A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Yedi Neşeli Ahtapot

Kategori Kategori: Bilim | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Deniz Günal | 23 Eylül 2018 08:17:12

Bilim insanlarının meraklarının, evrenin şaşırtıcılığının ise ne mutlu bize ki sonu yok. Peki, ahtapotları sever misiniz? Pek çok insan, bu zeki canlıları artık yemekten vazgeçti. Umarım siz de onlardan birisinizdir.

Geçtiğmiz hafta içinde Current Biology adlı dergide bir çalışma yayınlandı. Özellikle depresyon tedavisinde katkısı olabileceğine inanıldığından, son zamanlarda üzerinde araştırmalar yapılan, MDMA adlı ilacın ahtapotlar üzerindeki etkisi araştırılmış.



Gizmodo’da bu çalışma üzerine yapılan habere göre, yedi ahtapota MDMA verilen deneylerin sonuçları  “inanılmaz".

“Ahtapotların, düşündüğümüzde  etkileyici zekaları dışında, insanlarla pek az ortak noktası var. 500 milyon yıldır evrim ağacının farklı dallarında ilerledik. Bizim belli bir yerde konumlanmış, bir korteksi,  kıvrımlı dış katmanları olan bir beynimiz,  ahtapotlarınsa dağıtılmış, merkezi olmayan bir sinir sitemi ve, beyne ek olarak her kol için bir kontrol merkezi var.”

“MDMA’yi biz daha çok ekstasi adıyla tanıyoruz. İnsanlar, bu ilacı aldıklarında, genellikle çok mutlu, dışadönük oluyor ve özellikle fiziksel yakınlığa eğilim gösteriyorlar.  Peki, bu ilacın diğer türler, özellikle de insanlardan bir hayvanın gösterebileceği en büyük farklılığı gösteren ahtapotlar üzerinde  bir etkisi olabilir mi?“

“Johns Hopkins Üniversitesi'nde nörobilim yardımcı doçenti Gül Dölen ve meslektaşı Eric Edsinger, insan sosyal davranışlarının arkasındaki kimyasal olan, serotonin molekülünü kontrol eden sistemin,  içine kapalı, tek başınalığı seçen ahtapotlarda da var olup olmadığını merak etmiş ve  ahtapot genomunu analiz ederek işe başlamışlar. Dölen ve Edsinger, ahtapotların da, serotonin moleküllerini beyin hücrelerine hareket ettirmekten sorumlu proteinler olan serotonin taşıyıcılarını kodlayan genlere sahip olduklarını keşfetmişler. “

“Serotonin, genellikle iyi hissetmekten sorumlu olduğu düşünülen molekül. İnsanlar MDMA aldıklarında, serotonin taşıyıcı proteinlere bağlanıyor ve serotoninin beyin hücreleri arasında gidip gelme şeklini değiştiriyor. MDMA, genellikle sıcaklık duygusu ile birlikte, aşırı hareketli, ve dışa dönük hissettirmekle bilinir.”

“İnanılmaz etkiler, araştırmacılar laboratuar tanklarındaki yedi ahtapota (Octopus bimaculoides) MDMA verdiğinde başlar.  Hayvanların bir doz MDMA aldıktan sonra daha sosyal davranıp davranmadığını görmeyi ummaktadır araştırmacılar.”

“Ahtapotlar, ektasi içeren tanklarında bir süre kaldıktan sonra, üç odadan oluşan başka bir yere taşınır. Merkezi bir oda ile biri bir erkek ahtapot ve diğeri bir oyuncak içeren iki odadan oluşan bir yerdir burası.   MDMA'dan önce ahtapotlar erkek ahtapota yaklaşmaz. Fakat MDMA banyosundan sonra, diğer ahtapotla daha fazla zaman geçirirler. Ayrıca diğer ahtapotlara saldırgan davranmaktan çok, merakla yaklaşır gibi görünürler.”

