A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kediler ve Muhafakârlar.

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 0 Yorum | 29 Ekim 2008 03:00:49

Toktamış Ateş "Aslan Sosyal Demokratlar" diye bir kitap yazmıştı. Aslında iktidarı (rantı) daha seçilmeden paylaşmakta uzlaşamayan sosyal demokratların halini olsa olsa aslana değil Burian'ın eşeğine de benzetebilirdi. Skolastik düşünür Jean Burian'ın sık sık anlattığı rivayet edilen ve Aristo'nun da kullandığı bir fıkrada hem aç hem susuz eşek önüne konulan su ile saman yığınından hangisine önce başlamasına karar veremediğinden açlıktan ölüyordu...

Aslan sosyal demokratlar lafı üzerine sosyal demokratlar dava açmışlar mıydı bilmiyorum ama Başbakanın kedileri sevmediği ortada.  Kendisi için yapılan kedi benzetmesine hiç dayanamayan Başbakan hemen dava açıyor. Önce Cumhuriyet Gazetesi’nden Musa Kart’ın kedisi üzerinden başlayan çizgi-polemik daha sonra Hürriyet Gazetesi’nde Latif Demirci’nin davalık karikatürüyle ve “ürkek kedi” ile “nankör kedi” benzetmeleriyle gelişiyordu…     

 
Sözlükler muhafazakârlığı “var olan durumu koruma amacını güden, toplumun değişmesine karşı direnç gösteren düşünce tarzı” olarak tanımlıyor. Ya yobazlık… TDK yobazlık için “başkalarına baskı yapmaya yönelen, bir düşünceye, bir inanca aşırı ölçüde bağlı olan kimse” diyor. Aşağı yukarı benzer tanımlar bunlar. Elden ne gelir…

 
Prof. Dr. Ahmet İnam da “Yobazlar” başlıklı makalesinde (Hayatımızdaki İnce Şeylere Dair, Pan Yayınevi, 2000) yobazlığın sosyal ve biyolojik temellerine değiniyor ve “Yobaz bağışlamıyor: Dünyayı boydan boya ikiye ayırıyor: Bizimkiler ve onlar. Sizi görür görmez iki yandan birine yerleştiriverirler. Yobazdan yana mısınız, değil misiniz? Yobazda üçüncü şık yoktur.” diyordu…

 
Ülkemizde her türlü yobazlık alametlerine ve eylemlerine tanık olmuş birisi zaman zaman “çağrışım yapıcı” sözler sarf edilmesine şaşmamalı. Yobazlıkta ikinci şık bile yoktur çünkü.

 
Muhafazakârlığın bir de ekonomik boyutu vardır. Avusturya asıllı İngiliz liberal iktisatçı Friedrich Aaugust  von Hayek’in ortaya attığı kuram Milton Friedman’ın serbest piyasacı monetarist uygulamalarına da bağlanıp az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde arz/talep (üretim ve tüketim arasında) dengesizliğe,  yüksek faizli borçlanmalara ve gelir dağılımında dengesizliklere, işsizliklere yol açtı.  Bu anlayış bizde de Başbakan’ın danışmanı Yalçın Akdoğan’ın kaleme aldığı önsözünü de Başbakanın kendisinin yazdığı “Muhafazâkar Demokrasi” adıyla AKP’nin parti programı olarak dayatılmıştır.

 
Dünyanın krizden krize sürüklenip yolsuzluklardan bezdiği neo-liberal ve sosyal demokratik kapitalizmden de yaka silkerek sıyrılmaya çalıştığı dönemde Türkiye’nin az gelişmiş ve yarı feodal yapısında bir de içe kapanık ve geri söylemlerle köhne uygulamalarda diretmesi anlaşılır değildir. Hem de kapatma davasının sonuçlandığı bir dönemde sözde plüralist (çoğulcu) yapının tek partili iktidar mensupları ise hiçbir zaman bu kadar ilginç çıkışlar yapma olanağını bulamamışlardı. Çünkü bu siyasal sistemlerin getirisi olan yüksek rant ortamı bir şekilde elden gitme olasılığını da beraberinde getirirken kuşkusuz politik paydaşlarıyla birlikte iktidar çevrelerini de rahatsız etmektedir.

 
Türkiye siyasası ilginç yaklaşımlarıyla dikkati çeken çok politikacılar gördü. Ülkemizdeki siyasal parti örgütlerinde parti idaresinin yapılanmasından da mütevellit liderler konuşup öbürlerin dinleyici konumunda kaldığı genel bir işleyiş hâkimdir. Bu dönem AKP ile ilginç çıkışlarla aynı durum bariz biçimde sergilenmekte. Ancak son zamandaki kadar adı ülkenin üst düzey politik yaşamında yer işgal edene şahit olunmamıştır. Başbakanın çıkışlarına zaten alışmıştık. Kapatma davasına konu olan ve Anayasa Mahkemesi’nin açıkladığı gerekçeli kararda yer alanlardan bazılarına dikkatle bakmalıdır (AKP Nasıl Odak Oldu? Cumhuriyet Gazetesi, 25.10.2008)…

 
Ultra emperyalizm çağında ülkemizdeki sadaka ekonomisi ile bir yanda üst düzey politik yaşamda süregelen mal mülk edinme dalâleti Cem Özer’in bizim muhafazakârlarımız Batı’nın nimetlerinden yararlanırken halka bunları yasaklayıp kötüler şeklindeki sözlerini (Acemi Yazılar, Parantez Yayınları, 1997) hatırlatıyor ve ne kadar haklı olduğunu da göstermiyor mu? İktidar ve hempalarınınki tek kefelik teraziye benzemektedir.

 
Bir hukukçu olan TBMM eski meclis başkanı Bülent Arınç’ın Ergenekon İddianamesi ile ilgili sözlerini duyduğumda aklıma AKP’nin dava sonunda kapatılacağı ihtimaline karşılık son bir oldu bitti ile emeklilik için düğmeye basan AKP milletvekillerinin tutumu gelmişti.

 
Aslında klasik politikacılar arasındaki debelenmenin nedenini uzaklarda da aramamak gerekir. Dayatılan ekonomik politikaların dünya ölçeğinde itibarını yitirmesi her zamanki olası krizi giderek gün yüzüne çıkarmış olması bunlardan medet uman, alışılmış ve köşeye sıkışık klasik politikacı tipolojindeki yansımaları da ortaya koymaya başladı. En son Arınç’ın kendi partilisi olan bir çiftçiyi bile sistemden kaynaklı kazanılmış yaklaşık yüzde 50’lik oy oranıyla yadsıyıp azarlaması bunun tipik bir örneğidir.


TAMER UYSAL


 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git