|
Aptallığıma verin : İleri rüşvet demokrasisiKategori: Aptallığıma verin | 0 Yorum | Yazan: A.Ulak | 09 Şubat 2011 13:30:22 Bu hafta, Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç'dan TRT yönetimine, Türkiye'de okur-yazarlık oranlarından Mübarek'e, rüşvetten Kurtlar Vadisi Filistin'e, Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Kemal Tamer'den Adalet Bakanlığı'na aklıma takılanlar...
Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, Erzurum Üniversite Kış Oyunları'nın açılışı konusunda TRT'ye bir dizi eleştiri yöneltti geçen hafta. TRT yönetimi, Hıncal Uluç'a yanıt verdi. Ancak yanıtta kullanılan üslubun çirkinliği, "Bu nasıl devlet kurumu?" dedirtti. TRT'nin yanıtından bazı ifadeler şöyle: - TRT’nin yayınlarını izlemeden; cevaplarını anlayamadan; “ucuz polemikler” oluşturup, soru soranlar için; TRT’nin her daim verecek bir cevabı vardır. - Sabah Gazetesi’nde yazan Hıncal Uluç isimli köşe yazarı - Bu oyunların açılışının bir kenara atıldığını iddia etmek için, ya hiç televizyon izlememek ya da “okumuş cahil” olmak gerekiyor. - Zihni, tek kanallı TRT dönemlerinde kalanların, çok kanallı bir medya grubunun yayın dağılımını anlaması mümkün değildir. - 50 yıldır yazıp, okuyuculara ahkâm satan bir yazarın, okuduğunu anlaması gerekir. - Reyting listelerinde, haber kanalları kategorisinde TRT HABER açık ara birinci gelmiştir. Anlayabilene… - Bu sıralama bu konjonktürdeki bir maç için kötü bir reyting değildir. Anlayabilene… - 50 yıllık bir gazetecinin sorduğu bu anlamsız soruyu, kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. İletişim fakültesi derslerinde “en kötü soru” olarak örnek gösterilecek bu sorunun, neyi kastettiği bile belli değil. - Sizin TRT’ye 9 yıl boyunca yaptığınız düşük reytingli Tele Pazar programından çok daha düşük bütçeli ve Devlet Denetleme Kurulu’nun denetlemesine gerek duyurmayan yayınlar yapıyoruz. - Televizyon karşısından Türkiye’yi yönetmeye çalışanlar; televizyon izlemeyi de öğrenmelidirler. TRT'nin Hıncal Uluç'a yanıt niteliğinde yaptığı açıklamada kullanılan ifadeler, bir devlet kurumundan ziyade bir mahalle kavgasını andırıyor da ama suçlamamak gerekiyor. Başbakanın, bakanların devlet kurumlarının yönetiminde sorumluluk sahibi kişilerin yaptığı konuşmaları düşününce böyle idareye böyle kurum diyesi geliyor insanın aklına. *** Türkiye'de okur-yazarlık oranı, kadınlarda %81, erkeklerde %96 imiş. İyi de, okuduğunu anlamama oranı nedir acaba? *** "Mübarek'e 'Halkı anla' diyen Başbakan, Tekel işçilerini, Dolmabahçe’deki öğrencileri, yumurta atanları ve torba yasasına karşı yürüyenleri Arapça konuşmuyor diye mi anlamıyor? *** Dünyada altıncı Avrupa’da birinciyiz. Eğitim, sağlık, vergi ve güvenlik gibi hizmetleri alabilmek için rüşvet vermek gereken ülkeler açıklandı. Listenin 6. sırasında Türkiye var. Uluslarası Yolsuzluk Anketi'nin (Global Corruption Barometer) son sonuçlarına göre geçtiğimiz yıl her 4 kişiden biri gereksinimi olan hizmeti alabilmek için rüşvet verdi. Yolsuzluk karşıtı Transparency International örgütün yayınladığı anket, halktan sıradan insanların 9 temel hizmeti almak için vermesi gereken rüşvete odaklanıyor. En çok rüşvetin yüzde 29 ile polise verildiğini gösteren ankette gümrük, eğitim, yargı, sağlık, evrak, emlak, vergi ve kamu hizmetleri için en çok rüşvetin verildiği ülkeler Liberya, Afganistan ve Irak olarak sıralanıyor. The Economist'in de haberinde yer verdiği ankette 6. sırada Türkiye var. İlk 5 ülkenin de