Günümüzde, antik dünyanın yedi harikasından biri olarak anılan, 4500 yıllık meşhur Büyük Giza Piramidi, tüm dünyadan ziyaretçilerin akınına uğruyor. Ancak, Kaliforniya’daki “Beyaz Dağlar”ın (White Mountains) yükseklerinde, Giza Piramidi’nden yüzlerce yıl daha eski bir doğa harikası mütevazı bir şekilde gizlenmekte. Methuselah adıyla bilinen Bristlecone Çamı – bir çeşit Dikenli Çam Ağacı (Pinus longaeva), Dünya üzerindeki en yaşlı tekil ağaç olarak Guinness Dünya Rekoruna sahip. 4850 yıldan fazla olan yaşı, çekirdek örnekleriyle saptanmış.
Ağacın yaşını orantılamak gerekirse, MÖ 1200’ler civarındaki Truva Savaşı sırasında Methuselah 1600 yaşından fazla olmalıydı! Ağaca verilen isim, Yahudi-Hristiyan geleneğine göre gelmiş geçmiş en yaşlı kişi (tam olarak 969 yıl) olarak bilinen İncil figürü Methuselah’a saygı göstermekte. Binlerce yıl içerisinde (kelimenin tam manasıyla) biçimlenmiş kendine özgü, eğri büğrü görünüşüyle bu Bristlecone Çamı, acımasız ısı derecelerine ve tabiata karşı hayatta kalabilmiş. Yaşayan en yaşlı ağacın bugün Yeni Dünya olarak adlandırılan bölgede olması da biraz ironik bir durumdur.
Methuselah’ın 1950’lerdeki keşfi, bölgeye turistlerin ilgi göstermesini sağlamakla birlikte, zaman içerisinde ağacın zarar görmesine neden oldu. Prometheus takma adıyla anılan bir başka Bristlecone Çamı ise, ağaç oyacağını gövdeden kurtarmaya çalışan bir araştırmacı tarafından yanlışlıkla kesilip devrilmişti. Smithsonian Magazine Dergisi’ne göre, araştırmacı ancak numuneyi inceleyip, 5000 yıldan yaşlı olduğunu keşfettiği zaman hatasının farkına varmıştı. Bu trajik olayın etkisiyle yetkililer binlerce yıllık Bristlecone Çamlarını korumak için Great Basin Ulusal Park’ını kurdular. Sonuç olarak, Methuselah’ın gerçek konumu artık sınıflandırılmış durumdadır.
Peki, hayatta kalmasının sırrı nedir? Aşırı koşullara dayanıklı olan kökleri, yalnızca belirli dalları besleyecek şekilde adapte olmuş ve böylece dalların ölmesi etkilerini sınırlamıştır. Bristlecone Çamı aynı zamanda yavaş büyüyen bir çamdır (bir yılda bir inçin yüzde biri kadar), ve iğneleri 30 yıldan fazla yaşayarak, ağacın enerji tasarrufu yapmasına yardımcı olur.
Yıllar geçtikçe, Methuselah sert bazı rekabetlere maruz kaldı. 2022’de Science dergisi; Jonathan Barichivich’in, Şili’de, Gran Abuelo (büyük büyükbaba) olarak bilinen bir Patagonya selvisinin (Fitzroya cupressoides) aslında Methuselah’tan 500 yıl daha yaşlı olduğu sonucuna vardığını yayınladı. Şilili araştırmacıların bunu kanıtlamaya çalışması, en yaşlı ağaç olma konusunda hala taraftarı olduğunu gösteriyor. Ancak şu ana kadar, Methuselah’ın sahip olduğu en yaşlı unvanı henüz değişmedi.
Alternatif olarak, Utah’ta, Pando olarak bilinen, klonal bir İnce Kavak (Populus tremuloides) ormanı da 14.000 yıl kadar eski olabilir. National Geographic dergisine göre 80 futbol sahası büyüklüğünde olan bu devasa orman; tek bir tohumdan doğmuş ve genetik olarak özdeş olan ağaç gövdelerini bir araya toplamış bulunuyor.
Bu eski ağaçları ve onların halkalarını incelemek ve korumak, antik tarih boyunca süregelmiş iklim koşulları hakkında paha biçilmez bilgiler sunabilir ve böylece, iklim değişikliğinin etkilerinden korunmak için bizlere ipuçları sağlayabilir.
İster Güney Amerika’nın kozalaklı ağaçları olsun, isterse yıpranmış Kaliforniya çamları… “Yeryüzündeki hava modellerinin sadık tarihçileri” unvanına sahip, atalarımızdan kalma bu ağaçlardan öğrenecek çok şeyimiz var.
Çeviri: Gamze Kamacı