|
|
Devleti olmayana kız yok!!!Kategori: Dünya | 0 Yorum | Yazan: Haberci | 31 Ağustos 2008 05:17:29 Rusya G.Osetya ve Abhazya`yı tanıdı. Ancak bu adımın dünyayı zaten bölmekle uğraşan emperyalistlere daha fazla cesaret vereceğinden kaygı duyuluyor. Şu andaki tablo yeterince iç karartıcı. Ortalık bağımlı devlet kaynıyor. 1990 sonrası, dünyada yeni devlet kurma furyası öyle bir hal aldı ki, örneğin sadece Yugoslavya'dan çıkan devletleri tek seferde saymak zorlaştı.
Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya'nın bağımsızlıklarını tanımasının ardından, sürekli yeni devletler kurulması eğilimi bir kez daha tartışma gündemine geldi. Tartışmada Kosova ve KKTC de sıkça telaffuz edildi. Tek taraflı bağımsızlık ilanları, neredeyse uluslararası ilişkilerin sıradan bir silahına dönüştü. Sovyetler Birliği'nin yıkılmasından sonra, artık, diyelim Yugoslavya gibi hoşa gitmeyen bir ülke varsa, bu ülke paramparça edilip neredeyse her yıl yeni bir devlet yaratılabiliyor. Artık, Bolivya gibi bir ülkede solcular iktidara gelmişse, ülkenin bazı eyaletleri "yok, ben ayrılırım" diyebilecek cesareti bulabiliyor, ya da bu cesaret onlara veriliyor. Uluslararası hukukun hükmü kalmazken, devlet kurmanın yolu "büyük güç"lerden birini arkaya almaktan geçiyor. Sömürüye, baskıya karşı mücadele sonucu elde edilen devletler, tarihin uzak bir döneminde kalmış izlenimi veriyor. ABD, BOP gibi projeleriyle, kendisinde sınırlarla dilediğince oynama gücünü hissederken, kimi istisnalar olsa da, art arda yeni devletler kurulmasından kârlı çıkan, emperyalizm oluyor. Bu nedenle Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya'nın bağımsızlığını tanımasının ABD'yi bölgede engellemenin en iyi yolu olup olmadığı birçok çevre tarafından tartışılıyor. Kafkas geriliminde Osetler ve Abhazların haklı olduğunu söyleyen siyasi aktörlerin bir bölümü, fotoğrafın tamamı hesaba katıldığında Rusya'nın kendi ayağına kurşun sıktığı görüşünde. Zaten önümüzdeki dönemde "devlet kurma"da yeni bir dalganın geleceğine kesin gözüyle bakılıyor. Ama daha şimdiden akıl almaz bir tabloyla karşı karşıyayız. 1990 sonrası yeni devletler denilince, elbette ilk akla gelenler Sovyetler Birliği'nden çıkanlar. Toplamı 15 olan bu devletler, beş ana gruba ayrılıyor: Baltık Devletleri: Bu grup Letonya, Estonya ve Litvanya'yı kapsıyor. Bu üç devlet de, şu an hem Avrupa Birliği'ne, hem de NATO'ya üye. Eski Sovyet ülkeleri içinde emperyalist merkezlerin hizasına girme konusunda en istekli davranan bu üç ülkede de, Rus karşıtlığı öyle bir hal almış durumda ki, İkinci Dünya Savaşı'nda Sovyet direnişinde rol alanlar soykırımla yargılanıyor, Nazi işbirlikçileri ulusal kahraman ilan ediliyor. Bu üç ülkede de yüzde 20 civarında olan Rus azınlık, bazen temel yurttaşlık haklarına varıncaya dek, birçok haktan mahrum bırakılıyor. Bu ülkelerin hiçbirinde, Rus azınlığın uğradığı bu şiddetli ayrımcılık, Avrupa Birliği tarafından, ne adaylık sürecinde, ne de üyelikten sonra ciddi bir yaptırımla karşılanmadı. Doğu Avrupa ülkeleri: Belarus, Ukrayna ve Moldova. Ayrıca Ukrayna'da Kırım'ın özerkliğinin ya da