Tam 60 yıldır Türkiye’de değişen hiçbir şey yok. Milletin parası ile yol yaptık, köprü yaptık diye öğünenler 1959 yılının 1 Mayıs’ını bilirler mi acaba? Hiç sanmıyorum okumadan bilenler, yaşadıklarından deneyim kazanamayan, seviyeyi küstahlık boyutuna getirip , görgü ile alay eden densizler bütün dünyayı kendi çevresindeki kısa süreçli bir zaman dilimi ile anlamaya çalışırlar. Bu anlamlandırma çabaları da aslında günlük, kendi çıkarları içindir.
Peki ne olmuştu 1 Mayıs 1959’da?
O günün ana muhalefet lideri İsmet İnönü Uşak gezisinde kendisine atılan bir taşla başından yaralandı. 4 Mayıs 1959’ da bu kez İstanbul Topkapı’da bindiği arabaya kalabalık bir grup hücum etti.Taşlı sopalı saldırganların hedefi İsmet Paşa’yı linç etmekti.
Rastlantı bu ya, o sırada oradan geçen bir süvari müfrezesi başlarında binbaşı Turhan Bayraktar ile, olayı görüp az sayıdaki askerleriyle saldırganları arabanın etrafından uzaklaştırmıştı. Saldırganların atıkları slogan da
“Vurun Makarios’a” idi. Zeka yoksunları Demokrat Parti kayığına binmiş ülkeyi kurtarıp, kuran insanlardan bir kahramanı, Makarios yanlısı olarak itham ediyorlardı.
O gün bugün Türkiye’nin yakın tarihinde çok sayıda bu gibi olaylar gelişti, genelde de CHP liderlerine yönelik oldu
Örnek mi?
1975 Haziran Gerede’de
1977 Mayıs İzmir’de
1977 Nisan Gümüşhane’de
1980 Haziran Nevşehir’de
suikast girişimlerine maruz kalan Bülent Ecevit idi.
1959’da Demokrat Parti kayığına binip İsmet İnönü’yü Makarios olarak niteliyenler bugün AKP kayığına binip Kılıçdaroğlu’nu PKK ile itham edip linç etmeye çalışıyor.
Sürekli kayığa binen ortanın sağı ya da aşırı sağ görüşlü yurtaşlar ülkeyi muhalefetin yönetmediğini algılayamıyor.
Peki bugün AKP kayığını kim kullanıyor "Saray şahinleri" mi yoksa "Pelikancılar" mı?
Yakın gelecekte biz bunun cevabını alırız ama Twitter'da @brnslagcaisimli bir kullanıcı, yazdığı bir tweet dizisi ile Ak Parti içindeki "Pelikancıları" iyi gözlemlemiş.
İşte Baransel Ağca isimli Twitter kullanıcısının Pelikancılar tweet dizisi:
1. Seçim süresinde bir kere daha gündeme gelen Pelikancılar kimler. En bilinen isimleri, Süheyb Öğüt Hilal Kaplan Öğüt (Süheyb'in eşi), Melih Altınok, Kurtuluş Tayiz, Cemil Barlas, Cem Küçük, Haşmet Babaoğlu... Peki arkalarında kim var? Berat Albayrak. Nereden biliyoruz?+
2. Kurban olduğum RedHack tarafından yayınlanan e-postalarda, Berat Albayrak ve Süheyb Öğüt arasındaki yazışmalardan. Berat, Süheyb'e bir dernek kurması için talimat veriyor, hatta yönetim için de bir liste atıyor.
3. Pelikancıların amaçları nedir? AKP içi rant kavgasının öznelerinden Pelikancılar, FETÖ'den doğan boşluğa oturan ve Davutoğlu'nu tasfiye eden ekip. Davutoğlu'nun Erdoğan'ı devirmek için hamleler yaptığını iddia eden Pelikan Dosyasını hazırlayan ekip.
4. Berat'ın kurulmasını emrettiği dernek ise @BosphorusGlobal, bu derneğe bağlı, İngilizce ve Türkçe tweet atan ve Kürt meselesi, AB süreci gibi gündemlerde algı operasyonlarında aktif kullanılan pek çok hesap da var. İlk linkte sıralı tam listesi var.
