|
|
MAKRONİSTAN’IN DÜŞÜŞÜKategori: Dünya | 0 Yorum | Yazan: M. Şehmus Güzel | 21 Haziran 2022 15:20:35 Kararı siz verin lütfen, işte 21 Haziran 2022 sabahında, Makronistan’ın hali: 2017’deki milletvekili seçimlerinde tek başına 313 milletvekili çıkaran ve mutlak çoğunluğu (289 koltuk) aşan macronist parti LRM bugün iki ortağı, MoDem ve “Horizons” ile, sadece 245 koltuğa sahip olabildi. Bu bir “Tokat” değilse nedir?
Macron’un yeniden cumhurbaşkanı seçildikten sonra kurduğu başına “baş kahya” olarak getirdiği Bayan Elisabeth Borne’un yönetimindeki bakanlar kurulu üyesi üç yeni bakan da ikinci turda elendi... Sadece otuz gün bakanlık ta oluyormuş demek. Üçü veya dördü de kıl payı kazandı... Macron’dan nefretin bu kadar geniş, yoğun ve coğrafik ve toplumsal açılardan yaygın olduğu tahmin edilmiyordu. Mutlak çoğunluğu yitiren göreceli/nisbi çoğunluğu hem iki ortağı hem diğer partilerce sık sık zorlanacak olan Macron’un ülke siyaseti içindeki ağırlığı azalacak. Avrua Birliği (AB) bünyesinde umit ettiği “Güçlü Lider” pozu artık tarihe karışmak üzere. Angela Merkel’in yerini alması artık mümkün değil. Hiçbir lider böylesine madara olmamıştı. Haziran ayı sonunda bitecek olan Fransa Cumhuriyeti’nin AB dönem başkanlığı ile Macron sayfası bir daha açılmamak üzere kapatılacak gibi. Ama belli olmaz para ve pul işlerinden iyi anladığı için ve yıllardır geleneksel olarak Fransa’ya bırakılan AB Maliye Bakanlığı’na getirelebilir. Belki de “barış getirmek konusundaki başarıları” (Mali, Ukranya, Lübnan ve daha nicesi) ve devlet başkanlarıyla “çok iyi ilişkileri olduğu” havasını vermek için takındığı laubali, gayri ciddi tavırlarıyla belki Dışişlerinden sorumlu yapılır. Fransa kurtulur belki. AB ise idare eder... Pek yakında görebiliriz. Belki de dev şirketlerden birinin yönetim kurulu başkanlığına tayin edilir. Yakışır. Irkçı partinin (“RN”) fransız siyasi tarihinde görülmemiş bir biçimde 89 koltuk elde etmesi de Macron’a ve takımına duyulan nefretle yakından ilgili. Macron’un partisiyle yarışan ırkçı adayların bulunduğu bütün seçim bölgelerinde seçmenler, NUPES’e oy vermişler bile, ırkçı parti adayını desteklemekten kaçınmadı. Buna RN bile şaşırdı... Macron, bu sabah siyasi partilerden altısının yöneticilerini kabul ediyor. “ Çözüm” bulmak üzere. Sayesinde Fransa Cumhuriyeti istikrarsız bir döneme ve ciddi bir siyasi krize giriyor: Macron hiç alışkın olmadığı, hatta açık bir biçimde nefret ettiği birçok kişiye, partiye danışarak çözüm bulmak yanlısı olmayan karakteri ve hep tek başına, merkezci, otoriter kararlar verip uygulanmasını emrettiği için yeni dönemde gerekli uyuşum, uzlaşma, anlaşma yöntemine yanaşmayabilir. Ama ipe un sermek dönemi de bitti. Peki o zaman ne yapacak? Bir yıl boyunca anlaşıyor gibi yapıp, işlerin tümden felç olmasına yol açılması için elinden geleni arkasına koymayabilir. (Seçim gecesi adamları bu konuyu işlemeye başladılar bile...) Suçu da NUPES başta rakiplerine yükleyerek bir yıl sonra MECLİSİ FESHEDİP erken seçimlere gidilmesini sağlayablilir. Fransa tansiyonu yüksek olmaya aday istikrarsız bir döneme giriyor. Makronistan, yamalı bohça yapısının dağılması sonucu kendini terkedilmiş bulabilir. Siyasetbilmi açısından fransız siyasetinin önemi artırıyor. Nisan başından beri seçimler vesilesiyle ciddi hiçbir sorunu çözemeyen, çözmeye bile çabalamayan Macron’un, Saray’da, milletvekili ikinci turu öncesinde değişik partilerin adaylarını tek tek inceleyerek hangilerinin seçim sonrasında kendi partisine transferi için çalıştığı, olaya tanık olanların anlatıklarından anlaşıldı. Oysa seçimler ve sonuçları, klasik, öteden beri siyasi yelpazede yerleşik partilerin artık Macron’a milletvekillerini kaptırmayacağının ispatı. “Baştan çıkarılması” olası adayların önceden parti yönetimlerince elenmesi üzerine Macron’un daha önceki “kapma” yöntemi beklenen sonucu vermeyecek mutlaka. Yine de belli olmaz bu işler. Bilhassa LR (“Cumhuriyetçiler”) ve küçük partilerin milletvekillerinin etrafında “Devlet-Kuşu” pardon “Macron-Kuşu” dönmeye başlayabilir... Macron ululararası toplantılar vesilesiyle önümüzdeki salıya kadar Paris’ten ayrılacak. Bu süre içinde “kuşları” baştan çıkarma faaliyetini sürdürecek mi? Bu ayıp işler bir sonuç verecek mi? Zaman kazanmak için mi bu sabah hükümetin istifasını kabul etmedi? Ne tür manevralar yapacak? Gelecek günlerin programı epey dolu geçmeye aday. Bu konuda yazılacakların tümünü de yazmış değilim. NOT: Seçimi iki, onyedi, elli altı veya elli yedi oy farkıyla yitirenlerin itirazı üzerine birkaç seçim bölgesinde oyların yeniden sayılması için başvurular yapıldığından milletvekili sayıları değişebilir. Ama genel eğilim değişmeyecek gibi. Bu nedenle ayrıntılı rakamları vermiyorum.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|