Bu hafta elbette ki Wikileaks ve dökümanları ile birlikte İngiliz The Guardian'dan AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik'e; TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'den Eski MİT'çi Mahir Kaynak'a; Başbakan Erdoğan'dan FATİH Projesi'ne; Bakanlar kurulundan engelli vatandaşlarımıza takılanlar...
Wikileaks sızıntısı ile, aslında ulusal medyanın yandaş ve karşıt diye ayrılmadığını, yandaş ve sırdaş olarak ayrıldığını görmek şasırtıcı oldu.
Ve ulusal medya bu sınavdan çaktı!
İddialar doğru olmasa bile, doğru olmadığını ortaya çıkarmak gazetelerin göreviyken medya iddiaları görmezden gelebildi.
Wikileaks’in sızdırdığı bilgiler, bize sosyal medyanın ne kadar güçlü olduğunu göstermesi açısından da önemli.
***
İngiliz The Guardian gazetesi ise Wikileaks üzerine okuyucuları arasında bir anket düzenledi.
Gazete, “Şu anda bağış yapma şansınız olsa Wikileaks’e bağış yapar mısınız?” diye sordu.
‘Evet’ diyenlerin oranı yüzde 86.7 olurken ‘Hayır’ diyenler yüzde 13.3’te kaldı.
İnsanlar devletlere mi yoksa alternatif kuruluşlara mı güveniyor…?
***
AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik'in, Wikileaks belgeleri yorumu:
Belgelerin niceliğine baktığınız zaman Türkiye'nin en fazla gündem oluşturan ülke olduğunu görüyorsunuz. Etkin dış politikamızın izlerini burada görüyoruz.
Cumhurbaşkanı Vekili ve TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Wikileaks belgeleri ile ilgili olarak, ''Belge olarak ifade edilen bu bilgilerin bir internet sitesinde yayınlanmasının politik amaçlı olduğunu düşünüyorum. İkincisi de şudur, ABD'ye rağmen bu bilgilerin internet sitesinde yayınlandığı kanaatinde değilim'' dedi.
Eski MİT`çi Mahir Kaynak, dünyanın gündemine oturan ABD`nin gizli belgelerinin ABD hükümetinin izni ve haberi olmadan yayınlanmasının olanaksız olduğunu belirtti.
Bilgisayar ile televizyonu ayırt edemeyenler ülke idare edince bu yorumlar şasırtıcı olmuyor…
***
Kim olduğu belli olmayan hahama inananlar,
ABD’nin de kabul ettiği belgeleri sunan,
Fizik ve matematik okumuş,
2008’de Economist Index sansür üzerine ödül almış,
2010 eylül ayında dünyanın en etkili 50 kişi arasında 23. sırada gösterilmiş,
Utnereader dergisinin dünyayı değiştiren 25 vizyoner arasında nitelendirmiş,
Times dergisinin 2010 yılının ünlüleri / en etkili kişileri arasında ilk sıralarında katılmış,
Sansüre karşı özgür basını savunan ve araştırmacı gazetecilik üzerine çalışan bir kişiye yada onun yarattığı Wikileaks’a neden inanmıyor ?
***
Başbakan Erdoğan, “İTÜ’lü öğrencileri ben şikayet etmedim” dedi, ardından ise düşünce özgürlüğünü “yüceltti”.
Oysa aynı Erdoğan, kendisini eleştiren bir şarkı söyledikleri için gençlerden oluşan Beyoğlu Kumpanya’yı bizzat dava etmişti.
Dün dündür bugün bugün…
***
Türkiye’de devrim olarak tanıtılan "Fırsatları Arttırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi"(FATİH) Projesi'nin ayrıntıları belli olmaya başladı... Buna göre ilk etapta 570 bin dersliğe dizüstü bilgisayar geliyor..
Öğrenciler yabancı terimler yerine kendi dillerinde olan bu terimleri kullanacaklar artık.
İşte yeni bilgisayar terimlerinden bazıları:
görev çubugu: değnek ül vazife,
çift tiklama: tıkırtı ül tekerrür,
administrator:sahip-ul edevat,
hard disk: edevat ül civanmert,
anti spyware: müdafa ül hafiye,
mouse: zındık faresi,
klavye: taht ul hurufat,
power supply: kuvvet macunu,
my documents: hazine i evrak,
internet: allame-i ulul arz,
google: kasif-ul ali,
virus: deyyus,
ekran: perde ül temasa,
antivirüs: akinci,
denetim masası: sehpa-i saltanat,
hacker:deyyus-ül-ekber,
hata raporu: malumat-ül kabahat,
messenger: havadisçi
***
Fay hatlarını belediye kararı ile 5 km ileri alan akıl şimdi Bakanlar kurulu kararı ile ve resmi gazetede yayınlayarak milli geliri kişibaşına 2.392 dolar arttırarak 15.392 dolara çıkardı.
Dünyada 16'ncı sırada yer alan Türkiye, düzeltme sonrası Endonezya'yı geçerek 15'inci sıraya yerleşti.
Kısmetse bakanlar kurulunun çalışmaları ile bir kaç aya kadar ilk 8’e gireriz.
Yaşasın artık resmi olarak daha güvende ve daha zenginiz…
Bu olayda geçen tüm kişi ve bilgiler gerçektir.
***
Din dersleri için, hatta hiçbir konuda konuşmayan ve eğitimde hiç bir nimeti görülmeyen Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, okullarda istiklal marşı okuma zorunluluğunu kaldırdı.
Yetmez ama daha demokratik Türkiye!!!
***
Başbakan Lübnandaki konuşmasında İsrail için biz katile katil deriz demiş…
Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’in kediye kedi derizini çok andırıyor da, ben başka birşey merak ediyorum
Örneğin:
Bizde Deniz fenerine, gemiye, villaya, enişteye ne denir?
Ya da adalete, hakka, emekliye, isciye ne denir?
Say say bitmez!
***
Türkiye’de 9 milyona yakın engelli vatandaşımız var. Devletin ayırdığı bütçe 9 milyon lira...
Yani, engelli başına 1 lira...
Yaşasın engelli devlet…