A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Davidoff Kafe nasıl hidayete erdi?

Kategori Kategori: Ayorum Güncel | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: A Yorum | 27 Ağustos 2009 01:39:56

İstanbul Bakırköy'de bulunan Capacity Alışveriş Merkezi'ndeki Davidoff Kafe ekonomik kriz gerekçesiyle Ramazan öncesi bir değişime giderek, mini etekli garsonlar yerine başörtülü kızların çalıştığı, içerisinde kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı 'namaz kılma çadırı' bulunan bir yere dönüştürüldü.

Geçen haftaki Aptalığıma verin: 1 Kuruşbaşlıklı yazıda “Helal Bar…” diye söz ettiğimiz Davidoff Kafe’yi işleten Zafer Öztürk, ekonomik kriz gerekçesiyle Ramazan öncesi 180 derecelik bir değişim gerçekleştirmiş.

İşte Hürriyet gazetesinde yayımlanan Eyüp Can imzalı yazı...

Haber gazetelere ilk şöyle yansıdı: “Kuran okutan jazz bara dava açıldı.”

Doğrusu bu ya inanmakta güçlük çektim.

Capacity Alışveriş Merkezi’nde 1.5 yıldır Davidoff Kafe’yi işleten Zafer Öztürk, ekonomik kriz gerekçesiyle ramazan öncesi 180 derecelik bir değişim gerçekleştirmiş.

Kısa bir süre öncesine kadar Zerrin Özer’in sahneye çıktığı jazz kafeyi, ilahiler okunan, mini etekli garsonlar yerine başörtülü kızların çalıştığı, içerisinde kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı “namaz kılma çadırı” bulunan bir mekâna dönüştürmüş.

Bu “hızlı hidayet öyküsü” başta Alışveriş Merkezi Yönetimi olmak üzere çarşıda mağazası bulunan işletmecilerin tepkisini çekmiş.

* * *

Şaka gibi ama inanın değil, “Bakırköy’de bir günde hidayete eren kafe” krizi ciddi.

Öztürk Çarşı yönetimi tarafından ölümle tehdit edildiğini iddia ediyor.

Öyle ki savcılığa suç duyurusunda bulunmuş.

Bunun üzerine çarşı yönetimi de Öztürk hakkında “din istismarı” yaptığı gerekçesiyle dava açmış. Mahkemenin tayin ettiği bilirkişi, çarşı içinde yaptığı görüşmelerden sonra işletmede çalınan yüksek sesli müzik (Kuran, ilahiler ve İbrahim Tatlıses), türbanlı garson kızlar, namaz çadırı, besmele yazısı ve su sebilini fotoğraflayıp dava dosyasına eklemiş.

Çarşı yönetimi suskun. “Ölüm tehdidi” aldığını iddia eden Öztürk ise gerilimi tırmandırmaktan yana. Her gün bir kanalda konuşurken görüyorum.

Özellikle de muhafazakâr duyarlılığı olan kanallarda...

En son Ülke TV’de canlı yayında konuşurken gördüm.

Sözleri de en az gözleri kadar fıldır fıldır. Resmen ateşle oynuyor.

Türkiye’de yaşanan ekonomik krizden kendisinin de payına düşeni aldığını, zor bir dönem geçirdikten sonra işyerini yeni bir konseptle hizmete soktuğunu anlatıyor.

Buraya kadar mesele yok, fakat devam ediyor.

Önce sigara yasağına rağmen Başbakan’a riyakârca selam çakıyor.

Arkasından ballandıra ballandıra yönetimin engellemelerini, işyerinde çalışan başörtülü kızların tuvalete dahi gidemez hale geldiğini, birtakım kişilerin çalışanlara yönelik çirkin yaklaşımları olduğunu, bunları durdurmak için kimseden yardım alamadığını, baskılara direnmek için mail grubu kurduğunu, her işte bir hayır olduğunu, Alışveriş Merkezi’nde karşı karşıya kaldığı mahalle baskısını Allah’ın izniyle bertaraf edeceğini anlatıyor.

