A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İstihbarat Masalları

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Tayfun Şahin | 29 Ekim 2013 08:31:52

İstihbarat, doğası gereği gizemli olmak, bilinmemek, fark ettirmemek üzerine kurulu bir faaliyet... Belki de İstihbaratçının ana çelişkilerinden biri budur. Hayatın hiçbir alanında kendi kimliğiyle var olamadığı gibi, eğer üst düzey yönetici değilse, üzerinde çalıştığı konunun dahi her detayına sahip olamayabilir. Yapılan şeyler dünyanın kaderini değiştirse de çoğu zaman isimsiz olarak kalır istihbaratçı.

Nereden bakarsanız bakın zor bir hayat. Gölge olarak yaşamaya mahkûm olmak demek bir bakıma.

Bu yüzden kitaplardan okunması, filmlerde izlenmesi güzel olsa da istihbaratçının gölgelerde yaşama zorunluluğu, düşünüldüğü kadar çekici bir hayat sunmayabilir.

Elbette bu noktada Hollywood filmlerinde resmedilen yakışıklı, güzel, atletik, süper silah kullanan ve asla ölmeyen karakterlerin herkesi etkilediği ve gerçekle ilgisi olmayan bir istihbarat algısı ve istihbaratçı imgesi yarattığını da kabul etmek gerekir.

Son günlerde kamuoyunun fena halde gündemine servis edilen Hakan Fidan, İsrail, İran, casusluk, yedirmeyiz tartışmaları da aynı yanlış algının yansıması niteliğinde. İşin enteresan tarafı, Türk basınında istihbarat konusunda “uzman” olduğunu düşünen çok sayıda köşe yazarının olması… Aralarından bazılarının ilginç bağlantılara sahip oldukları kabul edilirse yazdıklarına ihtiyatlı bir şekilde önem verilmesi mutlaka gereklidir.

Ancak güvenilirliği test edilmemiş birkaç açık kaynağa dayanarak yazı yazan pek çok arkadaşın nerdeyse aynı kelimelerle aynı sonuca ulaşması, konunun “hiç bilinmediğine” de işaret sayılmalıdır.

İsrail merkezli bir gazetede çıkan makale, Amerikan merkezli birkaç makale ve bolca siyasi demeç… Hakan Fidan konusunda elde başka bir şey yok. Fakat bir bakıyorsunuz ki, hükümet üyeleri bas bas bağırıyorlar: “Ektiğimiz Fidan’ı söktürmeyiz!”

Yine hükümete yakın gazetelerde yürütülen millilik, İsrail, Amerika, asıl hedef Erdoğan yorumları vs.

Bu kadar az veriyle bu kadar yazı yazılabiliyorsa birkaç makaleye bakarak konu vatan, millet meselesi haline getiriliyorsa herkes kendine göre konuyu bir yerinden anlatıyorsa bilin ki hiç kimse bir şey bilmiyordur. Bunca boş laf da tamamen “siyasi kamplaşmanın” ürünüdür.

Zaten AKP’liler de bunu bildikleri için İstihbarat Masalları anlatmaya doyamıyorlar.

Onlar masal anlattıkça biliyorlar ki yandaşlar da hemen konuyu gündeme getirecekler; türlü türlü fantezilerle asıl hedefleri olan hükümete destek verme görevlerini yerine getirecekler. Vatandaş da bu masalların etkisiyle, kendi siyasi tercihlerine göre taraf olacak belki de fikrini değiştirecek.

Açıkçası birkaç haftadır sürdürülen istihbarat tartışmaları amacına ulaşmış görünüyor. Toplum şimdiden Fidancılar ve karşıtları olarak bölündü. Oysa aslında bölünmenin adını AKP ve diğerleri olarak koysak da olurdu. Çünkü yazılanların, çizilenlerin istihbaratın temel ilkeleriyle, istihbarat analizcisinin meselelere bakış açısıyla hiçbir ilgisi yok.

Eğer gerçekten konu istihbarat olsaydı o zaman görüneni/gösterileni değil meselenin arkasını tartışırlardı. Ortaya koydukları tezleri sadece bugünle değil, dün ve yarınla da birleştirirlerdi.

Küçük küçük masallar anlatmak yerine konuyu büyük resmin içinde gösterirlerdi. Böylece vatandaş da konuları bir anlam bütünlüğü içinde ele alıp değerlendirebilirdi.

Tartışmaların derinliği(!) de olayın analiz edilmediğini gösteriyor. Analizlerde ne Fidan’ın nerden geldiği, nasıl bir bilgi birikime sahip olduğu ne de stratejik bakışına dair bir şeyler var. Millilik tartışmaları salt bir olay üzerine inşa edilirken konunun Oslo, açılım süreçleri, cemaatin tutumu, Beşir Atalay ve Erdoğan ayakları analize dâhil edilmiyor. İstihbarata Karşı Koyma faaliyetlerini analizine katan da maalesef çok değil. Ama bol bol siyasi mesaj görüyoruz yazılarda.

Konuyu “millilik” temelinde ele alanların Amerikalı bir yetkilinin Fidan’dan duyduğu memnuniyeti dile getirmesi karşısında ayağa kalkmaması da enteresan. Yani ülkenin istihbarat örgütünün başındaki kişi, Amerikalı bir yetkili tarafından övgülere boğuluyor ama bu açıklama “gayri millilik” tartışması açmadığı gibi pek çok gazeteci konuyu çok olumlu bulabiliyor.

Bütün bu gariplikler, konunun ciddiyetle ele alınmasını da engelliyor.

Bu sığlık içinde yarınlarda olacakları tahmin etmek de zor değil.

Son 11 yılda olduğu gibi bundan sonra da görünenin/gösterilenin arkasına bakmak yerine paket halinde önümüze sunulanlarla yetinmek zorunda kalacağız. Birkaç hafta içinde bu konuyu tamamen unutacağız. Ta ki yeni bir masal anlatma ihtiyacı ortaya çıkana kadar.

Ancak bu noktada bir hatırlatma yapmakta da fayda olabilir. Eğer birileri sadece birkaç açık kaynağa dayalı olarak, hiçbir derinliği olmayan analizler(!) üzerinden taraf olmanızı istiyorsa konu en bayağı şekilde ele alınıyor ve bir reklam kampanyası haline getiriliyorsa ve size durmadan konuyla ilgisiz bilgi bombardımanı uygulanıyorsa bilin ki görünen ve gösterilen gerçeğin tam zıddı olabilir.

Kim bilir belki de her şey biz taraf olalım diye sahneye konulmuş bir hikâyeden ibarettir.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık

Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi

Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git