A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

ŞİRİNKFLASYON

Kategori Kategori: Dünya | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 05 Eylül 2022 12:04:03

Enflasyon Avrupa’da aldı başını gidiyor. Aylardan beri akıl almaz yollarla fiyatlar neredeyse iki günde bir artırılıyor. Fransa’da yıllardan beri ilk kez enflasyon yüzde 5,8 ile 6,1 arasında dalgalanıyor. Bu enflasyonun ortalaması. Ücretlileri, emekçileri, emeklileri, işsizleri ve bütün dar gelirlileri birinci derecede ilgilendiren un, pirinç, makarna, zeytinyağı ve benzeri kimi temel gıda ürününün fiyatı yüzde 15 veya yüzde 20 artırıldı.

AB’de enflasyon ortalama yüzde on. Enflasyondan ciddi biçimde etkilenmeyen ülke kalmadı.



İngiltere’de fiyat artışlarının bu ay sonuna kadar yüzde 13’e ulaşması bekleniyor... İngiltere’de elektrik, doğal gaz ve benzeri ürünlerin fiyatlarındaki görülmemiş artış ve el yakan faturalar sonucu haftalardır süren “Don’t Pay UK (United Kingdom)” (“Ödeme Birleşik Krallık”) eylemler dizisi yanında son derece ciddi, kitlesel grevler de örgütleniyor. İngiltere’de emekçilerin eylemleri kitlesel ve kararlı olmalarıyla öteden beri dikkat çekiyor. Bu kez de. 1 Ekim 2022’den itibaren yüzde 80 zam getirilen elektrik ve doğal gaz faturalarının ödenmemesi için gösteri ve yürüyüşler yanında günlerden beri imza da toplanıyor.

Fransa’da kışın “çok soğuk”, sonbaharın “çok sıcak” geçeceği söyleniyor. Bu her yaz tatili bitiminde yinelenen bir söylem ama bu kez iş biraz daha ciddi. İşçi sendikaları konfederasyonları eylülde bir dizi gösteri düzenlemek için kolları sıvadılar. Enflasyondan, sürekli fiyat artışlarından birinci derecede etkilenen radikal tabanın dipten gelen bir dalga gibi fışkırması ve toplumsal hareketin başını çekmesi olasılığı da var. Birçok işyerinde grevler başlatıldı. Sarı Yelekliler’inkinden daha kapsamlı, daha sol, daha radikal eylemler bekleniyor. İşçi sendikaları konfederasyonları ortak eylem için NUPES (Toplumsal ve Ekolojik Halkçı Yeni Birlik) ile görüşüyor.
Fransa’da ve diğerlerinde fiyat artışları durmuyor. Patronlar, devletlerüstü dev şirketler ise fiyat artırmak için her yola başvuruyorlar. İsyan ettirecek derecede.

Fiyat artırılmasında vurucu bir örnek olarak Fransa’da son günlerde gündeme giren bir meseleye değinmek istiyorum : Çaktırmamaya çalışarak, yanıltarak fiyat artırmak yolunun yeni biçimler alması, neredeyse her ürünü kapsaması.

Birkaç gün önceye kadar gözü kapalı satın aldığınız içeceğiniz bugün o günkü şişesinin neredeyse tıpkısı, aynısı gibi bir şişede sunuluyor. Fiyat aynı. Aynı fiyatı gören müşteri (eğer anımsıyorsa) “Aman ne iyi fiyatı artırılmamış” diye düşünüyor ve bir öncekinin neredeyse aynısı olan şişeyi otomatik biçimde alıyor. Müşteri elbette aynı miktardaki, aynı gramajlı ürünü aldığını sanıyor. Süpermarketteki koşturmaca içinde hepimizin yaptığı gibi müşteri şişenin üstündeki etikete bakmıyor, gramajın da fiyat gibi aynı olduğunu sanıp alıyor. Oysa bu şişe o şişeyi gören gözün hemen farkına varamayacağı ölçüde bir parça “küçültülmüş” bir şişedir. Nitekim şişenin üstünde belki hemen farkedilmesin diye küçük harflerle 125 gram yerine 115 gram yazıyor. Müşteri hafızasındaki görüntü ve alışkanlık sonucu bunu önce farkedemiyor. Farketmek üzere bir gayret te göstermiyor. Niye göstersinki, mademki fiyatı aynı. Süpermarketine güveniyor. Markasına güveniyor. Kimi müşteri belki içeceğinin alışılmışdan biraz erken bitmesi üzerine ne oluyor diye şişeye bir göz atınca meseleyi farkediyor. Belki.

Kimi markaya, süpermarkete bu da yetmiyor : Kimi üründe miktar/ağırlık azaltılırken fiyatın yüzde on, onbeş veya otuz artırıldığı bile oluyor. Pek çok örneğini hergün görüyoruz.
Miktarı, gramajı düşür ! Fiyata dokunma !
Gramajı düşür ! Fiyatı artır !
Vurgun !

