A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Hanefi Avcı...?

Kategori Kategori: Ayorum Güncel | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: A Yorum | 20 Ağustos 2010 10:01:35

Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın yeni çıkan kitabı "Haliç'te yaşayan Simonlar; Dün Devlet Bugün Cemaat", çok tartışılacak. Şimdi Hanefi Avcı, birebir tanıklığıyla milat sayılacak açıklamalarda bulundu. İşte o kitaptan çarpıcı bölümler...

“Susurluk olaylarında devletin içindeki çeteleri korkusuzca açıklayan, görev yaptığı her yerde yolsuzlukla mücadelede isim yapan Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, 14 yıl sonra yeniden konuşuyor.

Avcı, “Haliç’te yaşayan Simonlar; Dün Devlet Bugün Cemaat” adlı kitabında, Ergenekon ve Balyoz davalarını, polis teşkilatının içindeki Gülen cemaatinin nasıl örgütlendiğini, CHP eski lideri Deniz Baykal’ın istifasına yol açan kasedi, generalleri istifaya zorlayan telefon konuşması kayıtlarını ve Türkiye’yi derinden sarsan daha pek çok olayı sorguluyor.

‘GÖRDÜĞÜM manzara korkunç; kadrolu devlet adamları devleti yönetmiyor, Emniyet Genel Müdürü, hatta İçişleri Bakanı haklı olduğunu bildiği bir kişiyi, doğruluğundan emin olduğu bir olayı ya da davayı savunamıyor, güvendiği ve inandığı adamları tuzağa düşürülüyor, haysiyetleri ile oynanıyor ama onlar bu kişilere sahip çıkamıyor. O zaman bu teşkilatı kim yönetiyor? Bu kamu gücünü kimler gasp etmiş kullanıyor, gücün sahibi olması gerekenler ellerindeki gücün gaspına neden ses çıkarmıyor, güçlerini geri almak için çabalamıyorlar?’

Bu dehşet tablosunu tasvir eden kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı. Tanınmışlığını, yıllar önce Susurluk olaylarında korkmadan Emniyet, MİT ve Jandarma içindeki çeteleri açıklamasına, çalıştığı her yerde mafya, yolsuzluklara karşı yaptığı operasyonlara, telefon dinlemesi deyince akla gelen ilk isim olmasına borçlu. Avcı, 14 yıl sonra yine konuşuyor. Bu kez “Haliç’te yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat” adlı kitabıyla. “Dinleniyoruz, hepimizi dinliyorlar” korkusunu hiçbir zaman ciddiye almadığını ama kendisinin de kanunsuz şekilde dinlendiğini keşfettiğinde şok geçirdiğini, binlerce insanın aynı şekilde dinlendiğini, hâkimlere, savcılara bu kayıtlarla şantaj yapıldığını, anlatıyor.

Sadece bunları değil, Danıştay saldırısından Ergenekon’a, Balyoz operasyonlarına, Nuh Mete Yüksel’in, Deniz Baykal’ın seks kasetlerine, generalleri istifaya zorlayan telefon konuşması kayıtlarına, savcı ve hâkimlere şantaj yapan, emniyet içinde yuvalanmış “garip polisler”e, devletin tüm kurumlarını adım adım ele geçiren Gülen cemaatinin nasıl örgütlenip çalıştığını örneklerle şöyle gösteriyor:

DANIŞTAY SALDIRISI

Ergenekon davasında ortaya konan iki konu çok kesin ve net olarak yanlış ve mantıksızdır: PKK, Dev-Sol, Hizbullah gibi örgütleri Ergenekon’un yönettiği iddiası yanlıştır. Böyle bir şeyin gerçek olamayacağını aklı ve mantığı olan herkese ben iki kere iki dört eder kesinliğinde ispatlayabilirim. Danıştay 2. Dairesi’ne yapılan saldırı, Hrant Dink’in öldürülmesi, Malatya’daki Zirve Yayınevi katliamı gibi olayların görünen bugünkü faillerinden başka Ergenekon veya benzeri gruplar tarafından yapılmış olacağına mevcut deliller ve olayların oluş biçimine bakarak kimse beni ve makul birini ikna edemez. Bu iddialar zorlamadır.

