A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Erdoğan ve Apo, Türk Milletiyle Alay Ediyor!

Kategori Kategori: Söyleşi | Yorumlar 0 Yorum | 02 Mart 2015 01:07:45

“Tartışılan 10 madde yok! AKP-PKK zaten anlaştı!”, “PKK, silah bırakmıyor, ağır silahlarla donanıyor!”, “Erdoğan ve Apo, Türk milletiyle alay ediyor!”, “Demirtaş, Erdoğan aleyhine propaganda yapacak!” Ayorum.com yazarı siyaset bilimi ve iletişim uzmanı Tayfun Şahin, Türkiye’nin gündemine büyük bir gürültüyle giren Dolmabahçe görüşmelerini CagdasSes.com için değerlendirdi. Ezber bozacak röportaj şöyle:

Sayın Şahin, Geçtiğimiz günlerde HDP heyetiyle hükümet, PKK’ya silah bırakma çağrısı yaptılar. Bu yeni durum pek çok uzman tarafından değerlendiriliyor. Süreç hangi aşamaya geldi?

Öncelikle bir konuyu açıklığa kavuşturalım. Kamuoyuna sunulan 10 madde terör örgütü lideri Öcalan tarafından dikte edilen ve yıllardır farklı isimlerle ve şekillerde gündeme getirilen maddelerin toplamından ibaret. Yani AKP hükümeti Öcalan’ın taleplerini kabul etmiş durumda.

Fakat 10 madde henüz kabul edilmedi! Maddeler üzerinden görüşmeler yapılacağı söyleniyor.

O zaman söze şöyle başlayalım: Her söylenene neden inanalım? AKP, iktidara geldiği günden bu yana PKK’yla görüşme halinde. Özellikle MİT eski müsteşarı Hakan Fidan, hem Erdoğan’ın sır küpü hem de Apo’nun koruyup kolladığı bir isim. MİT, bu sürecin başından beri işin planlayıcısı noktasında… Oslo’da söylenen sözleri hatırlayın! “Büyük oranda uzlaştık!” denilen Oslo görüşmelerinden bugüne kadar geçen süreyi değerlendirirseniz ortada hala müzakere edilen herhangi bir şeyin olmadığını anlarsınız. Dolmabahçe’de yapılan görüşmelerden sonra çok net bir şekilde şunu söyleyebiliriz: “Ortaya konulan 10 madde; gerek dili, gerekse de medyaya servis edilme şekli olarak kamuoyunu hazırlamak için kaleme alınmış bir belge. Aslında tüm pazarlık bitmiş durumda. Taraflar her konuda anlaşmışlar. Şu andan sonra yapılacak tek şey “toplumu hazırlamak”.

Yani tüm bu toplantılar ve görüşmeler mizansen mi?

Aynen öyle. Aslında mesele çok basit… PKK ve AKP, nihai hedefler noktasında anlaştılar. İki taraf da ne alıp ne vereceğini biliyor. Bu anlamda 3 ay ya da 3 yıl sonra nereye varılacağı belli. İki taraf da varılacak noktayı bildikleri için bundan sonra kamuoyundan gelecek tepkilere göre istedikleri pozisyonu alabilirler. Örneğin, zannedilenin aksine Dolmabahçe’de el sıkışan AKP-HDP-PKK unsurları seçimlere kadar ciddi tartışmalar yaşayacaklar. Hatta Erdoğan’ın meydanlarda HDP’yi aşağılayan, HDP-PKK unsurlarının “barışa karşı” olduğunu söyleyen konuşmalarına şahit olacaksınız. Benzer şekilde HDP’nin, özellikle Erdoğan aleyhine ağır sözler söylediğini göreceksiniz. Hatta ve hatta “açılım sürecinin bitebileceğine” dair sözler de duyarsanız şaşırmayın.

Fakat bir yandan AKP-PKK-HDP anlaştı diyorsunuz diğer taraftan birbirlerine karşı sert sözlerle propaganda yapılacağını iddia ediyorsunuz. Anlaşan taraflar niye kavga etsin ki? Bu bir çelişki değil mi?

