A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

“İleri demokrasi”nin faturası vatandaşın cebinden çıkıyor

Kategori Kategori: 'Hayır'lı Demokrasi | Yorumlar 0 Yorum | 04 Ekim 2019 15:10:43

Erdoğan’ın koltuğunu kaybetmemek için oynadığı ekonomik kumarda kaybeden Türkiye’de yaşayan milyonlar oldu. Seçim rüşvetlerinin faturasını sadece AKP seçmenleri değil, bütün Türkiye ödüyor. Modern demokrasilerde pek rastlanmayan bir kavramla tanıştırayım sizi: “Seçim ekonomisi...” Türkiye gibi “ileri demokrasi” ülkelerinde tedavülden hiç kalkmayan bir ekonomik model bu. Görev süresi sona ermekte olan iktidarlar, seçim tarihi yaklaştıkça seçim ekonomisi için düğmeye basar.

Sandıktan yeniden zaferle ayrılabilmek için; seçmenlerin gözünü boyayacak, iktisadi akıldan uzak icraatlere imza atarlar. Halkın vergileriyle oluşturulan bütçeyi seçim rüşvetleri için harcarlar. Böyle dönemlerde vergi cezaları affedilir, zamlar seçim sonrasına ötelenir. Sandığa gideceğimiz güne kadar geçerli indirimler açıklar hükümetlerimiz. Bitirilemeyecek projelerin temelleri atılır, ardı ardına teşvik programları açıklanır.



Haksızlık etmeyelim, Erdoğan’la başlamadı bu süreç. Ama bu yılki yerel seçimler öncesinde devreye sokulan seçim ekonomisi, Türkiye siyaset tarihinin en etkililerinden biriydi. 31 Mart’taki yerel seçimler yaklaştıkça bir zafer kokusu alamayan Erdoğan, kesenin ağzını daha fazla açtı. Seçime doğru, “Bütçe disiplininden, tasarruflardan, yapısal reformlardan taviz vermeden bu yolu yürüyeceğiz” dedi ama siyasetinin finansmanı için kritik öneme sahip belediyeleri kaybetmemek için bütçeden milyarlar harcadı.

Kamu bankaları, milyarlarca liralık düşük faizli konut kredisi dağıttı. Amaç biraz da, batmak üzere olan inşaat sektörüne can simidi uzatmaktı… Esnafa, işletme ve yatırım yapmaları için milyarlarca lira verildi. Vergi, sigorta ve trafik cezalarının bazıları affedildi, bazıları taksitlendirildi. Otomotiv, beyaz eşya ve mobilya alımlarında vergi indirimleri açıklandı. Sosyal yardım alanlara elektriğin bedava olacağı açıklandı. Kredi kartı borcu olanlara, borçlarını kapatmaları için kamu bankasından neredeyse sıfır faizle para verildi. Seçim rüşvetleri o kadar seçim endeksliydi ki, Ankara’da AKP’li belediyenin işlettiği lunapark bile 31 Mart’a kadar ücretsiz faaliyet gösterdi. Seçim gününe kadar yani…

Tüm bu rüşvetlere rağmen, Erdoğan siyaset tarihinin en ağır yenilgisini aldı. Türkiye ekonomisine yön veren büyükşehirleri muhalefete kaptırdı. 31 Mart itibariyle seçim rüşvetlerinin son kullanma tarihi geçmişti. Ancak İstanbul seçimlerini yeniletme kararıyla seçim ekonomisi yeniden yürürlüğe girdi. Vaatlerin vade tarihi bu kez 23 Haziran’a kadar uzatıldı. İktidarın en kritik kayıplarından biri olan İstanbul’u kazanabilmek için, Merkez Bankası’nın güvence fonu bile, daha nisan başında eriyen bütçeye aktarıldı. Erdoğan’ın İstanbul inadı yüzünden uzayan seçim ekonomisi, zaten krizle boğuşan piyasaları olumsuz etkiledi. Yıl sonunda öngörülen bütçe açığı, yılın ilk yarısında gerçekleşti.