* * *

Durmuyor devam ediyor: “Biz bugün tam bir savaş veriyoruz. Aile huzurumuz kalmadı. Kaza yaptırmaya çalışıyorlar. Başörtülü çalışan kızlarımızı taciz ediyorlar...”

Kulaklarıma inanamadım, ama aynen söylediği bu.

Bir yandan “Ben tüccarım, kriz dolayısıyla böyle bir çıkış buldum” diyor, diğer yandan “din istismarı” eleştirisine şiddetle karşı çıkıyor.

“Mahalle baskısı” gibi sihirli bir kelimenin arkasına sığınıp “mağdur rolü” oynarken, önce çarşıda sonra da tüm Türkiye’de resmen “inanç savaşına” davetiye çıkarıyor.

* * *

Peki Öztürk’ün gerçek derdi ne? Kira indirimi.

“Evet, evet” yanlış duymadınız, Davidoff Kafe’nin baş döndürücü hidayet öyküsü de, Öztürk’ün ilahiler eşliğinde savaş davetiyesi de “daha fazla kira indirimi” alabilmek için.

Yoksa Öztürk açısından jazz müziği eşliğinde portakallı ördek, kurbağa bacağı ve Çin mantısı satmakla, 150 milyon dolarlık bir alışveriş merkezinin en merkezi yerinde 1 TL’ye oralet, çay, ayran, 2 TL’ye Türk kahvesi, çiğköfte, işkembe ve kuru fasulye satmak arasında hiçbir fark yok.

Ha mini etekli ha başörtülü, ha içkili ha içkisiz, ha jazz ha ilahi...

Onun derdi kira konusunda burnundan kıl aldırmayan Capacity Alışveriş Merkezi Yönetimi’ni yıldırmak.

Bu yolda değil bir çarşının kimyasını, ülkenin kimyasını bile bozabilir.

* * *

Merak ettim araştırdım.

Öztürk Aralık 2007’de 323 metrekarelik alan için aylık 40 bin dolar kira karşılığı anlaşmış. Hatta ilk yıl 480 bin doları peşin ödemiş. Fakat yıl sonunda yaptığı toplam cironun %90’ının kiraya gittiğini görmüş. Anlayacağınız ciddi zarar etmiş.

Kriz ve dövizdeki yükselişten dolayı Capacity Yönetimi 2008 sonunda tüm çarşıda hem kiralarda geçici bir indirime gitmiş hem de kuru sabitlemiş.

Mesela Davidoff Kafe’nin kirası bir süreliğine 23 bin dolar artı genel gider şeklinde olmuş. Fakat hem sigara yasağı hem de krizin uzun sürmesinden dolayı Davidoff Kafe yine zarar etmekten kurtulamamış.

Öztürk yönetimden geçici indirimin kalıcı hale gelmesini talep etmiş.

Yönetim bu talebi “İndirim dönemseldi, kimin ne kadar kâr ya da zarar ettiği bizi ilgilendirmez” diyerek reddetmiş.

Anlayacağınız çarşı yönetimi de sütten çıkmış ak kaşık değil.

Öztürk şov peşinde, iyi de bu global kriz ortamında hangi AVM “Bana ne kiracıdan” diyebilecek lükse sahip. Ciro kira oranının %90 olduğu bir işletme yaşayabilir mi?

İmkânı yok. Makul oran %15’tir. Krizde kiracısını kollamayan alışveriş merkezi kendisini de kollayamaz. Nitekim bu katı tutumdan dolayı bazı ünlü markalar kepenk indirdi.

* * *

Anlayacağınız Öztürk ile Capacity arasındaki “İndirirdin, indirmezdim” tartışmasının sonunda ipler iyice gerilmiş.

İşte tam bu noktada Öztürk dâhiyane planını devreye sokmuş.

