A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Dejavu ya da İkinci dalga

Kategori Kategori: Korona Günlüğü | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Saba Öymen | 05 Ağustos 2020 03:26:21

Yürürken o sokaktan bu sokağa saparak yakın çevreden biraz uzaklaşmıştım. Yaşlıca bir karı koca katlanabilir sandalyelerini evin ön bahçesine çıkartmışlar, oturmuş sokağı seyrediyorlar. Mart’taki eve kapanma sırasında onları yine böyle gördüğümü anımsar gibi oluyorum. “Dejavu” diyorum kendi kendime, “Bu ânı daha önce yaşamıştım sanki.” Evet evet, işte o aynı ev. Aynı yaşlıca çift. Sokakta onları bekleyen fazla bir eğlence yok, yine de ön bahçeyi yeğlemişler. Arada bir geçen bir iki kişi, birkaç araba…

(Burada ön bahçede oturan kimse göremezsiniz pek. Çocukluğumun Türkiye’sinin balkonlarının yerine geçen yer arka bahçedir bu ülkede.)



El sallayıp, günaydın, diyorum, yoluma devam ediyorum.

Ertesi gün köpeğimizle birlikte parkayım. Ne çok kişi var, “neredeyse” kalabalık… Yine “bu ânı daha önce yaşamıştım” duygusu sarıyor beni.

Birkaç çocuk top peşinde. İki genç kadın -çocukların anneleri olmalı- birbirlerine çok yaklaşmadan sohbet ediyorlar, bir yandan çocukları izliyorlar. Bir baba bisiklete binen kızının ardında. Orta yaşlı bir çift tahta banka oturmuş, bakınıyor. Uzakta bir adam ve kurt köpeği. Genç bir kız kanatlanan bir saksağanın peşinden koşmak isteyen Border Collie’sini durdurmaya çalışıyor. 

Her zaman gördüğüm tai chi yapan adam yine orada.

*

Mahallemizdeki park en çok evlerden çıkılmaması öğütlendiğinde doluyor. Başka yere gidilmesi akıllıca olmadığında. Planlanmamış açık hava, planlanmış açık hava etkinliklerinin yerini alıyorsa, nedeni bu salgın… Çarşının, kafenin, lokantanın, pub’ın, kuaförün, kitapçının, önüne park geçiyorsa, nedeni koronavirüs…

Doğayla buluşmak için virüse gereksinim var sanki.

Niye böyle, bazen merak ediyorum.

Doğadan uzaklaştığımızdan, doğayla baş başa zaman geçiremediğimizden yakınırken kafelerde oturmayı ya da mağazalara girip çıkmayı parkta yapılan bir yürüyüşe neden yeğliyoruz?

Doğaya dönmemiz gerektiğinden söz etsek de, yalnız ve yabanıl doğa yerine kalabalık ve uygar kenti seçiyoruz çoğu zaman. Ormanları, tepeleri, vadileri değil, kentteki botanik bahçesini, işlek caddenin hemen yanındaki gül bahçesini seçiyoruz. 

Yabanıl doğa ürkütüyor olmalı bizi. Güçsüzlüğümüzü, çaresizliğimizi mi anımsatıyor? Kendimizi kucağına atmak istediğimiz doğa, evcilleştirilmiş doğa aslında.

Gazetede bir yazı “Kentin Ölümü” diye karamsar bir başlık atmış. Salgının büyük kentleri kötü vurduğunu, pek çok kişinin evden çalışmaya geçmesiyle, kent merkezlerinde ve iş semtlerinde yaşamın son bulmaya doğru ilerlediğini söylüyor.

Bence virüs kimi alışkanlıklarımızı değiştirse de kimileri aynen kalıyor; yok oldu gibi görünenler de ortam eski haline döner dönmez yine kendini gösterecek. Yitip giden bazılarından boş kalan yerlerde ise yenileri filizlenecek. Freud ne diyor? Benlik (ego) alışkanlıklara (rutine) hayranmış. Evet, kendini gönendirmek istermiş benlik, ama bunu haz peşinde koşarak değil, “mutsuzluğu azaltarak” yapmayı severmiş. Fazla heyecan, fazla mutluluk, dengeyi bozacak sürprizler yerine mutsuzluğun az olduğu sessiz bir yaşam.

Geçenlerde okuduğum kitabın yazarı, “Benlik, boynuna astığı “rahatsız etmeyin” yazılı bir tabelayla dolaşıyor gibidir.” diyordu. (Breakfast with Socrates, Robert Rowland Smith)

Bu salgın bir gün bitecek, kentler eskisi gibi kıpır kıpır olacak.

*

Son günlerde hissettiğim “ânı daha önce yaşadım”lara döneyim.…  Aslında bu kez evlere kapanan Sydney değil Melbourne. Sydney uzaktan izliyor, kaygılanıyor, korkuyor; her gün hem Victoria’daki hem New South Wales’deki son koronavirüs rakamlarını endişeyle bekliyor.  

