Abant'dan Erbile, Fethullah Gülen'den Karl Marx'a, sağlık sorunundan Cumhurbaşkanına, Ergenekondan KKTC'ine bu hafta kafama takılanları sizinle paylaştım. Umarim bu sorulara yanıt bulabiliriz.
Abant Platformu toplantılarında, bugüne kadar "İslam ve Laiklik", "Din-Devlet İlişkileri", "Demokratik Hukuk Devleti", "Çoğulculuk ve Küreselleşme", "Savaş ve Demokrasi" gibi başlıklar tartışıldı.
Bu yıl konu “Kürt Sorunu: Barışı ve Geleceği Birlikte Aramak”. İlginç olan, bu konu Erbilde tartışılacak. İster istemez adamın aklına Ergonokon soruşturmasında 10 ve 11. dalgada sorgulamaya alınan kişiler gelmiyor mu? Ve devleti ele geçirmekle ilgisi olmadığını söyleyen hareketin son 10 yılda seçtiği konular bir çok kuşku içermiyor mu?
Bir hatırlatma: Onursal başkanlığını Fethullah Gülen’in yaptığı Abant Platformu kendisini, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın desteklediği bir çalışma grubu; sosyal bilimleri, toplumu daha mutlu kılmak için uzlaşı zemini olarak kabul eden bir düşünce kuruluşu olarak tanımlıyor.
Avrupa`da nufusları yaklaşık eşit olan ülkeler içinde:
- Almanya'da 70 bin Sağlık Kurumu 8 bin kilise,
- Fransa'da 60 bin Sağlık Kurumu 9 bin kilise,
- Türkiye'de 7 bin Sağlık Kurumu 77 bin cami olduğunu biliyor muydunuz?
Anlaşılan sağlık sistemi Allaha emanet.
TC Cumhurbaşkan’ın resmi sitesindeki “Cumhurbaşkanımız Nerede?” Kıbrıs haritası sorun oldu. Açıklamada alt yapının Google Map`den alındığı savunması yapıldı. Adamın aklına bazı sorular takılıyor:
- “Cumhurbaşkanımız Nerede?” gibi bir bölüme gerek var mı?
- Cumhurbaşkanını mı tanıtıyoruz yoksa bir `süper star`ın tanıtım kampanyası doğrultusunda konserlere bilet mi satıyoruz?
- Ayrıca varsayalım böyle bir bölüme gerek var. Türkiye Cumhuriyeti’nde bir dünya haritası (KKTC yi de içeren) yok mu, neden google map kullanılıyor?
“Sermaye sahipleri, çalışan kesimi gittikçe daha fazla pahalı mallar, evler ve teknoloji satın almaya teşvik edecek; onları yüksek faizle borçlanmaya zorlayacak. Ta ki bu borçları ödeyemez hale gelene kadar. Ödenmemiş borçlar bankaların iflas etmesine yol açacak ve bunlar millileştirilecekler.” Bu sözleri, 2000 li yıllarda bir ekonomistin değil de günümüzden 140 yıl önce Karl Marx’in söylemesi acaba şaşırtıcı mı?
Bilmeniz gerekir mi bilmiyorum ama ilginç bilgiler:
- Uyurken, televizyon seyrederken yaktığimızdan daha fazla kalori yakıyoruz.
- Her dört Amerikalı`dan biri kesinlikle televizyonda görünüyor.
- Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar.
- Kadınlar erkeklere göre iki kat fazla göz kırpar.
- İnsan vücudundaki en güçlü kas dildir.
- Gözleri açık tutarak hapşırmak olanaksızdır.
- İnsanlar beyinlerinin sadece yüzde 10`unu kullanırlar.
- Filler zıplayamayan tek memelidir.
- Elektrikli sandalye bir diş doktoru tarafından icat edilmiştir..
- Bir karıncanın koku alma yeteneği en az bir köpeğinki kadar gelişmiştir.
- Amerikan Havayolları, uçuşlarda yolculara sunduğu kahvaltılarda her tepsiden bir zeytini kaldırarak 1987 yılında 40 bin dolar kar etmiştir.
- Yetişkin bir ayı, bir at kadar hızlı koşabilir.
- Atların insanlardan onsekiz adet fazla kemiği vardır.
- Fareler kusamaz.
- Hapşırdığınız zaman kalbiniz de dahil olmak üzere tüm vücut fonksiyonlarınız bir an için durur.
- `Tom Sawyer` daktiloda yazılan ilk romandır.
- Hamamböcekleri yaklaşık olarak 250 milyon yıldır yaşadıkları halde hiçbir değişime uğramamışlardır.
- Gözlerimiz hiçbir zaman büyümez. Ama burnumuz ve kulaklarımızın büyümesi asla sona ermez.
- Kediler ultrason seslerini duyarlar.
- Zürafaların ses telleri yoktur.
- Bir hamamböceği kafası koptuktan sonra açlıktan ölmeden dokuz gün yaşayabilir.
- Hindistan`da oyun kağıtları yuvarlaktır.
- Çocuklar baharda daha fazla büyüyor.
- Bir pire, kendi büyüklüğünün ortalama 150 yüksekliğe zıplayabiliyor. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gerekli.
- İnsanlar vücutlarında 300 adet kemikle doğuyorlar ama yetişkin olduklarında bu sayı 206`ya düşüyor.
Bilgi çağı diye adlandırılan çağımızdaki haber ve bilgi bombardımanında, ha bir eksik ha bir fazla ne fark eder?