Kokteyle aralarında Göksel Arsoy, Yusuf Sezgin, Halil Ergün ve Cem Özer, Zafer Algöz’n de bulunduğu ünlü sanatçılarla, Ulusal Uzun Metrajlı Film Yarışması Jüri Başkanı tiyatro sanatçısı Genco Erkal ile Cem Yılmaz, Mehmet Açar, Zeki Demirkubuz, Uğur İçbak, Nida Karabol, Hale Soygazi, Mahinur Ergun ve Emrah Yücel de katıldı.
Oyuncu Demet Evgar’ın sunum yaptığı kokteyle, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve TÜRSAK Vakfı Başkanı Engin Yiğitgil ile diğer bazı yetkililer de hazır bulundu.
AÇILIŞ TÖRENİ
Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) ve Antalya Kültür Sanat Vakfı’nın (AKSAV) işbirliğiyle düzenlenen 44. Antalya Altın Portakal Film Festivali, açılış töreniyle başladı.
Cam Piramit’te düzenlenen törende konuşan Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Türk sinema sanatçılarının, Cumhuriyet Türkiye’sinin aydın insanları olduğunu söyledi. Yüksel, “Bu toprakların ortak paydası dostluk ve kardeşlik olmuştur. Antalya, dünya barışına büyük katkı sunmaktadır” dedi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de Antalya’nın festivali 44. kez gerçekleştirmesinin onurunu yaşadıklarını kaydetti. Festivalin son 3 yıldaki gelişmelerle kazandığı evrensel kimliği sayesinde Türk sinema sanatının vitrini olduğunu vurgulayan Türel, festivalde Türk sinemacılarının dünya sinemacılarıyla buluştuğunu söyledi.
Antalya’yı turizm cenneti ve kültür ile sanatın cazibe merkezine dönüştürmeyi amaçladıklarını belirten Türel, “Türkiye’nin Oscar’ı kabul edilen Altın Portakal, en önemli kozumuzdur. Akdeniz’in kültür başkenti olmayı hedefliyoruz” diye konuştu.
TÜRSAK ile festivalin Başkanı Engin Yiğitgil ise dünya tarihinin yazılmasında kültür kentlerinin büyük rolü olduğunu vurguladı. Yiğitgil, bu kentlerin tarih boyunca “anka kuşu gibi küllerinden doğduklarını” ve toplumlarına yol gösterdiklerini belirtti.
Yiğitgil, 44. Antalya Altın Portakal Film Festivali 3. Uluslararası Film Festivali ve 2. Avrasya Film Marketi ile Antalya’nın toplumun kültür aynası olmaya devam ettiğini kaydetti.
YAVUZ TURGUL VE HALİL ERGÜN’E ONUR ÖDÜLÜ
Festivalde TÜRSAK Başkanı Engin Yiğitgil ve Tuba Ünsal tarafından yönetmen Yavuz Turgul’a onur ödülü sunuldu.
Usta yönetmen Turgul, sözlerine, sinema hayatındaki önemi nedeniyle annesine teşekkür ederek başladı. “Züğürt Ağa” filminin senaryosunu yazarken Ressam Fikret Otyam’dan ilham aldığını belirten Turgul, Otyam’a acil şifalar diledi. Turgul, en önemli filmlerinde Şener Şen’in rol aldığını ifade ederek, “O olmasaydı bu filmler de olmazdı. Kendisine çok teşekkür ediyorum” dedi.
Daha sonra, Halil Ergün’ün onur ödülü, Festival Onursal Başkanı Menderes Türel ve oyuncu Şerif Sezer tarafından sunuldu. Şerif Sezer, Halil Ergün ile 20’li yaşlarında tanıştığını belirterek, sanatçının dostu olmasından hep gurur duyduğunu söyledi.
Halil Ergün de “bilinir olmak ve kabul görmenin” çok güzel olduğunu dile getirerek, “Engin Yiğitgil aradığında önce çok sevindim. Ama bir süre sonra ürktüm, ‘yolun sonuna geliyor muyum’ diye düşündüm. Ama festivale ilk kez 1975’te katılmıştım. Zamanı gelmiş” diye konuştu.
Ergül, “Sinemanın iksirinden kana kana içene kadar devam etmek istiyorum. Yönetmenlere duyurulur” sözleriyle meslek yaşamında bundan sonraki hedefini aktardı.