Böyle davranılmasında yasadışı bir mesele yok. Ama meşruiyet te yok. Sistemin DNA’sınde zaten bu var : Her şirket ürününe istediği ambalajı, şişeyi, kutuyu vesaireyi seçip istediği ağırlıkta, arzuladığı fiyatla sunabilir. Ama burada müşteriyi yanıltmaya, aldatmaya, kandırmaya yönelik bir yöntem izlendiği de sırıtıyor. Yasalar “müşteri aldatılmamalı” kuralına öteden beri yer veriyor ama patronların kimi buna uymuyor. Aynı fiyata satılan boyutu “bir parça” küçültülmüş dondurmanın da, tamamen doldurulmamış şişelerdeki kolaların da, 1 kg yerine 750 gramlık kutulardaki peynirin de fiyatı artırılmış oluyor. Kandırmacası dondurmanın üstündeki kiraz, kolalardaki şeker, peynirdeki tuz. Müşteriyi yanıltmaya yönelik bu yollar ayı zamanda yüz kızartıcı, üzücü, pes dedirtici.
Evet artık her şey apaçık ortada: Kimi patron, kimi şirket bir türlü doymuyor. Bütün yurttaşlar dar boğazlardan geçip çoluk çocuğuna iki lokma yedirmenin yollarını ararken bu patronlar, bu aç gözlü dev şirketler milyarları bulan kazançlarından bir bölümünü bile paylaşmaya yanaşmıyolar. Yazıklar olsun !

İngilizcede bu yönteme shrinkflation (ingilizce telafuzu şirinkfleyşin, fransızca telafuzu şirinkflasyon) ismi takıldı. Oysa hiçbir şeyi “şirin” değil. Bir tür yanıltmaca. Bir tür manipülasyon. Müşterinin şuur altıyla ilintili bir kandırmaca.

Benzer şeyi, gramaj azaltılmasını, konservede, reçelde, çikolatada, sütte, suda, dondurmalarda, kolalarda, pirinçte, şipste, peynirde, zeytinde, makarnada ve daha pek çok şeyde yapıyorlar. Bu nedenle alışverişlerinizde etiketlere bakmayı unutmayınız. Süpermarketlere güven fena halde sarsıldı.

Şirinkflasyon İngilizce shrink yani küçültmek, daraltmak fiilinden geliyor... Fransızcası rétrécir, réduire, diminuer. Fransızcada ingilizceden aynen çevrilince “réduflation” kelimesi uyduruldu. Réduction’dan. Fiyat indirimi için de kullanılan bu kelime azaltma, küçültme anlamına da geliyor. Fiili réduire. Günlük konuşma sırasında uzun uzun réduction (redüksuyon) yerine kısaltarak réduc (redük) denildiği için, kanımca “réduflation” yerine réducflation daha doğru olacak. Yakında dil uzmanları konuşunca kesin karar verilir. Ak mı kara mı belli olur.

Fransa’da bu açgözlülüğe “inflation masquée” (“Maskeli enflasyon”) adını takanlar da oldu. Simdilik tutmadı. “Maske” kelimesi korona belasıyla çekildiği ve bir an önce unutulmak istendiği için olmalı.

İsmi ne olursa olsun bu yöntemi öteden beri uygulayan birçok uluslarötesi/devletlerüstü şirket var. En başta gıda iş kolunda buldozer gibi önüne çıkanı “yutan”, ezip geçen, dünyada tekelleşmeye doğru dört nala koşan Nestle. Sonra diğerleri, örneğin Lindt, Danone, vesaire. Süpermarketlerden Carrefour, Leclerc, İntermarche, Monoprix Fransa’da ve bulundukları ülkelerde sıkı bir yarış içinde.

Gidiş bu yönde. Nereye kadar ?


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Yüzlerce öğrenciden ABD'yi terk etmeleri istendi.
Avrupa'da İmamoğlu çıkmazı: Çıkarlar mı değerler mi?
Ayaktayız
YÜRÜYÜŞ SÜRÜYOR
'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…

Dünyadaki boykotlar: Kim neyi hedef aldı?
Trump üçüncü kez başkan olabilir mi?
CHP İmamoğlu ve erken seçim için imza kampanyası başlattı
ABD'de ulusal güvenlik skandalı ile gündeme gelen Signal nedir?
CHP neden boykot çağrısı yaptı?

Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”
Canberra yenilenebilir enerjiye geçişi nasıl başardı?
Türkiye işçiler için bir cehennem

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN
Oxford Sözlüğü yılın kelimesini seçti: Beyin çürümesi
"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi
Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!
Türkiye OECD’de gelir eşitsizliğinin en yüksek olduğu 4. ülke
2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.

Kakao Endüstrisinde Çocuk İşçiliği: Tadı Kadar Tatlı Değil
Dan O’Dowd, Tesla’nın Zehirli Kültürü, Başarısız Abartı ve BYD’nin Yükselişi Üzerine
ANALAR(IMIZ) SİZLER ÇOK YAŞAYIN
Amerika dış yardım yumuşak gücünden vazgeçiyor mu?
Zelenski: Kolezyum Politikasının Kurbanı

HİTLER Diye Biri
ZAMANI VAR
TASARRUF
DUR YOLCU
EMRİ HAK VAKİ

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git