A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Sinopnobil ve Mersinnobil'e hoş geldiniz?

Kategori Kategori: Çevre | Yorumlar 1 Yorum | 07 Ocak 2010 07:12:19

Benim adım Bilge, 10 yıldır Greenpeace'deyim... İzmirliyim, İstanbul'da yaşıyorum. Annemler Fethiye'de yaşıyor, iki de yeğenim var. Bugüne kadar birçok yere gittim: Antalya, Ankara, Muğla, Van, Ağrı, Sinop, Mersin, Antakya, İskenderun, Denizli, Sakarya, Sinop, Kahramanmaraş, Çanakkale, Bursa... Hepsinin ayrı ayrı güzellikleri var... Hepsinin insanları, hayvanları, işte orada yaşayan bir sürü canlılar, hepsi çok güzel...

Sinop’a gittim geçen sene ilk kez, Gerze Festivali’ne, Greenpeace standı açtık orada… Yaklaşık on kadar Greenpeace’ci gittik Gerze’ye… Hatta Gerzeli bir gönüllümüz vardı, 30 yıldan sonra tekrar gitmişti çocukluğunun geçtiği yerlere… Başka bir gönüllümüzün anneannesinin, babaannesinin evinde kaldık… Şenliği düzenleyenler davet etmişlerdi bizi, Gerze’nin, Sinop’un bütün güzelliklerini gösterdiler bize. Sonra Sinop’a gittik, Hale ablamız da Sinop’u gezdirdi bize… Özellikle Sinop o kadar rüzgarlıydı ki, ellerimi eteklerimden hiç çekemedim açılmasın diye… Deniz, dağlar, ağaçlar, rüzgar, güneş, insanlar, çocuklar, hayvanlar, olağanüstü bir yer… Göklere uzanan ağaçlar, dağları çevreleyen ağaçlar, inanılmaz bir güzellikti… Sinop’a giden o on kişi o kadar mutlu olduk ki, dönmek istemedik, o kadar güzel bir yerdi ki, otobüsü kaçırmak falan istedik, son dakika yetiştik, otobüste Kazım Koyuncu çalıyordu tabii, gözyaşlarımı tutamadım, dönmek istemedim Sinop’tan…

Böyle Akkuyu’dan geçmişliğim vardı ama tam Akkuyu’ya hiç gitmemiştim, Akkuyululara hiç değmemiştim… 2008 Ağustosunda gene Greenpeace’le yollardaydık. Davet gelmiş şenlikten, e gitmesek olmaz dedik, koyulduk yola emektar minibüsümüzle… İstanbul’dan Akkuyu’ya belki yirmi saat sürdü… Yedi sekiz kişiyiz minibüste… Bir sıcak bir sıcak, ama gene dünyanın en güzel yerlerinden biriyle karşılaşıyorsunuz… Ağaçlar, orman, deniz, dağlar, çiçekler, çocuklar… Köylerinin kirlenmesini, dünyanın kirlenmesini istemeyen güzel insanlar… Bir de şenlikle anlatmaya çalışıyorlar bunu, çalışıyoruz yani işte… Türküler, halaylar, göbekler, konuşmalar, şiirler, hepsi nükleere karşı söylendi, yapıldı o gün… Güzel yemekler yedik tabii, sıkma diye bir hamur işi var… Böyle hep beraber bir şeyler yapmanın, biraz da yorgunluğun etkisiyle yollara düştük İstanbul’a doğru…

Gitmediğim bir yer var, muhtemelen birçoklarının gitmediği, niye gitmek isteyelim ki zaten, niye gitmek isteyelim ki Çernobil’e?.. İster misiniz anneniz, babanız, arkadaşınız ne biliyim sevgiliniz gitsin Çernobil’e? 1986′da Çernobil’in nükleer santralde gerçekleşen bir patlamayla bütün kaderi değişti… Sadece Çernobil’in de değil ya, Avrupa’da, Karadeniz’de büyük bir bölgenin kaderini etkiledi orada gerçekleşen kaza… Hala nükleer kazanın etkisi devam ediyor… Oysa ki Çernobil’in de sokaklarında çocuklar oynuyordu, yemekler pişiyordu, sohbetler yapılıyordu, kuşlar, böcekler, ağaçlar, orman, her şey orada da olması gerektiği gibiydi o tarihten önce… Bu nükleer kazalar hep olmuş dünyanın dört bir yanında, hatta bir yıl içerisinde nükleer kaza olmamış tek bir gün varmış, valla o günü bilmiyorum ben…

Aşağıda fotoğraflar var, Sinop’un, Akkuyu’nun ve bir de Çernobil’den bir video…
Nükleer mücadelenin klasik bir sloganı vardır, bence çok da anlamlıdır:
Akkuyu Çernobil olmasın!
Sinop Çernobil olmasın!
Dünyanın hiçbir yeri Çernobil olmasın!

Bakan bey geldi ya bizim ofise, bakan beyle tanışanlardan biri de benim. Bana ne yaparsın diye sordu, dedim “eylem yaparım nükleere karşı”, siz ne yaparsınız diye soracaktım, hadi dedim nezaketen sormayım, herhalde nükleer santral yaparım diyecekti… Bakan dediğin, enerji bakanıysa bakanı olduğu memleketin enerji durumlarına bakar, sonra ona göre politikalarını geliştirmeye çalışır, yenilenebilir enerjiler getirir, enerji verimliliğini uygular. Öyle abuk subuk sebeplerden illa nükleer santral kuracağım diye delirmez. Bakan bey dediler ki, “nükleerle yaşamaya hazırım!”, o hazırsa hazır (ki öyle olduğunu da zannetmiyorum), ben değilim güzel kardeşim, ben istemiyorum.


Bakın yukarıdaki fotoğraflara, bir de izleyin Çernobil videosunu, nükleer istiyor musunuz siz? O zaman hadi imza atın, attırın, hep beraber durduralım!

Çernobil'in geçmişi, Türkiye'nin geleceği olmasın...


Herkese sevgiler, nükleersiz, güzel günler…

Bilge Öztürk

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

denız kızı { 08 Ocak 2010 02:09:41 }
mektubun içtenliğine, kafa tutuşun güzelliğine vuruldum!

sağolsun bilge öztürk, çok yaşasın, çok ve çok iyi yaşasın ki yaşatabilsin doğayı da.

dostlukla.....
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git