A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Ukranya - Rusya dört: 24 Şubat 2022, Kiev, 4.35

Kategori Kategori: Dünya | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: M. Şehmus Güzel | 25 Şubat 2022 10:15:13

Rusya Federasyonu Başkanı savaş emrini verdi. Putin kuşluk vaktindeki “ulusa seslenişi”nde savaş kelimesi yerine “özel askeri harekât” demeyi tercih etti, sanki Ukranya bağımsız ve ayrı bir devlet değil, Çarlık Rusyası dönemindeki gibi Rusya İmparatorluğu’nun bölgelerinden biriymişcesine... Harekâtın hedefinin Ukranya’yı “silahsızlandırmak ve nazilerden arındırmak” (fransızcasıyla “démilitariser et dénazifier”) olarak tanımladı.



Böylece 2000’lerin başından bu yana bilhassa Kiev’de ve ülkenin diğer büyük kentlerinde kendilerini gösteren ve “devrim” sıfatı takılan toplu gösterilerde baş rolü oynayanların Batı medyalarının yazdığı gibi sadece ve sadece “Batı, Avrupa Birliği ve demokrasi yanlıları” değil açıkca milliyetçi ve açıkca faşist örgütlerin eseri olduğunu anımsatmak, dünyaya duyurmak istedi.

Putin ve yönetimine göre, Ukranya’nın ordusunu Batı parasıyla “modernleştirmesi” Rusya Federasyonu’na yöneliktir ve sadece bu nedenle gayri meşrudur. 2021 Temmuz ayında yayınladığı Rusya ve Ukranya tarihini son derece sübjektif bir bakış açısından değerlendiren, yeniden yazan ve epey tartışılan uzun makalesinde Ukranya’nın Rusya’nın ayrılmaz bir parçası olduğunu, rusların ve ukranyalıların “tek ve aynı halk” olduğunu vurguluyan Putin için Ukranya ordusu gibi devleti de gayri meşrudur.

Yönetimi ise bir “cunta”dan/“çete”den ibarettir. Yöneticileriyle halkını ayrı tutan Putin Ukranya’nın “Büyük Rusya” içinde eritilmesinden yanadır. Askeri yolu tercih etmesi bu amaca yönelik gibi.

Belki Doğu’da bağımsızlığını tanıdığı iki halkçı cumhuriyet’ten sonra, Rusların ve/veya rusca konuşanların çoğunlukta veya kısmi çoğunlukta yaşadığı ve bu iki bağımsız devletin güney sınırındaki Marioupol ve güney batısındaki Odessa’ya kadar giden bölgeyi de “alarak” Ukranya’nın Karadeniz’le ilişkisini tümüyle kesmek isteyebilir. Böylece kendi limanlarıyla ve Kırım’la ilintileri koparılan ve bir KARA ÜLKESİ olarak kalan Ukranya, Karadeniz’de ille bir askeri deniz üssü sahibi olmayı hayal eden ABD için çekiciliğini yitirebilir. Belki.

Belki Ukranya’nın tümünü askeri bakımdan eğemenliği altına aldıktan, bugünkü yöneticileri tek tek “topladıktan” sonra, Rusya’ya bağımlı, ruscayı iyi konuşan, AMERİKANCI OLMAYAN bir başkan, bir başbakan, bir  hükümet ve bir parlamento “seçerek”/oluşturarak ülke TÜMÜYLE Rusya’ya bağlanabilir. Belki.

Putin Ukranya haritasını bizzat çizmek niyetini açıkca sergiliyor. Uluslarası hukuka aykırı bir biçimde olsa da. Benzer birçok örneğin de bilinen şekilde...

Ukranyalıların tümünün rus işgaline karşı olmadığını iddia edenler de var: Sovyet Rusya döneminde “daha iyi yaşadığına” inananlar, eskiye dönme özlemiyle yananlar da. Yüzyılların geliştirdiği karşılıklı dostluğun bu ülkede Rusya’nın beşinci ve altıncı kollarını doğurduğunu söyleyenler de. Bu sonuncuların da saati gelince harekete  katılabilecekleri ileri sürülüyor...

Dahası bu ülkede öteden beri pek çok rus da yaşıyor. Nitekim Donetsk ve Luhansk bölgeleri (bağımsızlıklarını ilan eden ve Rusya’nın tanıdığı iki halkçı cumhuriyet, bölgelerin isimlerini taşımalarına rağmen, idari ve tarihi Donetsk ve Luhansk bölgelerinin ancak üçte birini kapsıyor) ve hemen güneyindeki bölgelerde rus ve/veya rusca konuşan nüfus çoğunluktadır. Aynı şeyi Kırım için de söylemek mümkün...

Evet Putin Avrupa’nın yüzölçümü bakımından en büyük ülkelerinden Ukranya haritasını yeniden çizmek istiyor. Karadeniz kıyısını izleyen kara şeridinde Rusya Federasyonu ile yakın bir gelecekte birleşecek iki veya daha çok sayıdaki bağımsız “halkçı cumhuriyet” ve denizle bütün ilişkisi koparılmış bir tür bugünkü Moldavya’nın daha büyükçesi bir kara ülkesi olarak yeni Ukranya veya yeni bir isimle yeni bir devlet...

Başlangıçta barışın süreceğini veya hakiki bir barışın yerleşeceğini, böylesi barışsal bir ortam içinde, iki ülke yöneticilerinin, Fransa ve Almanya tanıklığı altında, NATO ile ilişkilerde Finlandiya tarzı bir yapıyı benimseyecekleri varsayımını ileri sürdüm. Yanıldım. Yanılan sadece ben değilim.

Çok iyi bir satranç oyuncusu olduğu söylenen Putin, hep rakibinin hamle yapmasını bekleyen sonra kendisi eyleme geçen iyi oyuncu taktiğiyle, tecrübesiz Ukranya Başkanı Volodimir Zelinski’yi mat etmek üzere. Kimi kaynaklar Zelinski’nin yurt dışına çıkarılması için önlem alındığını bile söylediler. Devler ve açgözlüler dünyasında kendini dev aynasında gören Zelinski belki Ukranya Başkanlığı’nı yitirmek üzere...

Putin’e güvenen ve kendini “Avrupa’da barışı kurtaran” Superdupont gibi gören Macron da Putin’e çok kızgın. Acısını savaşın ilk anlarında yayınladığı mesajda dillendiren Macron Putin’i afetmeyecek. Macron 10 Nisanda birinci turu yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde yeniden seçilebilmek için aday olduğunu bugünlerde, belki önümüzdeki hafta, en geç 3 Mart’ta, “barış şampiyonu” olarak açıklamak istiyordu. Bu zevki tatması maalesef artık mümkün olamayacak. Yeniden seçilecek mi? Meçhul. Ama seçilemezse suçlu(lar) belli: Putin ve Putin’e inanan ke(n)disi.

Putin’in hemen hemen herşeyi günü gününe, dakikası dakikasına önceden tasarladığı, hazırladığı, hatta kimini askeri tatbikat sırasında denediği bugün biliniyor. O halde devlet-adamları, devletlerarası ilişkilerde yalan atmak ta artık geçerli. Devletlerarası ilişkilerde yalan etkili, kalıcı sonuç getirici bir araç mı? Onu da yakın gelecek gösterecek. Devletlere ve adamlarına zaman kalırsa.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?
Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git