ayrılmasının zaman zaman gündeme geldiğini, Moldova'nın Gagauz bölgesindeyse fiili bir hükümetin var olduğunu eklemek gerek. Bu ülkelerden Belarus ve Ukrayna, Sovyetler Birliği zamanında da Birleşmiş Milletler üyesiydi. Belarus, halen ABD çizgisinin çok uzağında bir politika yürüterek, örneğin Venezuela'yla yakın işbirliğinin yollarını ararken, Ukrayna özellikle ülkede gerçekleştirilen Turuncu Devrim'den sonra Batı çizgisine iyice oturmuş durumda. Nitekim, Gürcistan'daki çatışmalar sırasında da en taşkın Rus karşıtlığı yapan ülkelerden biriydi. Kafkasya: Ermenistan, Azerbaycan ve Gürcistan. Bu üç ülkenin iç sorunları bir yana, üçünün de kendi aralarında sorunları var. Dağlık Karabağ ve Nahçıvan da devlet olmaya adaylar. Orta Asya: Kazakistan, Türkmenistan, Tacikistan, Kırgızistan, Özbekistan. Orta Asya devletleri "bağımsız" oldukları andan itibaren ABD, Almanya ve İsrail'in bölgesel müdahalelerinin alanı haline geldiler. Bu ülkelerde siyasette baskın olan partiler, genelde siyasi saiklerden çok birer klik gibi örgütlenmiş durumdalar. Hâlâ Sovyet döneminin yarattığı kaynakları yağmalamak en önemli ekonomik aktivite durumunda. Rusya: Rusya, bu on beş devlet arasında bir federasyon olarak kalan tek devlet. Kendi içinde özerk cumhuriyetler barındıran Gürcistan gibi ülkeler dahil, diğer tüm post-sovyet ülkeler üniter devlet yapısı kurmaya çalıştılar. Ancak, Rusya'daki federasyon yapısı da yeni devlet arayışlarının önüne geçemiyor. Özellikle Çeçenistan'da halen yoğun çatışmalar yaşanırken, özerklik ya da bağımsızlık arayan bölgelerin listesi uzayıp gidiyor: Altay Cumhuriyeti, Buryatya, Doğu Sibirya, Uzak Doğu Cumhuriyeti, Kakazya, Sakha, Sibirya, Tuva, Adıge, Başkordistan, Çeçenya, Çuvaşistan, Dağıstan, Don Kazakları, İnguşlar, Kalmuklar, Karaçay, Karelya, Komi, Mari El, Kuzey Osetya, Mordovya, Sami, Tataristan, Udmurtiya, Ural. İkinci büyük grup ise Yugoslavya'dan doğan ülkeler. Bunlar temel olarak Sırbistan, Karadağ, Bosna-Hersek, Hırvatistan, Makedonya ve Slovenya. Hatırlanacağı üzere, Batı'nın bir hamlesi sonucu kervana Kosova da katılmış, ancak ABD'nin ağırlık koymasına rağmen, bu ülke uluslararası alanda yeterince destek bulamamıştı. Gene de, "Yugoslavya da ne çok bölündü" demek aldatıcı olur. Çünkü, bu coğrafyada halen kendine farklı bir kader çizmek isteyen bölgeler mevcut: Bosna-Hersek'te Sırplar ayrılıp Sırbistan'a, Hırvatlar Hırvatistan'a katılmak, Hersek de bağımsız olmak istiyor. Hırvatistan'da Sırplar ayrılıp Sırbistan'a katılmak, İstriya ve Rijeka ise bağımsızlık istiyor. Makedonya'da Müslümanlar özerklik, Arnavutlar da Arnavutluk'a katılmak istiyor. Karadağ'da da Arnavutlar, Sancak bölgesinde Müslümanlar var. Sırbistan'da Macarların yoğunlukta olduğu Vojvodina bölgesi ve ayrılıkçı Arnavutlar var. Doğu Timor 1975'te Endonezya'dan bağımsızlığını ilan etmiş, ancak uluslararası arenada bağımsızlığını 2002'de kabul ettirebilmişti. Eritre 1993'te Etiyopya'dan bağımsızlığını kazandı. Namibya 1990'da Güney Afrika'dan ayrıldı. 