|
|
Eski Bakan ve Manisa'daki nikel madeniniKategori: Çevre | 0 Yorum | Yazan: Haberci | 01 Ağustos 2009 10:07:10 Manisa'da çevreciler ayaklandı. Manisa Çaldağ'da, 3 milyon metrekareyi aşkın orman arazisi, 2026 yılına kadar nikel çıkarmak üzere bir şirkete tahsis edildi. Doğa cennetinde, nikel çıkarma tartışmalarının üzerine Çevre ve Orman eski Bakanı Osman Pepe, Manisa Turgutlu'da ormanlık alanı tehdit eden nikel madeniyle ilgili konuştu.
Eski Bakan, kendisinin izin vermediği madenin onay almasını ilginç ifade ve iddialarla değerlendirdi. Çevre ve Orman eski Bakanı Osman Pepe, kendi döneminde izin vermediği Manisa Turgutlu'daki nikel madeni işletmesine daha sonra izin verilmesini şirketin güçlü olmasıyla açıkladı. NTV’ye konuşan Pepe, “Açık yüreklilikkle bazı şeyleri ortaya koymak lazım. Bu şirket bölgede ‘dediğim dedik çaldığım düdük’ anlayışıyla hareket ediyor. Çok güçlü bir firma ve siyasi gücünün de farkında. Büyük devlet imkanını da arkasına almış, uluslararası bütün mekanizmaları kullanan, yukarıdan bakan... Siz, ‘bu projeyi şöyle yaparsanız, insan ve çevre açısından’ deseniz, çok esnek olmadıklarını rahatlıkla söyleyebilirim. Birileri Türkiyeyi çiftliği haline dönüştürmeye çalışılırken ‘beyler bu ülke sizin çiftliğiniz değil. Bu ülke 75 milyonun hakkı hukukudur’ dedim ve inanarak bunun mücadelesini verdim” şeklinde konuştu. Eski Bakan Pepe, kendisinden sonraki bakan Veysel Eroğlu’nun, geçtiğimiz Nisan ayında 3 milyon metrekarelik orman alanında nikel madeni çıkarılmasına, tesis kurulmasına ve 143 bin ağacın kesilmesine izin vermesini de, “ ‘Biz buradan ne kadar ağaç kesersek o kadar dikeceğiz’ şeklinde bir palavra da var ortada. Kesilmesi gerektiği zaman ağaç kesilir, Orman Müdürlüğü yüzbinlerce ağaç keser satar ama şimdi siz, 50 yaşında ağaç keseceksiniz 2-3-5 yaşında fidan dikeceksiniz...” ifadelerini kullandı. Tavrını net olarak ortaya koyan Pepe, “Maden işletmesine evet. Madenciliğe destek vermemiz lazım. Türkiye’nin bu kaynaklarını süratli bir şekilde ekonomiye kazandırması lazım ama bir kayıt ve şartla o da insana ve çevreye saygı” dedi. Pepe, ‘Bu projenin sizin önünüze geldiği haliyle çevreye ve insana saygılı olmadığını mı düşünüyordunuz?’ sorusuna da, “Saygılı olduğunu görseydim imza atardım ve biterdi ama atmadım” cevabını verdi. Manisa Çaldağ ne oluyor…? Manisa Çaldağ'da, 3 milyon metrekareyi aşkın orman arazisi, 2026 yılına kadar nikel çıkarmak üzere, bir şirkete tahsis edildi. Orman alanının "Sardes Nikel Madencilik Şirketi"ne tahsisi, çevrecileri ayaklandırdı. Çevreciler ve bazı yerel halk madenin, bölgenin toprak, su ve havasını mahvedeceğine inanıyor. Madene karşı çıkanlar, çalışma sırasında 300 bin ağacın yok olacağını söyledi. Ayla Yönet şunları söylüyor: "Resmi rakamlara göre 143 bin denen ağaç 7.9 santimin üstündekiler ağaç kabul ediliyor. Çapı yerden 130 santim yüksekliğinde, gövde çapı 7.90 olanlar ağaç sayımına girdi. Ancak onun altında burada pek çok ağaç var. O ağaçcıkları da saylıdğımızda bir milyonun üzerinde. bizim 300 bin dediğimiz, tabi ağaçları saymadık, işte 7.9, 8 santim Gövdenin altındakilerle birlikte 300 binin çok üzerinde olacağını düşünüyoruz." Bölgeyle ilgili hazırlanan ÇED raporunun kabul edilebilir olduğunu söyleyen Çevresel Etki Değerlendirme Planlama Genel Müdürü Fevzi İşbilir ise, eksiklikler tespit etmeleri halinde buna müdahale edeceklerini söyledi ve ekledi: "Burada maden çıkarılmasına müteakip ikinci yıldan itibaren doğaya yeniden kazandırma yönetmeliği çerçevesinde madenci firma burada doldurma çalışmalar ıyaparak açmış olduğu arazileri doldurmaya başlayacak. Manisa Valiliği'nde uzmanlardan oluşacak madencisi ziraatçisi, çevrecisi her konuda uzman aylık veya 3 aylık periyotlarda bahse konu maden işletmesi devreye girdikten sonra izleme çalışmaları gerçekleştirecekler. Olumsuz durumla karşılalışılınca durdurma kararını biz alırız herhangi bir mahkeme sonucunu beklemeden.” Fevzi İşbilir'in bu açıklamalarına karşın, NTV'nin özel yayınında su ve toprakla ilgili kaygılar dile getirildi. Tahir Öngör şunları söyledi: "Bu projeye biz mühendisler olarak tatmin olmadığımız söyleyebiliriz. Suyun Gediz'den çekileceği söylenmişti, üstelik Gediz sulamada kullanılan bir su akışı, onun üzerine yeraltından alınacağı söz konusu o da olmayınca baraj ortaya çıktı. Su bilançosuyla ilgili çizimden yola çıktığımız zaman kullanılacak olan yüzde 5 asitle karıştılınca suyun yetkemeyeceği açık. Yılda 1 milyon ton asit kullanılacak, bu Amerika'da kullanılanın yarıdan fazlası.. Yılda 30 bin ton kükürt, 90 küsür bin ton asidin nereye gideceği belli değil. Dünyada böyle bir örnek yok, dünyada asit üreten tesislerin bacasından asit sisi denilen, saç delinin 10'da biri kalınlıkta, çevreye yayılması olasılığı var."
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|