Seçim ikliminin getirdiği belirsizlik yüzünden, önünü göremeyen yatırımcılar yeni yatırıma teşebbüs etmedi. Faizlerin yükselmesi nedeniyle hazinenin borçlanma maliyetleri arttı. Ekonomideki durgunluk ve hükümetin açıkladığı vergi af ya da indirimleri nedeniyle, bütçede öngörülen vergiler toplanamadı. Tüm bu sebeplerle kamunun kasası boşalınca, seçim rüşvetlerinin faturası hepimize çıktı. Erdoğan’ın İstanbul’u 3 ay arayla iki kez kaybetmesinin ardından bütçedeki açığı kapatmak için zam yağmuru başladı. Türkiye’de kahvaltıların vazgeçilmezi çaya yüzde 15, şekere yüzde 16 zam geldi. Sadece iki ay içinde akaryakıt fiyatlarına 5 kez zam geldi. Sigara ve içkiden alınan vergi oranları da yükseltildi, ürünlerin fiyatları da ayrıca arttı. Vergi indirimleri seçimden sonra bitince, beyaz eşya ve otomotiv fiyatları otomatik olarak yaklaşık yüzde 10 zamlandı. Cep telefonundan alınan vergi yüzde 50 artırıldı.

Enerjide dışa bağımlı olan Türkiye’de yaşayanları en derinden vuran ise doğalgaza yapılan zam kararı oldu. Çünkü enerjiye yapılan zam, iğneden ipliğe her şeyin bir kez daha zamlanması anlamına geliyor. Yeni zam kararıyla sadece evlerde yaktığımız doğalgazın değil, sanayide kullanılan doğalgaza gelen zammın faturasını da -maliyetleri yükselttiği için- bizler ödüyoruz. Doğalgaz fiyatları dünyada son bir yılda yarı yarıya düşerken, Türkiye’de yüzde 53.8 oranında zamlandı. Yıllık enflasyonu yüzde 16 açıklayıp, memur maaşlarına sadece yüzde 4 zam yapan hükümet, doğalgaz faturalarımızı ise ikiye katlıyor.

Avrupa ülkeleri Rusya ile masaya oturup doğalgaz birim fiyatlarını aşağı çekiyor. Ankara ise doğalgaz ihtiyacımızın yüzde 50’sini karşılayan Rusya’dan böyle bir talepte bulunamıyor. Nükleer santraldan, füzelere kadar birçok şey aldığımız yeni müttefikimiz Rusya’dan doğalgazı en pahalı satın alan ülkeyiz! Seçimden sonra ikinci kez doğalgaza yapılan zam kararı, tam da Erdoğan’ın Moskova ziyareti sırasında açıklandı. ABD’nin F-35 programından Türkiye’yi dışlaması nedeniyle yine Rusya kartına sarılan Erdoğan, geçen hafta Putin ile birlikte Rusların SU-57’lerini incelerken, doğalgaza bir ay arayla yapılan ikinci zam açıklandı. Erdoğan, Putin’e ısmarlattığı dondurmayı yalayıp yeni uçak bakarken, doğalgaza gelen yeni zamla -daha kış gelmeden- ağustos sıcağında üşümeye başladık.

Bu tür zamlarla seçim ekonomisinin faturasını ödemiyoruz sadece… İstikrarlı olarak yoksullaşıyoruz. Birkaç gün önce devletin açıkladığı resmi istatistikler, Türkiye ekonomisinin üst üste 4 çeyrektir küçüldüğünü gösteriyor. Kişi başına düşen milli gelir, 10 yıl önceki seviyenin bile altına indi. 2013’te zirve yapan milli gelir, Erdoğan’ın “ileri demokrasi” doktrinini açıkladığı, yani otoriterleşme düğmesine bastığı tarihten bu yana düşüyor. Eksilen demokrasi sadece özgürlüklerimizi değil, cebimizdeki son kuruşu da alıyor.

Bülent Mumay

Kaynak : FAZ.NET

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git