5. Tabi Hilal Kaplanlar Süheyb Öğütler Cem Küçükler, bu işin medya yüzü, Ayşenur Bahçekapılı, Abdülhamit Gül gibi isimler de Pelikancı ve AKP'nin içinde önemli yer tutuyorlar. Davutoğlu ekibinin tasfiyesi sonrası merkeze yerleşenlerin büyük bir bölümü Pelikancı.
6. Yani burada bahsettiğimiz, tek başına bir dergi çevresi falan değil. Beştepe ile AKP ile doğrudan bağı olan, son 3 yıldır AKP'nin merkezinde önemli bir yer tutan ve rantın, balın kaymağın tadına henüz varmış tipler. Hatrlarsanız Süleyman Soylu başta bunlarla gerildi.
7. Yine bir Pelikancı olan Fatma Sayan ile yaşadığı tartışmanın ardından Berat, Soylu'yu azarladı. Soylu Erdoğan'a şikayet etmesine rağmen, Erdoğan sesini çıkarmadı ve tarafını belli etti. Soylu'ya 2 yol kaldı. Ya gidecekti. Ya da Pelikancılarla iyi geçinecekti. Kalacaktı. Kaldı.
8. Yani şu an bakıldığında, kendini Reisçi, Saraycı olarak tanımlayan bir ekip, AKP içerisinde oldukça güçlü ve damata bağlı. Damat, kişisel geleceği açısından İstanbul ve Ankara'yı bir daha alamama korkusunu hissettiği için olabildiğince sorun yaratmaya çalışıyor.
9. Reis ne yapıyor? Birlikte yola çıktığı sadık ekibiyle birlikte olan biteni izliyor ve "Berat ne koparsa kar ama koparamazsa da ihale bana kalmasın" diye bekliyor. Neden mi? Çünkü o da geleceğini düşünüyor ve hala sessiz sedasız emeklilik sürebileceğine inanıyor.
10. Benim gördüğüm, bu Pelikancılar bu işin peşini iki açıdan bırakmıyor. İlki yukarıda da dediğim gibi bir şans varsa Ankara ve İstanbul için, bunu kullanıp şehirleri kaybetmeme. İkincisi ise, yaşanacak kayıpta ortaya saçılacak usülsüzlükleri kapatmak için zaman kazanma.
11. YSK'dan alacakları sonucun onları tatmin edeceğini sanmam. Ama şu süreci ne kadar uzatırlarsa o kadar az kadroları zarar görecek. Bir de bu yeni ekip, en fazla 4 yıldır AKP rantının büyük lokmasını yiyor. Bu kadar celallenmeleri normal.
12. Pelikancılar algı yaratmaya devam ediyorlar. Seçim hileleri adlı, sahte belgelerle sçeimde hile yapıldığını göstermeye çalışan ve ingilizce tweetler atan hesabın duyurusunu da Pelikancı Hilal Kaplan yaptı.
13. Bu arada Davutoğlu ekibinin tasfiyesi sırasında Pelikancılar olarak adlandırılan bu grup, sonrasında çeşitli ittifaklarla genişleyen ve bugün AKP'nin tüm idari ve mali işlerini yöneten bir grup. Fakat baştaki kadar homojen değiller. Bu gündemde duvara toslamalarının sebebi bu.
14. İşin sonunda ise Süleyman Soylu'nun Pelikancıları satma ihtimali en yüksek kişi olduğunu düşünüyorum. Erdoğan ise Suriye hezimetinde Davutoğlu'na mevzuyu attığı gibi yerel seçim hezimetinde de birilerine suçu atıp kelle alır. Damadına dokunur mu? Orasını bilemem.
Anlayacağınız Şahinler ile Pelikancılar tepişir, Sosyal Demokratlar ezilir!
Bazıları da bindikleri kayığı o kadar sahiplenirler ki o kayığa neden bindiklerini unuturlar.
Onlar kayığın sahibinden daha ateşli kişilerdir. Günü kurtarmak dışında hiçbir değer yargısı taşımazlar.
Unutmayın, ayni gemideyiz (kayık) diyenlerin lüks özel uçak filosu var.
Ulusal Egemenlik Bayramımız Kutlu Olsun!