ERGENEKON DAVASI

Ergenekon örgütünün varlığı konusunda yazılı belge, doküman, örgütsel faaliyet sayılabilecek bazı ilişkiler varsa da eylemleri konusunda hiçbir ciddi emare yoktur. Geçmişte Türkiye’de meydana gelen pek çok olayın (Malatya’daki Zirve Yayınevi Katliamı, Rahip Santoro Cinayeti) Ergenekon örgütü tarafından gerçekleştirildiği iddia edilerek epey bir süredir uydurma tanık vs. aranmaya başlandığı net olarak görülüyor. Amacın olayları aydınlatmak değil, Ergenekon’la irtibatlandırmak olduğu açıkça ortadadır.

GARİP POLİSLER

Polis teşkilatı eskiden birbirini korur, kollar, birbiri aleyhine şahitlik yapmazdı. Her olayda delil ararız ama polisin karıştığı bir olayda daha ciddi, daha inandırıcı deliller bulmadan o polisi şüpheli yapmayız. Bu, zorlu görevlerde beraber çalışmanın verdiği dayanışma ve yakınlaşma duygularıdır. Oysa şimdi işler değişti. Bir grup polis kritik noktaları ele geçirmiş, diğerlerine suç isnadını da aşan resmen iftira atmaktan geri durmuyor. İşlenmiş bir suçu aydınlatmak gibi bir amaçları yok, tahkikat sırasında dinleme ve izleme yaparken temiz ve dürüst olduklarını bildikleri, birlikte çalıştıkları kişilere iftira ediyorlar.

Şunu artık bilmeliyiz ki karşımızda arkadaşlarımız, meslektaşlarımız yok, bir ideolojiye, bir gruba bağlanmış, o grubun disiplinine tâbi olmuş örgüt mensupları var. Artık bunu kabullenmeliyiz.

İLLEGAL İLİŞKİ

Olay bir örgütün, cemaatin devlet içerisindeki elemanları vasıtasıyla yürüttüğü örgütsel bir faaliyettir, karşımızdaki kişiler polis, hâkim ve savcı değil, örgütün / cemaatin elemanlarıdır. Devletin hukukunu değil, cemaatin talimatlarını yerine getirmektedirler. İstanbul, Ankara, Erzurum ve İzmir’deki bazı özel yetkili savcılar ile bu iller dışındaki bazı polis birimleri arasında illegal bir ilişkinin varlığı açıkça gözükmektedir. Özel yetkili savcılar tarafından bu iller dışında gözaltına alınan ya da aranan kişiler hakkında karar çıkarmadan önce kimlik, iş ve ev adresleri gibi bilgilere ihtiyaç vardır. Normalde bu bilgiler o illerin savcıları veya çok uygun olmasa da Emniyet Müdürlükleri üzerinden resmi yazışma yoluyla temin edilmesi gerekirken, bugüne kadar hiçbir yazışma yapılmamıştır. O halde bu bilgiler nasıl temin edilmiştir?

İHBAR EDİYORUM

Kozmik odalarda birkaç gün süren aramalar yapıldı. Burada hangi şüphe ve delil vardı, hangi iddialar üzerine buralar arandı? Şimdi ben açıkça adres veriyorum, hukuksuz dinleme ve izlemeler var, bunları dilekçemde belirttim. İstihbarat Dairesi’nde cemaatin özel cihazları, elde ettikleri her türlü kanunsuz dinleme materyalleri mevcuttur, buralar neden aranmaz? Kozmik odanın aranmasında kimliği belli olmayan bir ihbarcı vardı, burada da ben açıkça ihbar ediyorum. Bulunacak yerleri de söylüyorum. İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesi neden denetlenemez? İstihbarat Daire Başkanlığı’nda arama yapılsa, demirbaşa kayıtlı olmayan cemaatin kendine ait özel dinleme ve izleme aletleri bulunacağından hiç tereddüdüm yoktur.

NE YAPILMALI KILAVUZU

Özel yetkili mahkemelerin tüm hâkim ve savcıları emsali hâkim ve savcılarla değiştirilmelidir, bu sağlanmadan cemaate muhalif olan hiç kimsenin özgürlüğü ve hayatı güvencede olamaz.

CEMAATLER

Adalet Bakanlığı’nda cemaat taraftarı olduğu herkesçe bilinen Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı ve başta il savcılarını ve diğer savcı ve hâkimleri hiçbir hukuki şüpheye dayanmadan dinlettiren cemaat yanlısı müfettişler bu görevlerden uzaklaştırılmalıdır.

