A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Hank'e şükürler olsun

Kategori Kategori: Yaşam | Yorumlar 0 Yorum | 08 Aralık 2010 02:04:22

Bu sabah, kapım çalındı. Açtığımda, karşımda iyi giyimli, bakımlı bir çift gördüm. Önce adam konuştu: Merhaba, adım John ve bu da Mary ...

Mary: Merhaba, sizi bizimle birlikte gidip Hank'in kıçını öpmeye davet ediyoruz.

Ben: Pardon?! Ne demek istiyorsunuz? Hank de kim? .. Ve ben niye onun kıçını öpmek isteyeyim?

John: Eger Hank'in kıçını öpersen, sana 1 milyon dolar verecek; eğer öpmezsen seni eşşek sudan gelinceye kadar dövecek !

Ben: Ne? Bu bir tür mafya taktiği mi ? Ne oluyor ?

John: Hank bir milyarder. Bu kasabayı o kurdu. Buranın sahibi o. İstediği her seyi yapabilir ve sana 1 milyon dolar vermek istiyor.
Fakat kıçını öpmeden parayı alamayacaksın.

Ben: Bu çok saçma. Neden?

Mary: Sen kim oluyorsun da Hank'in hediyesini sorguluyorsun? 1 milyon dolar istemiyor musun? Bir kıç öpmeye değmez mi onun için?

Ben: Belki, eğer yasalsa, fakat ..

John: Öyleyse, gel bizimle Hank'in kıçını öp.

Ben: Hank'in kıçını hep öper misiniz?

Mary: Elbette, devamlı.

Ben: Peki 1 milyon doları aldınız mı?

John: Yok ...kasabayı terketmeden parayı alamazsın.

Ben: Öyleyse neden hemen kasabayı terketmiyorsunuz?

Mary: Hank söylemeden kasabayı terk edemezsin. Yoksa parayı alamazsın ve seni eşşek sudan gelinceye kadar döver.

Ben: Peki, Hank'in kıçını öpen, sonra da kasabayı terkedip 1 milyon dolar alan birini biliyor musunuz?

Mary: Annem Hank'in kıçını yıllarca öptü. Geçen yıl da kasabayı terketti. Eminim parasını almıştır.

Ben: Onunla konuşmadın mı o zamandan beri?

John: Elbette hayır. Hank buna izin vermiyor.

Ben: Öyleyse, eğer parayı alan herhangi biriyle konuşmadıysanız, parayı aldıklarını nereden biliyorsunuz?

Mary: Kasabadan gitmeden önce biraz veriyor. Belki maaşına bir zam alıyorsun, belki küçük bir loto kazanıyorsun, ya da caddede 20 dolarlık banknot buluyorsun.

Ben: Peki bunların Hank'le ne ilgisi var?

John: Hank'in bazı dostları var.

Ben: Kusura bakmayın ama bu tuhaf bir üçkağıtçılık gibi geliyor kulağa.

John: Fakat 1 milyon dolar burada söz konusu olan. Şansa bırakabilir misin bunu? Ve unutma, eğer öpmezsen seni dövecek.

Ben: Belki, eğer Hank'le konuşursam, ayrıntıları ondan öğrenirsem..

Mary: Hayır, hiç kimse Hank'i göremez. Hiç kimse Hank'le konuşamaz.

Ben: Peki o zaman nasıl kıçını öpüyorsunuz?

John: Bazen ona bir öpücük gönderiyoruz ve kıçını düşünüyoruz.

Diğer zamanlarda Karl'ın kıçını öpüyoruz ve o Hank'a iletiyor.

Ben: Karl da kim?

Mary: Karl bir arkadaşımız. Bize Hank'i ve onun kıçını öpmekle ilgili konuyu öğreten o. Karl için tek yapmamız gereken birkaç kez onu yemeğe çıkarmak oldu.

Ben: Yani Hank diye biri olduğu, onun kıçını öpmeniz gerektiği ve böylece Hank'in sizi ödüllendireceği konusunda sadece Karl'ın sözüne güvendiniz öyle mi?

John: Hayır, hayır! Karl'da bir mektup var. Hank tarafından kendisine yıllar önce gönderilmiş. Bütün meseleyi açıklıyor orada. Bak işte bu da bir kopyası. Al kendin de gör.

John bana, "Karl'ın ofisinden" yazılı bir fotokopi uzattı. Üzerinde 11 maddelik bir liste vardı.

1. Hank'in kıçını öp ve o da sana kasabayı terkettiğinde 1 milyon dolar versin.
2. Yanında alkol kullan.
3. Senin gibi olmayan insanları eşşek sudan gelinceye kadar döv.
4. İyi yemek ye.
5. Bu listeyi Hank'in kendisi yazdırdı.
6. Ay yeşil peynirden yapılmıştır.
7. Hank'in söylediği her şey doğrudur.
8. Her tuvalete gittiginde ellerini yıka.
9. İçki içme.
10. Sosislerini sosis ekmeği içinde ye, yanında asla başka bir şey alma.
11. Hank'in kıçını öp, yoksa seni eşşek sudan gelinceye kadar döver!