“Bilim insanları bunu, çok farklı beyinlerimiz olmasına karşın, sosyal davranışımızın DNA’mıza kodlanmış olması ile açıklıyor.  Dölen’in Gizmodo'ya verdiği demece göre:  Bir ahtapotun korteksi yok. Ödül devresi de yok. Ama  yine de, tamamen farklı bir beyin organizasyonu olan bir hayvan da MDMA'ya cevap verebiliyor ve aynı etkiyi üretebiliyor. Benim için bu, bu işin sonunda molekül seviyesinde olduğunu gerçekten takdir etmemiz gerektiği anlamına geliyor. İ

“Muhtemelen merak ediyorsunuz: ahtapotlar kafayı yemiş mi? Bilim insanları elbette bir bilimsel çalışmada böyle bir davranışı tartışmazlar, ahtapotları insansılaştırarak yazmak anlamlı olmazdı.  

Gül Dölen, bu soruya yanıt olarak aşağıdakilerin bilimsel gözlem değil, anekdot niteliğinde birer kanıt olduğunu söylemiş.

Evet, ahtapotlar ektasi almış gibi davranmışlar. İlk başta, biraz fazla MDMA aldıklarında, düzensiz bir şekilde nefes alıp beyaza dönmüşler.

Fakat daha düşük dozlarda, biri suda bale yapıyormuş gibi görünmüş, uzanmış kollarıyla etrafta yüzüyormuş. Biri taklalar atmış, diğeri de daha çok özellikle minik sesler ve kokularla ilgili görünmüş.”

Gizmodo'ya verdiği demeçte, Oregon Üniversitesi'nde doktora sonrası araştırmacı olan Judit Pungor diyor ki "Beynini tamamen bağımsız olarak kendi evrimimizden bağımsız olarak geliştiren bir hayvanın, davranışsal olarak bir ilaca yaptığımız gibi tepki vermesi kesinlikle şaşırtıcı."

"Tabii ki, çalışmanın sınırları var. Öncelikle, Dölen, erkek ve dişilerin MDMA'ya nasıl tepki verdikleri arasındaki farklılıkları göstermek için yedi ahtapotun yeterince büyük bir örneklem  oluşturmadığını belirtmiş. Davranıştaki değişiklikleri, öncelikle MDMA vermeden önce serotonin vericisini bloke edererek deneylemek istiyor. Böyle bir deneyin sonuçları Dölen'i, MDMA'nın serotonin taşıyıcıları üzerindeki etkilerini gerçekten gördüğünü ikna edecek. ”

”Pungor ise ilacın farklı yaşlarda ahtapotlar üzerinde farklı etkilere sahip olup olmadığını veya bir ahtapotun yetiştirilmesinin sosyalleşmesini etkileyip etkilemeyeceğini araştırmak istiyor.”

Sanırım Gül Dölen ve Eric Edsinger adlarını bir yere yazmamız gerek. Araştırmalarını burada bırakmayacaklarını umuyorum.

İnsanların binlerce yıldır, ruhsal hallerini ya da zihinlerini, kavrayışlarını değiştirmek, araştırmak, yeni bakış açıları kazanmak için kullandıkları maddeler üzerinde daha fazla araştırma yapıldığını görüyorum.  Bilim insanlarının damgalanmaktan daha az korktuğu, daha cesur davrandığı başka araştırmalar da yayınlanıyor. Elbette, bıçağın her zaman iki yüzü var. İnsanlar, her bilgiyi, her oluşumu kötüye de iyiye de araç edebiliyor.

Korkunun, hırsın, aç gözlülüğün merak, akıl ve sevgiyle yer değiştirdiği bir dünya diliyorum.

Kitapsız ve meraksız kalmayın.


Bu haber Gizmodo’da yayınlanmıştır.
https://www.gizmodo.com.au/2018/09/scientists-gave-mdma-to-octopusesand-what-happened-was-profound/

Haber kaynağı Current Biology dergisinde yayınlanan bir çalışmadır.
https://www.cell.com/current-biology/fulltext/S0960-9822(18)30991-6?_returnURL=https%3A%2F%2Flinkinghub.elsevier.com%2Fretrieve%2Fpii%2FS0960982218309916%3Fshowall%3Dtrue



Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?
Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git