonra engel mengel tanımıyoruz, bedeli ne olursa olsun."
Başbakan Tayyip Erdoğan, Marmaray projesiyle ilgili “Yok arkeolojik şey, yok çömlek çıktı” dese de kazılardan çıkan tarihi eserler ‘çanak çömlek’in çok ötesinde.
Uzmanlara göre bulunan eserler yalnız İstanbul için değil arkeoloji tarihi açısından da bir milat sayılıyor. Kazılarda bugüne eski yerleşimlere ait bir liman, 35 batık gemi, 9 gömü ve 30 binden fazla taşınabilir tarihi eser, binlerce kemik ortaya çıktı.
Ve uzmanlara göre Marmaray kazılarından çıkan eserler paha biçilemez nitelikte.
İstanbul Üniversitesi Prehistorya Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Necmi Karul: “
Yenikapı’da dünyanın en zengin batık koleksiyonundan, tarihöncesi döneme, ilk çiftçi topluluklarından, ilk İstanbullulara ait bir köye kadar çok sayıda eser açığa çıkarıldı. Bu köydeki kalıntılar oksijensiz bir ortamda olduğu için dünyada da emsali olmayan buluntular niteliğindedir. Anadolu’nun ve İstanbul’un ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu gösterdi.”
İstanbul Arkeoloji Müdürü ve Marmaray Kazıları Başkanı Zeynep Kızıltan: “
İnsanlık tarihi ve dünya arkeolojisi açısından çok önemli. İstanbul’daki yarımadanın tarihini günümüzden 8 bin yıl geriye götürdü. Yenikapı’da ortaya çıkan Theodosius Limanı ve liman içinde 35 teknenin gün ışığına çıkarılması Doğu Roma’nın denizciliği açısından çok önemli sonuçlar getirdi. Neolotik döneme ait 9 gömü (iskelet) var. Yaklaşık 30 bine yakın da taşınabilir kültür varlığı gün ışığına çıkarıldı.”
Marmaray Kazıları Başkanı İsmail Karamut: “
Çıkarılan eserler İstanbul’un tarihini değiştirecek önemde. Buluntulara Ulaştırma Bakanlığı ve Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğü de (DHL) saygı gösterdi ve bekledi. Herhangi bir engel görmedik. Önemli buluntulardı. Orada kazı yaptık. Bize verilen görev oydu.”