Önce AVM sahibinin dini motiflere mesafeli yaklaşımını fark ederek başörtülü kızlara servis yaptırmaya başlamış. Ardından Jazz Bistro Bar’da bangır bangır İbrahim Tatlıses CD’leri çalmış. Çarşının her tarafından okunacak şekilde kocaman sarı bir brandaya çay-soda-su 1 TL afişi asmış. Zerrin Özer’in sahne aldığı yerde çiğköfte yoğurtturmuş.

En son hızını alamayıp mescidi olmayan çarşıya inat kafenin içine “bay ve bayanlar” için ayrı ayrı “namaz kılma çadırı” açmış.

Sonra da kanal kanal dolaşıp çarşı yönetimine kutsal değerler üzerinden savaş açmış.

Yönetim pasif agresif. Öztürk tam cephe taarruzda.

İşin kötüsü ülkenin içinde bulunduğu gergin iklim her türlü propaganda ve provokasyona müsait.

Yoksa Davidoff Kafe nasıl bir günde hidayete erer...

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

nadir { 27 Ağustos 2009 09:21:44 }
Davidoff Cafe nin hidayete erip ermedigini zaman gosterecektir. Zira bir gecede gelen degisim ruzgari bir baska gece nereden eser bilinmez. Ama ulkemizde dinin paraya tahvil oldugunun bariz bir gostergesi olan bu davranis ve uygulama cok ciddi bir tabloyu bize sunuyor hemde olanca ciplakligiyla...
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap
Dünyada altın madenciliği nasıl yapılıyor, kazalar ne kadar yaygın?
Afganistan: Aktivistlerden kadınlar için online dergi

AB, Türkiye'ye verdiği mülteci fonunun nasıl harcandığını öğrenemiyor.
Avustralya Dışişleri Bakanı Wong: Filistin'i tanımaya hazırız.
İngiltere'de polis, silah ruhsatı almak isteyenlerin eşleriyle de mülakat yapmaya başladı.
Beterin beteri var!
Sağ popülistler ilk kez AB Parlamentosu'nun kontrolünü ele geçirebilir…

Türkiye AB’nin 6 milyar Euro mülteci yardımını nasıl harcadı, AB Sayıştayı’nın eleştirileri neler?
Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.
Türkiye son 20 yılda faize 563 milyar dolar ödedi
Uber Avustralya'da taksi şoförlerine 178 milyon ABD dolar tazminat ödeyecek
Çin 2024 ekonomi hedeflerini açıkladı

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK
TARİHSEL İNSAN
SÜREÇ VE TARİHSEL ÖZNE

'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor
Avustralya’daki dev yosun ormanlarını yapay zekâ koruyor
2023'te sıcaklık rekoru kırıldı

Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar
Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik , Metaverse, Sanal Uzay Nedir?

Bilim insanı Matthieu Juncker ekosistemi gözlemlemek için ıssız adada 8 ay tek başına kalacak.
Beynine çip takılan kişinin düşünceleri 25 dakika boyunca okundu.
14 Mart Pi Günü, Günün Kutlu Olsun Pi !
Tüm canlılar için en ideal sıcak
Avustralya’da 350 kişinin konuştuğu yeni bir dil gelişti

Türkiye artık yabancılar içinde ucuz değil…
2023'te 282 milyon insan açlık yaşadı.
Servet dağılımı adaletsizliği: Türkiye'de %1’lik kesim servetin %40’ını alıyor
BM Raporu: İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırısında soykırım suçu iddiası
Doğurganlık oranında 'büyük düşüş': Ülkelerin % 97'sinde nüfusun azalması bekleniyor

GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR
“KİRAZ ZAMANI” SERÇELER, KİRAZ AĞACIMIZ, RAZZİA
Enflasyon Rehberi

UCUZ ET
Hesap
---İST
SANDIK
TAKSİ DURAĞI

İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi
Dünyanın İlk Destan Kahramanı: Gılgamış


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git