DİNLEMELER

Tüm özel yetkili mahkeme hâkimlerinin verdiği önleme (istihbari) dinleme kararları, bu konudaki TİB kayıtları ve İstihbarat merkezlerinde (polis-jandarma ve MİT) yasal olarak bu konuda tutmak zorunda oldukları tutanaklar birbirini teyit edecek şekilde kontrole tâbi tutulduktan sonra haksız ve şantaj amaçlı dinlemelerin tespit edilmesi gerekir.

YA BAŞBAKANKEN KASETLE ŞANTAJ YAPILSAYDI

BAYKAL’ın gizli kamerayla çekilen görüntülerini içeren kaset olayını kim yaptı, niçin yaptı? Baykal bu ülkede muhtemel başbakan adaylarından biriydi, ülkenin ikinci büyük partisinin genel başkanı olarak konjonktürün değişimine göre her zaman başbakan olması ihtimal dahilindeydi. Bu video görüntüleri daha önce çekilmiş. Baykal başbakan olsaydı ve ülke için kritik bir karar arifesinde birileri çıkıp elimizde bu görüntüler var, eğer şöyle davranmazsanız bunları kamuoyuyla paylaşacağız deseydi acaba durum ne olurdu? Acaba kaç bakan, kaç genel müdür, kaç komutan veya onların eşleri ve çocukları hakkında da bu veya benzeri görüntüler mevcuttur? Bu olayın ilk benzeri Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’e yönelik hazırlanmıştı, bugün bu olayı cemaatin yaptığından en ufak şüphem yok.

BU KİTABI NEDEN YAZDIM

Aslında herkes biliyor ama kimse dillendirmiyor. Son zamanlarda gündemi meşgul eden tüm iddiaları yayan cemaattir, onlardan bilgi alan da, onlar adına konuşan da cemaatin adamlarıdır. Tarafsız basın mensubu, devletin polisi, savcısı numarasını artık kimse yutmasın, bu işler Emniyet ya da hukuk adına yapılmıyor, cemaatin planı ve programı doğrultusunda cemaatin talimatı ile gerçekleştiriliyor.

BU GİDİŞLE HERKES SİLAHA SARILACAK

TÜRKİYE’de adalet çürüyor, gerçi zaten çürümüştü ama bu defa yok ediliyor. Böyle giderse iş adaletten çıkacak ve insanlar silaha sarılacak. İnsanların hayatları, şerefleri ile bu kadar oynanırsa, onlara en yakışıksız isnatlarda bulunulursa, hayatta onurlarından başka kaybedecekleri olmayanlar, kendilerine atılan lekeyi temizlemek için her şeyi yaparlar. Bu duruma çok uzak değiliz artık.”

***

Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, Hanefi Avcı’nın kitabını şöyle değerlendirdi:  "Hanefi Avcı, Emniyet’te tecrübeli, değişik zor dönemleri yaşamış, o günün koşullarını görmüş, Türkiye’de bürokrasi, devletin işleyişini yakından izlemiş ve yaşamış bir kişidir. Yazmış olduklarından devlet kurgumuzla ilgili, devlet yapımızla ilgili önemli bilgiler ve şifreler içermiş olacağını düşünüyorum. Önemli bir çalışma olduğunu düşünüyorum, bir kazanımdır."

ÖZCAN, HÜKÜMETİ YERDEN YERE VURDU

Yine eski bir AKP’li olan MHP Ankara Milletvekili Zekai Özcan’dan da Avcı’ya destek geldi. Polis teşkilatının başında başarılı bir İçişleri Bakanı olmadığını belirten Özcan, "İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Başbakan ile Cumhurbaşkanı’nın ‘emir eri’ gibi davranıyor. Yakında Türkiye’de çeteler çıkacak, herkesi tehdit edecek" dedi.

MHP Ankara Milletvekili Zekai Özcan, polislerin içinde de çete gibi davrananların olduğunu belirterek, eleştiri oklarını İçişleri Bakanı Beşir Atalay’a yönelterek, şöyle konuştu:  "Polis teşkilatının başında başarılı bir İçişleri Bakanı yok. Sayın Atalay, İçişleri Bakanı değil, Başbakan ile Cumhurbaşkanı’nın ‘emir eri’ gibi davranıyor. Ayrışma projesinin içinde o var. Ancak o kullanılabilir, kimseyi o projeye teslim etmezler. Ancak ‘emir eri’ gibi birine havale ederler. Kendisinden adalet beklemek saflık olur. Türkiye için talihsiz bir İçişleri Bakanı var. Açılım projesi için, Hanefi Avcı’nın iddiaları için söylüyorum. Baykal başta olmak üzere haklarında kaset hazırlanıyor, zamanı gelince ortaya çıkarılıyor. Böyle bir demokrasi olur mu?"