Törende “Yıldırım Önal Anı Ödülü” Macide Tanır’a verildi. Hastalığı nedeniyle törene katılamadığı duyurulan Tanır’ın ödülü Antalya Valisi Alaaddin Yüksel ve oyuncu Fadik Sevin Atasoy tarafından Tanır’a iletilmek üzere Zafer Algöz’e verildi. Festivalde “Sinema Emek Ödülü”ne değer bulunan Turgut İnangiray’ın törene katılamaması nedeniyle ödülü oyuncu Pelin Batu tarafından Hale Soygazi’ye sunuldu.
HÜLYA KOÇYİĞİT’E ALTIN PORTAKAL NİŞANI
Festival kapsamında ilk kez verilen Altın Portakal Nişanı da Menderes Türel ve Engin Yiğitgil tarafından sanatçı Hülya Koçyiğit’e takıldı. Koçyiğit, “Yaşam, coşku ve sevgiyle çok şey ifade eden Türk Sineması’nda Hülya Koçyiğit’in anılması, çok büyük bir ödül” dedi.
Bu arada festival görevlileri ödül töreni sırasında “törenin bir televizyon kanalınca canlı yayınlandığını” gerekçe göstererek foto muhabirleri ve kameramanların törenden ayrılmasını istediler. Gazetecilerin tepki göstermeleri üzerine festival görevlileri foto muhabirlerinin fotoğraf çekmesine izin verdi. Kameramanlar ise ödül töreninin bir kısmından görüntü alamadı.
JÜRİ ÜYELERİ TANITILDI
Ödül töreninin ardından, festivalin ulusal uzun metrajlı film yarışması, Avrasya film yarışması ve kısa film ve belgesel yarışmalarına katılan filmlerin sinevizyon gösterimi yapıldı.
Sahneye davet edilen ulusal uzun metrajlı film yarışması jüri üyeleri de, Altın Portakal ve sinema ile ilgili kısa değerlendirmelerde bulundu.
Jüri Başkanı Genco Erkal, Türk sineması adına çok onurlu ve büyük bir sorumluluk üstlendiklerini söyledi. Jüri üyelerinden Cem Yılmaz da, “Jürinin en deneyimsiz, en genç, olmasa da olur, üyesiyim. Getir götür işlerine de bakacağım” diye espri yaptı. İzleyicinin kahkahalarla alkışladığı Cem Yılmaz, Altın Portakal Film Festivali jürisinde olmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Jüri üyesi yönetmen Zeki Demirkubuz da hayatta en merak ettiği 10 şeyden birinin jüri üyeliği olduğunu dile getirerek, “Jüri üyeleri nasıl konuşurlar, nasıl dururlar onu görmek istedim” dedi.
SEZEN AKSU KONSERİ
Ödül töreninin ardından ünlü sanatçı Sezen Aksu, konser verdi. Sanatçı, şarkıları arasında yaptığı kısa konuşmalarda sinemanın büyülü havasını çok sevdiğini, festivalde yeniden sahne almaktan mutlu olduğunu dile getirdi.
Aksu, 2 yıl önce festivale geldiğinde “Eğreti Gelin” filminde yarışan Nurgül Yeşilçay’ı çok beğendiği için övdüğünü, ancak jüri üyelerini etkilemeye çalıştığı tepkisiyle karşılaştığını belirtti. Kimseyi etkileme kaygısı olmadığını, ancak Nurgül Yeşilçay’ın yarışmada aday olduğunu bilmemesi nedeniyle gaf yaptığını ifade eden Aksu, salondan Yeşilçay’ın bu festivalde de 2 filmiyle yarışmaya katıldığının hatırlatılması üzerine, “Dilimi kesin benim, yine gaf yaptım. Vallahi kimseyi etkilemeye çalışmıyorum. Nurgül Yeşilçay’ın oyunculuğundan Sophia Loren ateşi alıyorum. Ne yapayım, çok güzel oynuyor” dedi.
Konuşmalarında seyircinin coşkusuz olduğunu ifade eden Aksu, “Annem kendini ağırdan satanlara, ‘don yağı gibi oturuyor’ der. Vallahi benim sözüm değil, Anadolu lafı bu...” diye espri yaptı.