A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Hizan Çiçekleri - Dağ Çiçekleri

Kategori Kategori: Kültür/Sanat | Yorumlar 1 Yorum | 01 Aralık 2010 05:44:32

Daha önce İletişim Yayınları'larından Işıltılı Venüs adlı romanını beğeniyle okuduğum Deniz Günal'ın Artshop Yayıncılık'tan çıkan Dağ Çiçekleri, çıtası çook yükseklerde bir çalışma. Heyecanlanarak okuduğum bu kitap hakkındaki söyleşiyi sizlerle paylaştığım için mutluyum.

Yazar bu kitabı kotarmak için Avustralya'nın Melbourne kentinden kalkıp Türkiye'nin doğusundaki Bitlise, onun bir dağ köyüne gidiyor. Oradaki insanları; onların yaşamını, doğayı, bir köy öğretmeni olan Edip'in ağzından şiirli bir dille vermiş. Bence bir başyapıt. Başlayınca elinizden bırakamayacağınız bu kitabın yazarı çok ilginç şeyler söylüyor söyleşide. Bu söyleşiyi okuyan mutlaka kitabı edinmek isteyecektir.  Sydney'den dostlukla.  NİHAT  ZİYALAN
 
 
Kitabın oldukça güncel bir konusu var değil mi?
 
Cumhuriyet devrimleri ile başlattığımız aydınlanma başarıya ulaşsaydı da böyle bir konumuz olmasaydı keşke.
 
Siyasi bir cümle kurdun Deniz.
 
Doğrudur. Bir insan olarak siyasi bir duruşum var. Cumhuriyet değerlerine bağlıyım. Aydınlanmanın ilkelerine saygı duyuyorum. Bence, Cumhuriyet devrimleri yurttaşlarımızın insan olarak özgürlüğünün teminatı. İnsanlarımızın bu devrimlere ve kendi yaşamlarına sahip çıkabilmelerinin, fikri hür vicdanı hür insan olabilmelerinin birincil koşulu ise eğitim. Hatta çağdaş dünyada onurlu bir insan olabilmenin tek koşulu!   Çağdaş dünya deyince... İçinde yaşadığımız, inanlık tarihinin binlerce yıllık aydınlanma geleneği ile sömürü, kulluk kölelik düzenini birlikte miras almış, şeytanlarla meleklerin yan yana yaşadığı dünyayı demek istiyorum.
 
İşte bu yüzden bir yazar olarak da siyasi bir duruşum var. İnsanın, en saf en onurlu en güzel haliyle insanın yanında olmak!
 
Yine de siyaset yapmıyor kitabın.
 
Bu kitap, tek bir öğretmenin bile yürekle, akılla, emekle çevresine ne kadar aydınlık saçabileceğini anlatıyor.  Hani bir kötünün dokuz köye zararı vardır derler ya... İyilerin saçtığı ışık çağlar boyunca yanıyor. Bu kitapla o ışığa tanıklık etmeye çalıştım.
 
Edip Ceyhan, benim için özel bir öğretmen, çok özel bir genç ama şunu da farkettim. O tek değil. Ne kadar çok gelecekten umutsuz, devrimlerden habersiz, Cumhuriyet değerlerinden kopuk genç varsa bir o kadar da pırıl pırıl, çalışkan, içi dışı güzel genç var. Ve bizim insanlarımız, şehirli, köylü ya da en yükseğinden dağlı, insanlarımız etnik kökeni, dili, dini ne olursa olsun, insan sevgisi ile, bilgiyle, emek vererek yapılan işleri görüyor, o işleri yapanları da bağrına basıyor.
 
Nasıl tanıştın Edip öğretmenle?
 
İnternet’den buldu beni. Köydeki ikinci yılıymış. Okulu okul haline sokmuş. Türkçe bile konuşamayan çocuklardan okuyup yazabilen bir sınıf kurmuş. Ama yetinmiyor.  Büyük yoksunluklar, çaresizlikler içindeki köyde yapabileceği daha çok şey var. Benden de çocuklarının öykülerini yazmamı istiyordu. Öğrencilerine çok düşkündü. Köyü çok seviyordu. Öte yandan, yalnızlık, gençlik, deneyimsizlik, gurbetlik başında duman. Çok etkilenmiştim yazdıklarından ama çocuklarının öykülerini yazmak istemiyordum. Uzaktan yazabileceğime inanmıyordum. Sonra, onunla yazışmalarımız ilerledikçe yazmam kaçınılmaz hale geldi. Edip’in yüreğinin ışığı beni dağ başındaki o köydeki yaşamın içine çekti. Yoksa yaramaz küçük öğrencilerini, keçi sağmaya heybelerinde kitapla giden köy kızlarını, köyün her biri kocaman yürekli erkeklerini ve elbette imam Ahmet arkadaşı nasıl tanır, nasıl severdim. Onları tanımakla öyle şanslı hissediyorum ki...  
 
Çünkü çağdaş dünyanın hırslı parmaklarının değmediği bir köşede, iktidar, para, ün hırsından uzak bir köşede var olmaya çalışan insanları tanıdım.
 
Edip öğretmen, imam Ahmet, köyün güzel kızları Refika, Ayşe, Nurcan, Hatice, hem haylaz hem akıllı öğrencileri Zafer, İbrahim, Hasibe, Yasemin, Deniz, Nurten, Semra, Hasibe... ve diğerleri... Yaşadıkları tüm yoksulluk yoksunluklara karşın, pırıl pırıl birer yürekle yaşıyorlardı.  Geçen yüzyılın unuttuğumuz devrimci ruhu muydu, bu yüzyılın artık inanmadığımız düşleri miydi? Şaşkın ve çok mutluydum kitabı yazma sürecimde.
 
Bu yüzden güncel bir konudan ve siyasi duruşu olan bir yazardan siyaset yapmayan bir kitap çıktı.
 


Kaynağı sevgi olunca evrensele kalıyor sanat yapıtları..
 
Zaten insana tüm gereken sevmek! Gözünün gördüğü, elinin ayağının dokunduğu, kulağının duyduğu her şeyi sevmek.. Sevmekle düşülüyor güzelliğe giden yola. Emek olmazsa, bilgi olmazsa boşa çaba ama özünde sevgi olmalı... Sevgi olmazsa anlamsız çaba...
 
Bu kitap insan sevgisi ile çıkılmış bir yolda aklın rehberliğinde verilen emeğe tanıklık ediyor. Özünde bütün siyasi duruşum da bu zaten.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 3 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

pinar ozkan { 03 Ocak 2011 09:55:40 }
Ülkemizin son yıllarda içinde bulunduğu şu karanlık günlerde etrafını aydınlatan Edip öğretmenlere, bu aydınlığı kalemiyle yansıtan Deniz Günal'lara ne kadar da ihtiyacı var Umutlanmamak elde değil !
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir

Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git