A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Prof.Dr. Şahin Filiz’den yeni bir kitap daha : İslam ve Felsefe

Kategori Kategori: Söyleşi | Yorumlar 0 Yorum | 20 Kasım 2014 22:28:23

Yazarlarımızdan Prof.Dr. Şahin Filiz’in yeni kitabı “İslam ve Felsefe” Say yayınlarında bu hafta çıktı. Şahin hoca ile sistematik olduğu kadar, eleştirel bir inceleme niteliği de taşıyan bu kitap üzerine bir söyleşi yaptık.



- Üç gün gibi çok kısa önce Saykitap’ta basılan İslam ve Felsefe adlı kitabınızı sıcağı sıcağına okurlarımıza kısaca tanıtır mısınız?


İslam ve Felsefe İslam uygarlığının tarihsel referanslarından yola çıkarak İslam'ın felsefesini yapmaya imkân tanıyacak yeni bir yaklaşım önermektedir. Sistematik olduğu kadar, eleştirel bir inceleme niteliği de taşıyan bu kitap, İslam felsefesinin çağdaş misyonunun ne olabileceğine ilişkin bir dizi öneriyi de içerme çabasındadır.

Kitap, tarihsel olarak Antik Grek ve daha önceki dönemlerin felsefe geleneğini izleyerek bir başlangıç yapıyor. Bu dönemler, İslam felsefesi ve onun tarihini anlamak açısından ihmali mümkün olmayacak bir zemin oluşturuyor. İşte İslam felsefesi, serüvenine buradan başlıyor. Genel anlamıyla İslam düşüncesi mademki bir serüvendir, şu ya da bu şekilde hayatiyetini sürdürecektir. Bu çalışma, bir yerde noktalanması mümkün olmayan İslam düşünce dinamizmine problematik açıdan yaklaşmayı; sorun çözmekten öte, hangi sorunların var olduğuna işaret etmeyi amaçlıyor. İslam felsefesi bununla birlikte, İslam'ın temel "olmazsa olmazları" üzerinde her türlü düşünsel, deneysel ve sezgisel insani aktları devreye sokmak gibi hayati bir rol üstlenmek zorundadır. İşte, İslam ve Felsefe bu zorunluluğu kendi çapında hissetmeye çalışan bir kitap...

“İslam ve Felsefe” başlığından başlayalım. Okurlara bir mesaj içeriyor mu?

IX.-XIII. Yüzyıllarda, biliyorsunuz, İslam Uygarlığı, özgür düşünce sayesinde Rönesans çağını yaşamıştı. 3-4 yüzyıllık bu süreç, Türk filozofu Farabi (ö. 950)’nin adıyla anılıyor, “Farabicilik Çağı” deniliyordu. Hatta aynı dönemin, Dimitri Gutas, Oliver Leaman, Franz Rosenthal gibi önde gelen Batılı filozoflarca “İslam  Rönesansı” diye isimlendirilmeyi hak ettiği vurgulanmaktadır. İslam Felsefesi, bu yüzyıllarda kendi Rönesansını yaratacak bir düşünce özgürlüğü olanaklarına sahipti. Öyle ki Haçlı Seferleri yoluyla Avrupa, Antik Yunan Felsefesinden Roma, Musevilik, Hristiyanlık ve daha pek din ve kültürlerden beslenerek medeniyet olma niteliğini kazanmış olan İslam düşüncesini hayranlıkla tanımış; XV-XVI. Yüzyıllardaki büyük Avrupa Rönesansı’nın müjdecisi olduğunu çağdaş Avrupalı filozoflar  belirtmişlerdir. Kısaca, İslam dünyası, bugün bile-hoyratça harcayarak  kullandığı- İslam düşünce mirasını o dönemden devralmıştır. İslam, medeniyet kurma ve Rönesans yaratma şansını felsefeye borçludur dersek, bu tarihsel gerçekliğe vurgu yapmış oluruz.

Bu yüzden İslam’da felsefe olur ve olmalıdır, olmak zorundadır”   mesajını verebilmek için kitabımın başlığını “İslam ve Felsefe” diye seçtim.

- Peki,  İslam ile felsefeyi yan yana getirmek günümüzde çoğu insan insan ya bir ütopya ya da dine aykırı bir eşleştirme gibi görünüyor, ne dersiniz?

Evet, İslam’a dışarıdan bakanlar, “felsefe akıl ve bilimin alanıdır; Batı bunun merkezidir, hatta tekelidir. İslam bir dogmalar bütünüdür; felsefe dogmalarla değil, akıl ve bilgiyle meşgul olur, o halde felsefeyi dinden, -ülkemiz için söylersek-İslam’dan ya da ilahiyattan arındırmak gerekir, görüşünü ileri sürerler. Oysa bu yaklaşımın ne tarihsel, ne bilimsel ve ne de mantıksal hiçbir geçerliliği yoktur. Çünkü felsefe dinden ve dine rağmen üretilen bir insanlık düşünce ve edimi olmamıştır. Batı felsefesi tarihini, Hıristiyanlığı paranteze alarak anlamaya çalışmak, felsefe yapmayı imkansız kılar. Bu görüşü sürdüren Türkiye’deki bir kısım felsefecilerin üretken olamaması, sürekli Batılı filozofların söylediklerini çoğun acemice veya eksik-gedik bilgileriyle tekrarlaması, orijinal görüşler üretmekten aciz kalmaları bu saplantılarından dolayıdır. Böylece felsefi açıdan donanımsız olduklarını gizlemenin bahanesi olarak bu temelsiz iddiaya sığınmaktadırlar.