Geçenlerde köşedeki kafeden kahve alıyorduk. Barista Lucky, gelen gidenin az oluşundan yakındı, işlerin, tam biraz açılmışken Victoria’daki rakamların artışıyla yeniden durakladığını söyledi. Oysa henüz Victoria’da olağan üstü hal önlemleri bile açıklanmamıştı. Avustralya’nın altı eyaleti ve iki bölgesi birbirinin başına gelen her şeyi kendi yaşamış gibi hisseden sekiz kardeş (octuplets) gibiler. Bütün kardeşler gibi kavga da eden.

Kahvemizi beklerken, tezgâhın üstünde her zamanki yerinde duran el dezenfektanı gözüme çarptı, eskisinin yerinde daha büyük bir şişe vardı.

Luckye’ye hoşça kal deyip çıkarken bir buçuk metre arkamda sırasını bekleyen kişiye gülümsedim. Bu kez “bu ânı daha önce yaşadığımı” iyi biliyordum. Aynı sahne aylardır kim bilir kaç kez yinelenmişti.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye ve Arap ülkelerinde
DEPREM : Hangi ülke, ne yardım gönderiyor?
YAS...
YAKIŞMIYOR
İşte Millet İttifakı'nın 9 ana başlıklı Ortak Mutabakat Metni'nin önemli maddeleri

Katar Gate: AP'deki rüşvet skandalında Türkiye bağlantısı
73 YIL SONRA BİR 14 MAYIS DAHA
NATO'nun 31'inci üyesi Finlandiya
Avustralya’dan TikTok’a yasak geldi
Almanya: İş gücü göçünü kolaylaştıran yasa kabineden geçti

Acemoğlu: 15 yıl Türkiye için fırsat penceresi bunu harcarsa sonu trajik olur
AB Meta'yı 1,2 milyar euro para cezasına çarptırdı
55 bin kişiyi işten çıkararak yerine yapay zeka kullanacak
Dünyada gıda fiyatları 12 aydır düşerken; Türkiye'de 31 aydır yükseliyor
Türkiye Irak’a yaklaşık 1,5 milyar dolar tazminat ödeyecek

2023 FIFA Kadınlar Dünya Kupası’nda rekor bekleniyor
Rüya...
Kocaman bir aile gibi
Yeni Zelenda: 2009 sonrasında doğanlara sigara yasağı
Avrupa’nın ardından ABD’de maymun çiçeği virüsü alarmı

GREV HAKKI TARTIŞILIYOR, TANINIYOR
“İŞÇİLER SAHAYA İNMELİ”, BÜLENT ECEVİT’LE SÖYLEŞİ
KİTAPÇI RÜSTEM, PARİS: EMEKÇİDEN YANA ve FAHRİ KONSOLOS
Değerli Dost Aydınlık Yürek - HASAN MEYZİNOĞLU
“ŞAİR LÂFI”

Ana gibi yar, Anadolu gibi diyar olmaz
HÜMANİZMANIN KANITLANMASI
YABANCILAŞMA
GERÇEK FELSEFE
MADDE VE DÜŞÜNCE

2023-2027'de dünya genelinde rekor hava sıcaklıkları görülebilir
Okyanus sıcaklıkları rekor seviyede
BM'den uyarı: Deniz seviyesi rekor hızla yükseliyor
AB'nin enerji tüketiminde yenilenebilir kaynakların payı 2030'a kadar %42,5'e yükseltilecek
'Ekosistemi yeniden dengele': Dingoları ve şeytanları geri döndürme planı

Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar
Sanal Gerçeklik, Artırılmış Gerçeklik , Metaverse, Sanal Uzay Nedir?
Apple'dan iPhone Uygulamalarına Dev Zam: 1 Dolarlık Uygulama 17 TL Oldu
Yapay Et Şirketi Üretime Hazırlanıyor

Eratosthenes MÖ 3. Yüzyılda dünya'nın çevresini nasıl ölçtü?
Leonardo da Vinci'nin annesi Çerkes bir köle
UÇAN KÜÇÜK ŞIRINGALAR
Kanser hücrelerini öldüren virüs hastalar üzerinde olumlu sonuç verdi
Çin'de havadaki Covid-19'u tespit eden maske geliştirildi

Gençlerin yüzde 63'ü Türkiye'den gitmek istiyor.
Modern köle sıralamasında Türkiye zirvede
Türkiye'de temelsiz yargılamalar devam etti
Türkiye’de çocuklar ekmek veya makarna ile besleniyorlar...
Türkiye yine

Demokrasinin yozlaşıp ayak takımının hakimiyet kurduğu rejim: Oklokrasi
“BİZE BİR SOSYALİST PARTİSİ LAZIM”
Mezopotamya’nın Ağıtları
KARGALAR, ÖRÜMCEKLER, LEYLEKLER VE DİĞERLERİ
1 MAYIS 1945

AT KOŞUMU
MEVSİMLER
HUKUK NEDİR?
GÜVENMEK
Tanrının Arabası

Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi
Dünyanın İlk Destan Kahramanı: Gılgamış
Antik Çağlarda Kendi Memleketlerine Karşı Savaşan Paralı Askerler
Sümer Atasözleri ve Özdeyişler
Museviliği benimsemiş tek Türk devleti : Hazarlar


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git