Hayır, çelişki değil. Tam tersine büyük bir tutarlılık. Çünkü AKP ve HDP kamuoyu önünde kavga ederek kitlelerin uyanmasını engellemeye çalışacaklar. Yani Erdoğan-Apo ittifakı Türk milletiyle alay edecek. 13 yıldır yapılan da aslında bu değil mi? “Habur’da yaşananlardan mutlu olmamak mümkün mü?” diyen Erdoğan, kamuoyundan yükselen tepki üzerine bir anda şahin kesilmedi mi? PKK’yla görüşen şerefsizdir diyen Erdoğan hemen ardından biz görüşmedik devlet görüştü demedi mi? Kamuoyunun tepkisi azaltıldıktan sonra da “talimatı ben verdim” noktasına gelmediler mi? İşte bütün bu yaşananlar sebebiyle ve PKK’nın Ortadoğu’daki yeni rolü sebebiyle Erdoğan ve Apo’nun ya da AKP ve PKK-HDP’nin kesin olarak anlaştıklarını, bundan sonra kamuoyunun tepkisine göre iki ileri bir geri hareket edeceğini söyleyebiliriz. Bu noktada özellikle Selahattin Demirtaş’ın CHP tabanından oy almak için Erdoğan ve Başkanlık karşıtı bol bol slogan atacağını tahmin edebiliriz. Bu sayede hem AKP milliyetçi seçmeni ürkütmemiş olacak hem de HDP laik ve Alevi tabanın Erdoğan karşıtlığına cevap vermiş, onların bir kısmının oyunu da almış olacak.

Peki AKP bunu neden yapsın ki? Neden HDP ya da PKK’yla çatışsın?

Her siyasi hareket kendini tanımlamak zorundadır. Tanım yaparken de iki yöntem kullanılır. Bunlardan bir “Ben neyim?” sorusunun cevabıdır. Partilerin programları, tüzükleri, resmi belgeleri vs. “Ben neyim?” sorusunun cevabıdır. Ancak sanılanın aksine bu soruya herkesin anlayacağı ve kabul edeceği ortak bir cevap bulmak çok da kolay olmaz. Bu yüzden çok daha basit olan ikinci yöntem kullanılır. O da “Ben ne değilim?” sorusuna cevap vermektir. AKP, HDP-PKK bloguyla çatışma görüntüsü vererek “Ben ne değilim?” sorusunu cevaplamak istiyor. Bir başka deyişle Türk kamuoyunu aldatmak için HDP-PKK blogunu kullanıyor. Yani ben vatanın bölünmesine karşıyım, ben teröre karşıyım, ben ayrı devlet kurulmasına karşıyım demek yerine HDP’ye ya da Selahattin Demirtaş’a laf çarpmak daha kolay ve etkili bir yöntem halini alıyor. Özellikle vatanın ve milletin bütünlüğünden yana olan ezici çoğunluk için PKK, çok net olarak, düşman şeklinde tanımlanıyor. AKP bunu bildiği için halkın büyük çoğunluğuna PKK’yı gösterip kendisini temize çekiyor. Konunun bir de HDP versiyonu var. HDP de, seçmenlerin AKP ve Erdoğan nefretine sahip olan laik-demokrat kesimlerine AKP karşıtlığı üzerinden selam çakmış oluyor. Kısaca kamuoyu önünde sergilenen kavga hem AKP’yi hem de HDP-PKK’yı rahatlatan, oy almalarına imkân veren bir noktaya ulaşıyor. Sözde çatışma görüntüsü bu sebeple önemli.

Sayın Şahin, Alışık olmadığımız şeyler söylüyorsunuz. Peki, PKK’nın silah bırakmasına ne diyeceksiniz? Tüm bu süreç PKK’nın silah bırakması için yapılmıyor mu?

Bir yanlışı düzelterek başlayalım. PKK silah bırakmıyor. Tam tersine PKK, ağır silahlarla donanıyor. Kobane’de elde edilen ve IŞİD’e karşı PYD-YPG’ye teslim edilen ağır silahlar aslında PKK’nın silahları. Çünkü sayılan grupların amaçları da, liderleri de, kadroları da aynı. Sözü edilen silahsızlanmanın anlamı şu… AKP ve PKK’nın yaptığı anlaşmaya uygun olarak Türkiye’de gerekli değişiklikler yapılırken PKK, Ortadoğu’da Amerikan çıkarlarına uygun şekilde sahaya sürülecek. Muhtemeldir ki PKK, geçmişte yaptığı gibi ismini değiştirecek ya da PKK kadroları dünya kamuoyu gözünde meşru görülen PYD çatısını kabul edecekler. Yani el çabukluğu sayesinde PKK yok olacak ama aynı kadrolar farklı bir isimde ve eskisinden çok daha güçlü silahlarla donanmış şekilde yaşamaya devam edecek. Eğer Türk milleti izin verirse AKP, tüm bu tezgâhı “başarı” olarak pazarlamaya çalışacak.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git