1981'de kurulan Palau, 1994'te ABD'nin isteğiyle Birleşmiş Milletler'e alındı. Parçalanma yerine birleşme doğrultusundaki az sayıda örnekten olan Yemen ise, 1990'da Kuzey ve Güney Yemen'in birleşmesiyle oluştu. Temsil Edilmeyen Milletler ve Halklar Örgütü Birleşmiş Milletler tarafından bağımsızlığı tanınmayan bazı ülkeler de, temsil edilemeyenleri temsil edecek bir örgüt kurmuşl durumda: Temsil Edilmeyen Milletler ve Halklar Örgütü. Bu örgüte şu an 58 devlet adayı, üye durumda. Abhazlar, Çeçenler, Kırım Tatarları, Doğu Türkistan, Kosova, Güney Azerbaycan, Tibet üye ülkelerden yalnızca birkaçı. Örgütle ilgili ilginç bir ayrıntıysa, hem Irak Kürtlerinin, hem de Irak Türkmenlerinin bu örgüte üye olmaları. Örgütün temsil ettiği nüfusun 200 milyon olduğu söyleniyor. Dünyanın egemenliğine soyunanlar yeni devletler yaratmakta bu kadar hevesliyken, Filistin'in hâlâ tanınmaması, Ortadoğu'nun kanayan yarası olmaya devam ediyor. Filistin'in içinde de, aslına bakılırsa Gazze Şeridi'nde fiili olarak Hamas hükümeti altında yeni bir devlet kurulmuş durumda. Zaten sürecin kimin lehine işlediğini anlamak için ABD, Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere gibi emperyalist ülkelere bakmak gerekiyor. Tamam onların da bir bölümünün sorunları var ama hiçbirinden yeni bir "devlet" çıkmamış. Hatta Almanya, bir başka ülkeyi Demokratik Alman Cumhuriyeti'ni ilhak etmiş. Yeni kurulan devletlerin çok büyük bir bölümü emperyalist ülkelerin desteğiyle "bağımsızlığını ilan eden" çıkar çevrelerinin daha sonra emperyalistlere "bağımsızlık diyeti" ödediği şirketler görünümünde. ABD'den zaman zaman duyduğumuz "bize bu devletlerden daha çok gerek" sözünü ciddiye almalı. Sıra dünyada özerklik ya da bağımsızlık isteyen bölgelere gelince, liste tam anlamıyla içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Sudan'ın Darfur bölgesi, Hindistan'da Keşmir, Rusya'da Çeçenistan, Sri Lanka'da Tamil, Meksika'da Chiapas ve elbette Kürt coğrafyası, bu mücadelenin en kanlı geçtiği yerlerden bazıları. Batı Avrupa ülkeleri de bu hareketlerden yoksun değil. Kuzey İrlanda, Bask ülkesi ve Katalunya ilk akla gelen örnekler. Fakat birçok başka örnek göstermek de mümkün: Belçika'nın federal yapısını oluşturan üç bölgenin, Brüksel Başkent Bölgesi, Flaman Bölgesi ve Valonya'nın zaman zaman araları açılıyor. Faroe Adaları halen Danimarka'dan ayrılma mücadelesini sürdürüyor. Fransa'daki en önemli örneklerse Korsika adası ve Fransız Guyanası. İtalya'da da Sicilya, ayrılıktan yana bir harekete sahip. Aşağıda bu hareketlerin var oldukları bölgelerin bir listesini vermeye çalıştık. Bu haliyle bile şaşırtıcı uzunlukta olsa da, tam bir liste olduğunu iddia etmek imkansız. Abhazya, Avusturya yerlileri, Aceh, Adıge, Afrikaner, Agadez, Ahwazi, Ainu, Aland, Alaska, Alberta, Alsas-Loren, Altay Cumhuriyeti, Ambazonya, Anjuan, Antofagasta, Aosta Vadisi, Aragon, Arakan, Arnavutluk Yunanları, Arpitanya, Aruba, Assam, Asturya, Asur, Aşağı Saksonya, Avusturya Macarları, Avusturya Slovenleri, Aymara, Badakshan, Bakassi, Balavaristan, Baloçistan, Banaba Adaları, Bangsamoro, Barbuda, Barotse, Bask Ülkesi, Bas-Kongo, Başkordistan, Batı Baloçistan, Batı Kanada, Batı Papua, Batı