- Bir de İslam’a göre felsefenin caiz olmadığını ileri sürenler var? Bizim felsefecilerin öykünmeci döngüden çıkamayışlarının bir sebebi de bu kanattan gelen felsefe- karşıtı yaklaşım değil midir?

Kesinlikle, haklısınız. Birinciler, felsefeyi dinden korumaya çalışırken, ikinciler İslam’ı felsefeden korumayı amaçlarlar. Sonuçta ikisi de aynı noktada buluşurlar: “Felsefe biz Türklerin neyine. Felsefe ancak Avrupa’nın yetkinlik alanına aittir; onları doğru izlersek felsefe yapmış oluruz”. İkinciler de aynı noktadır ama gerekçe farklıdır: “İslam bize her bakımdan yeterlidir. Düşünce, bilim, felsefe ve kültüre dair tüm ihtiyacımızı İslam’dan devşiriyoruz. Felsefe Batı ürünüdür. Dinimizi dışarıdan gelen sapkın görüşlerle bozmaktan kaçınmalıyız.”

- Türkiye’de muhafazakar bazı insanların “İslam adına felsefe karşıtlığı”, “öğretilmiş bir karşıtlık” olabilir mi?

Evet, düşünce, kültür, medeniyet ve nihayet felsefe karşıtlığı Türkiye’de bazı kesimlere öğretilmiştir. Örneğin Said-i Nursi Sözler adlı kitabında “Felsefeciler en aşağılık şakirtlerdir, şeytanın oyuncağıdır onlar…” gibi son derece aşağılayıcı ifadeler kullanmıştır. Bu sözler Türk toplumunun azımsanmayacak bir kesiminde çok ciddiye alınmıştır  ve hala da alınmaktadır. Hatta “Risale-i Nurlar’ı anlamaya gerek yok, onları okuyan zaten şakirttir, doğrudan anlamış olur” denilerek felsefe en iyimser bir dille, “lüzumsuz” bir uğraşı gibi sunulmuştur.

- Peki, sizin “İslam ve Felsefe” , İslam ile felsefenin aslında ayrılmazlığını okurlara iletme misyonu taşıyor mu? Bu farklı kesimlerin farklı gerekçelerle felsefe aleyhindeki tutumlarında yumuşama sağlama hedefiniz var mı?


Tabii ki, bu önyargıların birden bire kırılması uzun bir zaman ister. Biliyorsunuz, Batı, bu gün ulaştığı felsefi birikime yüzyıllardır süren akıl, bilim ve “insanlaştırılmış” Hıristiyanlık yorumuyla ulaşabildi. Kitabım, Türk toplumu için, başlamasını umduğum böyle bir düşünce ve eleştiri sürecinin doğuşuna küçük bir katkı olma umudunu taşımaktadır.



- Son olarak şunu sormak istiyorum. “İslam ve Felsefe”, hangi konuları ele alıyor? Özetle söylerseniz… Çünkü okurlarımız kitabın tümünü okuyabilirler.

Kitap yaklaşık 440 sayfa. Uzun bir araştırmanın ürünü. Antik Yunan felsefesinden Türk düşüncesine, İslam’da felsefi akımlardan günümüz felsefe tartışmalarına kadar geniş bir yelpazeyi içine alıyor. İslam ve Batı felsefesinden hem konu, hem de filozoflar yer yere eşleştirilip karşılaştırmalar yapılıyor. Adı fazla duyulmamış olanlardan tutun, çok meşhur İslam filozofları hakkında  yetkin yazılar içeriyor. İslam felsefesinin, hem bu günün Avrupa uygarlığının bir parçası, hem de bu uygarlığın yaratıcı dinamiklerinden biri olduğu gerçeğini vurguluyorum. Okurlarımız, İslam’ın, felsefesi ve medeniyetiyle Ortadoğu’lu olduğu kadar Avrupalı da olduğunu bu çalışmamla daha açık görmüş olacaklar. Felsefesiz ve dolayısıyla düşüncesiz bir İslam’ın bu gün ne müşkül durumlara düştüğünü, Rönesans yarattığı çağlarda, ne de parlak bir uygarlık kaynağı olduğunu bu kitabımdan okuyabilecekleri gibi, İslam’ın –aynen Hıristiyanlığın olduğu gibi-ancak felsefeyle “insanlaştırılabileceğine”,  düşünce ile de, kendini asırlardır yerlerde süründüren akıl ve bilim düşmanlığının intihardan başka bir şey olmadığına tanıklık edeceklerdir umudunu taşıyorum.

Teşekkür ederim hocam, ayorum okurları özellikle bu söyleşi aracılığıyla kitabınızla ilk tanışma fırsatı yakalamış olacak.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 9 / 6 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?
Avustralya ve AB teknoloji devleri çocukların sosyal medya erişimini nasıl sınırlandırıyor?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git