Ben: Bu bana Karl tarafından yazılmış gibi geliyor ...

Mary: Hank'in kağıdı yoktu .... onun için.

Ben: Bana öyle geliyor ki, eğer kontrol etseydik, bu yazı Karl'ın el yazısı çıkardı.

John: Elbette, Hank söyledi ... Karl yazdı.

Ben: Kimsenin Hank'i göremediğini zannediyordum?

Mary: Şu anda öyle. Ama yıllar önce Hank bazı kişilerle konuştu.

Ben: Hank'in iyi birisi olduğunu söylediğinizi zannetmiştim. Hangi tür iyi insan, sırf farklılar diye başkalarını döver?

Mary: Hank'in isteği bu ve Hank her zaman haklıdır.

Ben: Nerden biliyorsun bunu?

Mary: 7. madde .Hank'in her dediği doğrudur, diyor. Bu benim için yeterli.

Ben: Belki de arkadaşınız Karl uydurdu bütün meseleyi.

John: Kesinlikle hayır. 5. madde bu listeyi Hank'in kendisinin yazdırdığını söylüyor. Ayrıca, 4. maddede iyi yiyin, 8. maddede de tuvaletten sonra ellerinizi yıkayın diyor. Bunların doğru olduğunu herkes bilir. Demek ki gerisi de doğru olmalı.

Ben: Fakat 9. maddede içmeyin diyor, ki bu ikinci maddeyle çelişiyor. Ayrıca 6. maddede ayın yeşil peynirden yapıldığını söylüyor ki bu tamamen yanlış.

John: 9 ile 2 arasında hiçbir çelişki yok. 9. madde sadece 2.'yi açıklıyor. 6.'ya gelince, aya hiç gitmedin, dolayısıyla doğru olup olmadığını bilemezsin.

Ben: Bilim adamları ayın kayalardan oluştuğunu söylüyorlar ama..

Mary: Fakat kayanın dünyadan ya da uzaydan gelip gelmediğini bilmiyorlar. Yani ay hala yeşil peynirden yapılmış olabilir.

Ben: Bir uzman değilim ama ... kayanın nereden geldiğini bilmiyor olmak onu peynir yapmaz.

John: İşte, bilim adamlarının hata yaptığını sen de kabul ettin ! Fakat Hank'in her zaman haklı olduğunu biliyoruz !

Ben: Biliyor muyuz? "Biz" mi ?

Mary: Elbette, 5. madde öyle diyor.

Ben: Diyorsun ki, Hank haklıdır, çünkü liste öyle diyor ve liste doğrudur, çünkü onu Hank yazdırdı. Ve Hank'in yazdırdıgını biliyoruz, çünkü liste öyle diyor. Bu sadece döngüsel mantık : Hank haklıdır çünkü Hank haklıdır, demekten farksız.

John: İşte şimdi anlamaya başlıyorsun Hank'in düşünce biçimini.

Ben: Fakat ... herneyse, boşver. Peki bu sosislerle ilgili konu da ne?
Mary, yüzünü buruşturdu.

John: Sosisler sosis ekmegi içinde yenir. Yanında birşey yenmez. Hank'in yolu bu. Başka türlüsü yanlış.

Ben: Ya sosis ekmeğim yoksa?

John: Sosis ekmeğin yoksa, sosis yiyemezsin. Sosis ekmeği olmadan sosis yemek yanlıştır.

Ben: Yanında ketçap, hardal da mı yok?

Mary çok sert bir şekilde baktı .

John: Böyle bir dil kullanmanın hiçbir gereği yok! Terbiyesizleşme ! Sosis yanında yenecek her türlü şey yanlıştır.

Ben: Yani biraz turşu, içine doğranmıs sosis tarzı bir sey mümkün değil mi?

Mary kulaklarını tıkadı ve : Dinlemiyorum bile bunu ... la la la la ... bla bla bla ...

John: Bu iğrenç. Ne tür bir şeytani mahluk yiyebilir böyle bir şeyi ?

Ben: Çok güzel bir şey o. Ben hep yerim.

Mary kendinden geçti ve John onu tuttu:

Mary: Eğer o tiplerden biri olduğunu bilseydim vaktimi hiç harcamazdım seninle. Hank seni eşşek sudan gelinceye kadar döverken, ben de orada olacağım ve paramı sayıp sana güleceğim. Seni sosis ekmeksiz, turşu yiyici inançsız seni !

Ardından, John, Mary'yi sürükleyip dışarıda bekleyen arabaya taşıdı ve ayrıldılar.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı
Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.

Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor
Suriye nasıl kutsallaştırıldı? Suriyeliler umutlu olabilir mi?
Penguen ve foklara da vergi uygulaması…

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke

Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.
Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil

KURBANIM BUGÜN
KAZ DAĞI
GÜNÜN HABERİ
NE İSEN O
KILAVUZ KARGA

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git