-"YAKINDA ÇETELER ÇIKACAK"-

"Yakında Türkiye’de çeteler çıkacak, herkesi tehdit edecek. Kimse engelleyemeyecek" iddiasında bulunan Özcan, şöyle devam etti: "Adamların mahremi dinleniyor, özel hayatı nasıl dinlersin. Büyük bir ihtimalle bir şeyler isteniyor. Karşılığı alınmayınca deşifre ediliyor. Kimbilir ne tehditler yapılıyor. Böyle bir İçişleri Bakanı, böyle bir hükümet olur mu? Daha başlarına çok şey gelir."

MHP’Lİ PAÇACI: SAVCILAR ARAŞTIRMALI

MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın "Haliç’te yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat" adlı kitabında yer alan iddiaları değerlendirdi. Paçacı, "Kitapta yer alan bilgiler, iddialar bir belgeye dayanıyor mu yoksa bir görüşten mi ibaret. Bunun tespiti gerekir. İkincisi eğer bir takım suçlamalar söz konusu ise bunun savcılıklar vasıtasıyla araştırılması gerekir" dedi.

AKP döneminde devletin tüm organlarının, bütün değerlerin tahrip edildiğini, devletin kuruluş ilkeleri ve milletin değerlerinin zaafa uğratıldığını da kaydeden Paçacı, "AKP’den sonra gelecek hükümetin ilk işi devletin çıkan çivisini tekrar yerine oturtmak olacaktır. Tahrip edilen bu değerleri yeniden düzeltmek gerekecektir. Aslında bunlar bilinen gerçekler ama bu gerçekler bilindiği halde maalesef devletin denetim mekanizması yok edildi. Yasama yürütmeyi denetleyemiyor. Yargı büyük bir baskı altında, görevini tam icra edemiyor. Devletin memuru, devletin valisi, devletin kaymakamının büyük bir bölümü parti mensubiyeti içinde görev yapıyor. Sivil toplum örgütleri korkutulup sindiriliyor. Vatandaş korkuyor. İş dünyası tehdit altında. Bütün bu yazılanların büyük bölümü bilinmesine rağmen denetim mekanizması işlemediği için tahribat bütün hızıyla devam ediyor. Çözüm millettir. Çözüm sandıktır. İnanıyorum ki milletimiz sandıkta çözümü ortaya koyacaktır" diye konuştu.

Kaynak : odatv.com ve radikal.com.tr

***

Not: Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın kaleme aldığı kitap gündeme bomba gibi düştü.
Avcı, “Haliç’te yaşayan Simonlar; Dün Devlet Bugün Cemaat” adlı kitabında, Ergenekon ve Balyoz davaları, polis teşkilatının içindeki Gülen cemaatinin nasıl örgütlendiği gibi birçok konuyu çarpıcı bilgiler vererek anlattı.

Bu kitap medyada haber olur olmaz İçişleri Bakanlığı, Avcı hakkında soruşturma başlattı. Edinilen bilgiye göre; bakanlık Hanefi Avcı için iki mülkiye, bir polis başmüfettişini görevlendirdi.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

hasan uyanik { 23 Ağustos 2010 10:26:18 }
Hayirdir yine birileri birseyler mi calacak?
Bir dolap mi donecek acaba? Fethullah Gulenin adi manset olunca o mansetin arkasina bir suru hirisiz ugursuz geciyor ulkeyi soyup sogana ceviriyor. Bu kacinci ayni senaryo tanri askina ve hala musterisinin olmasi, bana galiba Fatih Altayli hakli dedirtiyor`BIZ ADAM OLMAYIZDI` sozunun ozeti. Ben acilimini da yapayim, Fethullah Gulen isminin bininci kez ayni iddia ile basinin gundemine gelmesi uzerine sazan olmadigimiz, acaba birileri yine neyin pesinde diye sordugumuz zaman adam oluruz ama neredeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee????????????
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git