Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet İçduygu: Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 5'inin yurtdışında yaşıyor, öte yandan birçok ülkeden yabancı göçmen Türkiye'de yaşamını sürdürüyor ve coğrafi konumu itibariyle ülkenin, Avrupa'ya gitmek isteyen göçmenler tarafından geçiş ülkesi olarak kullanılıyor...
Koç Üniversitesi, “AB ve Türkiye arasındaki Sivil Toplum Diyaloğu’nun Geliştirilmesi” projesi çerçevesinde hazırlanan “Uluslararası Göçün Kentsel Alanlarda Düzenlenmesi: Türkiye-İtalya-İspanya (Managing International Urban Migration: Turkey-Italia-Espania - MIUM-TIE)” başlıklı projenin tanıtımı için, İstinye Yönetici Eğitim Merkezi’nde bir toplantı düzenledi. Türkiye’de Koç Üniversitesi, İtalya’da Universita IUAV di Venezia ve İspanya’da Universidad de Cadiz’in ortak çalışmasıyla yürütülen projeye, Koç Üniversitesi Göç Araştırmaları Programı (MiReKoc) öncülük ediyor. Temel amacı uluslararası göç hareketleri içerisinde Türkiye’nin rolü hakkında derinlemesine bilgi sahibi olmak ve göçmenlerin Türkiye’deki konumlarını incelemek olan “Uluslararası Göçün Kentsel Alanlarda Düzenlenmesi: Türkiye-İtalya-İspanya” başlıklı projeye, Koç Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet İçduygu başkanlık ediyor.
Araştırma projesinin sonuçlarını açıklayan Prof. İçduygu, araştırmanın temel amacının göçün etkilerini doğru değerlendirmek olduğunu belirterek şunları söyledi:
“İstanbul’da göçün etkilerini inceleyen bir alan araştırması yapılmasını planladık. Ayrıca İstanbul’da göç alanında çalışan devlet, sivil toplum, medya ve akademideki temel aktörlerin bir araya getirilmesini hedefleyerek, Türkiye gibi Akdeniz’e kıyısı olan ve benzer göç hareketleri yaşamış İtalya ve İspanya’da yapılacak ortak çalışmaya başladık. Bu sayede de her üç ülkedeki aktörlerin karşılıklı bilgi ve tecrübelerini paylaşmalarını amaçlıyoruz.”
Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 5’inin yurtdışında yaşadığını söyleyen Prof. İçduygu, 1960’lı yıllardan itibaren Avrupa’nın çeşitli ülkelerine yönelen işçi göçüne Türkiye’nin kaynak olduğunu ve göç veren ülke olarak tanımlandığını ifade etti. 80’li yıllarda farklı göç hareketlerinin Türkiye’ye yönelmeye başladığına değinen İçduygu, Afganistan, İran ve Irak gibi ülkelerden gerçekleşen sığınmacı hareketleri ve mülteci başvurularının görüldüğünü kaydetti. İçduygu, Doğu Avrupa ve Kuzey Asya’daki komünist rejimlerin çökmesiyle Türkiye’nin bu ülkelerden iş göçü akımına da sahne olduğunu ve coğrafi konumu itibarıyla, Ortadoğu ve Güney Asya’dan Avrupa’ya gitmek isteyen göçmenler tarafından geçiş ülkesi olarak kullanıldığına dikkat çekti. Türkiye’de bugün sadece Ortadoğu’dan değil, Doğu Avrupa, Kuzey Asya ve Afrika’nın birçok ülkesinden farklı din, dil ve renge sahip göçmenin yaşamını sürdürdüğünü vurgulayan İçduygu, Türkiye’nin birbirinden farklı göç yollarının kesiştiği bir ülke olduğunu dile getirdi.