Sahra, Batwa, Bavarya, Beja, Beni, Bermuda, Bioko, Black Belt, Bodoland, Bonaire, Bosna Hırvatları, Bosna Sırpları, Bouganville, British Columbia, Brittany, Brüksel Başkent Bölgesi, Bulgaristan Türkleri, Buryatya, Cabinda, Caprivi, Casamance, Cayman Adaları, Cebelitarık, Cham, Chiapas, Chin, Chittagong, Chuuk, Codillera, Cornwall, Curaçao, Çeçenistan, Çerkezistan, Çuvaşistan, Dağıstan, Dağlık Karabağ, Darfur, Degar, Dene, Dimasaland, Doğu Sibirya, Doğu Sudan, Doğu Türkistan, Don Kazakları, Donbas, Endülüs, Estonya Rusları, Faroe Adaları, Filistin, Flamanlar, Frankonya, Fransız Guyanası, Fransız Polinezyası, Freetown, Frisia, Gagavuz, Galler, Galmudugi Gambela, Garo, Gondwana, Goral, Gorani, Grenadinler, Grönland, Guadeloupe, Guam, Guernsey, Güney Arnavutluk, Güney Azerbaycan, Güney Brezilya, Güney Carolina, Güney İtalya, Güney Kamerun, Güney Konfederasyonu, Güney Moluccas, Güney Sudan, Güney Tirol, Güneybatı Somali, Hawai, Hersek, Hırvatistan Sırpları, Hiran, Hmong, Hmong Chaofa, Hollanda Antilleri, Hong Kong, Irak Türkmenleri, İç Moğolistan, İgbo, İjaw, İngriya, İnguşetya, İskoçya, İstria, Jamtland, Jersey, Jubaland, Jura, Ka Lahui Hawai, Kabardino-Balkarya, Kabyles, Kachin, Kakazya, Kaliforniya, Kalmuk, Kamtapur, Kanarya Adaları, Kantabriya, Kantonezler, Karaçay-Çerkezistan, Karakalpakistan, Karbi, Karelya, Karen, Karenni, Karnataka, Karvina, Kassala, Kastil, Kaşubya, Katalunya, Katanga, Keşmir, Khalistan, Kmer Krom, Kırım, Kivu, KKTC, Komi, Korsika, Kosice, Kosova, Kuban Kazakları, Kuki, Kumik, Kuzey Haiti, Kuzey İrlanda, Kuzey Katalunya, Kuzey Kosova, Kuzey Mariana, Kuzey Osetya, Kürdistan, Lado, Lakota, Lakota Sioux, Leon, Letonya Rusları, Lezgin, Litvanya Lehleri, Lombardy, Lusatya, Maakhir, Maasai, Maine, Makau, Makedonya Arnavutları, Malayta, Malekula, Maluku, Man Adası, Manipur, Maohi, Maori, Mapuche, Mari El, Martinik, Mayotte, Minnesota, Miskito, Mizoram, Moheli, Mon, Montagnards, Montserrat, Moravya, Mordovya, Nagaland, Nagalim, Nahçıvan, Nahuas, Nevis, New England, New Hampshire, New York City, Nice, Niue, Norfolk Adaları, Normandiya, Nuxalk, Occitania, Ogaden, Ogoni, Oromo, Oromya, Padanya, Pando, Paştunistan, Patagonya, Pattani, Pencab, Piedmont, Pirin Makedonya, Pomaklar, Porto Riko, Pradeş, Puntland, Quebec, Rakhinr, Rapa Nui, Rayalaseema, Rehoboth, Riau, Rijeka, Rio Grande do Sul, Rodrigues Adaları, Romanya Macarları, Rotuma, Rusyns, Ryukyus, Sabah, Sahrawis, Sakha, Sami, Samogitya, Sandzak, Santa Cruz, Sao Paulo, Sardinya, Saskatçewan, Savoy, Scania, Seborga, Shan, Sibirya, Sicilya, Silezya, Sindh, Skanya, Smtskhe-Javakheti Bölgesi, Somaliland, South Adası, Sulawesi, Swabia, Szekler, Taliş-Mughan, Tamil Nadu, Tamil, Tanna, Tarija, Tataristan, Tayvan, Teksas, Telangana, Tibet, Tobago, Tokelau, Transdinyeper, Trentino, Tripura, Tsimshian, Tuva, Türk Adaları, Udmurtiya, Ukrayna Rusları, Uzak Doğu Cumhuriyeti, Valonya, Veneto, Vepsiya, Vermont, Vhavenda, Vidarbha, Votya, Wa, Waziristan, Wessex, Wight Adası, Yeni Kaledona, Yoruba, Zanzibar, Zomi, Zulya. Kaynak : sol.org.tr
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|