Avrupa'dan olmadığını düşünüldüğünde Türkiye bu tabloyla Avrupa'da ilk sırada yer alıyor. İleri rüşvet demokrasisi… *** Kurtlar Vadisi Filistin’de Polat Alemdar karakterini canlandıran Necati Şaşmaz, İsrail ’in Mavi Marmara baskını nedeniyle hala özür dilemediğini belirterek “Pana Film olarak biz özür dilettirdik” dedi. Devlet Necati Şaşmaz ve gurubuna biraz destek verse: İşsizlik, Terör, Adalet, Gelir dağlımı gibi konularda da flim yapsa.. *** Erzurum'daki Kış Oyunları'nda sporcuların otel odalarına prezervatif konulduğu, ancak sonradan Türk sporcuların odalarından bunların toplatıldığı ortaya çıktı. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Kemal Tamer, "Bizim kültürümüzde sevişmek yok" diye savunma yaptı. 4.canlı türü Türkler nasıl çoğalıyor? Bu bir tez konusu olur mu? Yoksa çoğalmanın yollarını bilmemesine karşın Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı olabilen bir sistem mi tez konusu olur? *** Adalet Bakanlığı'nın icra müdürlüğü ve yardımcılığı yazılı sınavında 3, 4, 6, 7. sırada olanlar sözlü sınavlarda elendi. Kamera kullanılmayan sözlü sınavlar, 606 kişinin katıldığı yazılı sınavda 603. olan aday işe kabul edildi. Bir yeteneği bulabilmek gerçekten yetenek gerektiriyor! Baksanıza sondan üçüncü olanın yeteneğini keşfetmişler. *** İlk cankurtaranın (ambulans) oksijen sistemi çalışmadı, ikinci cankurtaran arızalıydı, üçüncüsü ise yolda kaldı... Nefes borusuna elma kaçan 14 aylık Kuzey'in ailesi isyanda: "Evden 5 dakikada hastaneye yetiştirdik, hastane 5 saatte Üniversite Hastanesi'ne sevk edemedi. Hastaneye gittiğimizde torunum yoğun bakıma alındı, bitkisel hayata girdi." Amerika’yı örnek aldığı denen sağlık sistemi… Bu iktidarın öğündüğü sistem!!! *** Rakı deyip geçmeyin!... (24+) Kansas Üniversitesi profesörlerinden Edmond Riche'nin yaptığı bir araştırmada; ANASON’la ilgili çarpıcı araştırmalara ulaşılmış. Özel bir işlemle üzüm suyu ile birleştirilen anasonun insan sağlığı üzerinde inanılmaz olumlu etkileri varmış. Benzer bir çalışmayı yürüten Mancester Üniversitesi bio-kimya dalı Profesörü Sir ALEX HARLEY, üzüm suyu ile rakının en güzel bileşiminin Türk rakılarında olduğunu saptamış. Harley'e göre bilinçli rakı tüketiminin yararları saymakla bitmiyor. Rakı bir ya da iki duble içildiğinde: 1- Damarları açarak kan dolaşımını rahatlatıyor. 2-Tansiyon normal seviyesine geliyor. 3-Yeterli kan akışı nedeniyle beyin fonksiyonları hızlanıyor ve tüm vücut rahatlıyor. 4-Üzüm ve anason karışımı karaciğere yardımcı oluyor. 5-Gerilim sıfır noktasına iniyor ve stresten kaynaklanan çağımız hastalıklarına önemli bir darbe indirilmiş oluyor. 6-Dostlarla ( özellikle sevgiliyle ) birlikte alındığında mutluluk duygusu son noktaya ulaşıyor. Rakının içim biçimi, zamanı, yiyecekler önemli: 1- Rakı Türk usulü içildiğinde (en az 4 duble, yanında bol meze) tam bir zehir etkisi yaratıyor. 2- Rakı kışın saat 17.00’de, yazın 19.00’da içilmeli. 3- Rakının yanında yalnızca DOMATES - SALATALIK- BEYAZ PEYNİR ve MEYVE olmalı. 4- YOĞURT rakının tadını bozar. Tek bir ızgara balık da iyi olur. 5- Rakı yalnız içilmez, mutlaka 1-2 dost olmalı. Rakı daha fazla kalabalığı sevmez. 6-Rakı soğutularak içilir, buz atılmaz, zorunlu buz atılacaksa buzun erimesi beklenmeli aksi halde her yudumda rakının tadı bozulacaktır. Eskilerin deyimi ile dünyadaki en iyi iki ilaç: - HARİCEN YAKI - DAHİLEN RAKI İMİŞ… Haydi sağlığınıza 24 yaşını aşmış dostlar !...
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|