İnsan haklarını güvence altına almak için iki yıl içinde bir eylem planı açıklayacağını duyururan Çin, Tayvan ile doğrudan ticaret ve seyahatin geliştirilmesini hedefleyen ve ilişkilerde köklü bir değişimin işareti sayılan bir dizi anlaşmaya imza attı.
Devlete ait yayın organlarında yer alan haberlere göre, söz konusu plan, hükümetin işleyişine ilişkin iyileştirmeler, demokrasinin ilerletilmesi, hukukun üstünlüğünün geliştirilmesi, halkın refah seviyesinin yükseltilmesi, kadınların, çocukların ve etnik azınlıkların haklarının korunması ve insan hakları konusundaki farkındalığın artırılması gibi unsurları içerecek.
Eylem planı, Çin Devlet Konseyi Enformasyon Bürosu ve Dışişleri Bakanlığı'ndan görevlilerin katılacağı bir kurul tarafından hazırlanacak. Kurulda ayrıca 50'den fazla kurumun temsilcileri de yer alacak. Bu kurula dünyanın önde gelen üniversiteleri ve akademik kuruluşlarından 10'dan fazla insan hakları uzmanı da danışmanlık yapacak.
Çin resmi haber ajansı Şinhua'ya göre, Çin İnsan Hakları Çalışmaları Enstitüsü'nün Başkan Yardımcısı Dong Yunhu, "Türünün ilk örneği olacak bu plan, gelecekte insan haklarının gelişimine büyük katkıda bulunacak" dedi.
Dong Yunhu, "Çin 30 yılda insan haklarının geliştirilmesi konusunda önemli adımlar attı. Ancak yine de ulusal ölçekli böyle bir plana ihtiyacımız var" dedi.
Çin, sık sık basına sansür uygulamak ve muhaliflere baskıcı davranmakla suçlanıyor.
***
Tayvan'ı ziyaret eden Çin heyeti, doğrudan ticaret ve seyahatin geliştirilmesini hedefleyen ve ilişkilerde köklü bir değişimin işareti sayılan bir dizi anlaşmaya imza attı.
Uzun bir süre sonra Pekin hükümeti ilk kez bu derece üst düzey bir heyeti Tayvan'a göndermişti.
Varılan anlaşma Çin ile Tayvan arasında doğrudan uçak seferlerinin üç katına çıkartılmasını ve Çin ile Tayvan limanları arasında kargo taşımacılığına izin verilmesini öngörüyor.
Posta hizmetlerinin ve gıda kontrolünün iyileştirilmesi de anlaşma hedefleri arasında.
1949 yılından bu yana farklı hükümetler tarafından yönetilmelerine karşın Çin, Tayvan'ı kendi egemenliği altında toprak parçası olarak görüyor.
Çin'in Tayvan ile ilişkilerden sorumlu en üst düzey temsilcisi Chen Yunlin başkanlığındaki heyet, Tayvan'a düzenlediği beş günlük ziyaretin ikinci gününü tamamladı.
Çin ile Tayvan arasındaki egemenlik tartışması nedeniyle nakliye gemileri üçüncü bir ülkeye uğrayarak yüksek maliyetli bir seyir izlemek zorunda. Çin-Tayvan seferini yapan uçaklar ise Hong Kong ya da Macau'da aktarma yapmak zorunda bırakılıyor.
Varılan yeni anlaşma uyarınca doğrudan uçak seferlerinin sayısı 36'dan 108'e çıkartılacak. Ayrıca haftanın sadece dört gününde izin verilen uçuşlar bundan böyle her gün yapılabilecek.
Uçakların rotası kısaltılırken, özel jet ile seyahate de izin veriliyor.
Limanlar arası doğrudan kargo taşımacılığına yeşil ışık yakan Çin ve Tayvan liderleri, halihazırda 10 günü bulan posta hizmetlerinde bundan böyle mektupların çok daha hızlı iletilmesini sağlamak için adımlar atacak.
Tayvan'ı resmen tanıyan ülke sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Çin iç savaşını Mao'nun Komünist güçleri kazandıktan sonra yenik düşen komutan Kuomintang Tayvan'a kaçmıştı.
Bu zamandan beri ayrı yönetilmesine karşın Tayvan üzerinde hak iddia eden Çin, toprak bütünlüğü için gerekirse kuvvet kullanabileceği tehdidinde bulunmuştu.
İlişkilerde normalleşme işareti veren bu son anlaşmalar, ilk turu haziran ayında Pekin'de gerçekleşen üst düzey görüşmeleri izliyor.
Gözlemciler, Tayvan'da seçimlerin galibi Cumhurbaşkanı Ma Ying-jeou'nun göreve gelmesi ardından ilişkilerin iyileşmeye başladığına dikkat çekiyor.
Ancak Cumhurbaşkanı Ma'nın Pekin ile aralarındaki siyasi rekabeti sona erdirmek için attığı adımlar Tayvan'da şiddetli protestolarla karşılaştı.
Ma'nın tam bağımsızlığı savunan muhalifleri, Tayvan'ın egemenlik haklarının ana kara Çin'e 'satıldığını' iddia ediyor.