A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İstanbul’da bir Avustralyalı ‘Siyahlı kadın’

Kategori Kategori: Söyleşi | Yorumlar 0 Yorum | 25 Haziran 2013 08:04:06

'TOMA’nın önüne neden geçtim?' İstanbul’daki Gezi Parkı gösterilerinin ilk günlerinde bir TOMA’yı karşısında durup kollarını açarak durduran kadın gösterilerin sembollerinden birine dönüştü. Üzerindeki siyah elbise nedeniyle ‘siyahlı kadın’ olarak adlandırılan kadının kimliğiyle ilgili farklı bilgiler veren haberler yayınlandı. ‘Siyahlı kadın’ olarak bilinen Kate Mullen BBC Türkçe’ye kimliği ve gerçekleştirdiği eylemle ilgili konuştu.



‘Değişim programı öğrencisiyim’

Cullen Avustralyalı bir öğrenci olduğunu söylüyor.

Sydney’de sosyoloji okuyormuş. 21 yaşında bir Avustralyalı. Üniversitede okurken resepsiyonistlik gibi yarı zamanlı işlerde çalışıyormuş.

İstanbul’a geliş nedeni ise eğitim.

2012 Eylül'ünde İstanbul’a geldiğini ve öğrenci değişim programı kapsamında Koç Üniversitesi’nde eğitim gördüğünü aktaran Cullen, ''Başlangıçta sadece bir sömestir kalmayı planlıyordum ama bu kentin, insanların ve kültürün içinde yaşadıktan sonra bir yıl boyunca kalmaya karar verdim'" diyor.
‘Avustralya’da da eylemlere katılmıştım’

İlk eylemi değil Cullen'ın Gezi Parkı gösterileri. Cullen, Sydney’de birkaç gösteriye katıldığını, Avusturya'nın ''sığınmacıların ülkeye gelir gelmez gözaltına alınması politikasını'' protesto etmek için sokağa çıktığını, ayrıca ailesiyle Irak savaşı karşıtı gösterilere ve Sydney'deki Occupy - İşgal eylemlerine katıldığını anlatıyor.

‘Beni binaya sokup yardım edenlerden ilham aldım’

Peki Gezi Parkı eylemlerine nasıl yer almış Cullen?

Mayıs ayı sonunda protestolardan haberdar olduğunu, bazı arkadaşlarının da eylemlere katıldığını anlatıyor ve şöyle devam ediyor:

''Mayıs ayı boyunca İstiklal Caddesi’nde kesinlikle şiddet içermeyen eylemlerde polisin göstericilere sürekli gazla müdahale ettiğini gördüm. Ben de bir akşam Cihangir’deki evime dönerken gaza maruz kaldım. Hayatımda hiç böyle bir şey yaşamamıştım. Acı gözlerimi yakıyordu ve nefes alamıyordum. Şansıma bir adam beni tutup bir binaya soktu. Binada bir grup insan vardı. Bana, gözlerime sıkmak için limon ve yanığı yatıştırmak için süt verdiler. Burası muhtemelen İstanbul’daki LGBT topluluğunun merkeziydi. Bana kim olduğumu sormadılar. Bana yardıma ihtiyacı olan bir insan olarak davrandılar. Tük veya yabancı, erkek veya kadın, eşcinsel veya heteroseksüel, Hristiyan veya Müslüman olmama bakmaksızın bana eşit bir şekilde sevgiyle yaklaştılar. Bu grubun iyiliğini, gücünü, kararlılığını deneyimimle gördükten sonra, ben de onlardan ilham aldım. Kendilerine çok minnettar olduğum bu insanlara dayanışmak ve gerçekten inandığım bir şey için ayağa kalkmak isteğim alevlendi.''

‘Hayatımda hiç böyle bir ruh hali görmemiştim’

Cullen, daha sonra Cuma, Cumartesi ve Pazar günkü gösterilere katılmış. Ocak ayından bileti varmış Orta Amerika seyahati için. 'Tencere ve tavalarla şarkılar söylediğini, gazlı müdahaleye maruz kalan eylemcilere limon yardımı yaptığını söylüyor.

Hayatında daha önce tanık olmadığı bir dayanışma, birliktelik ve iyimserlik duygusundan söz eden Cullen, şöyle devam ediyor:

''Beni en fazla etkileyen hayatın farklı kesimlerinden insanların gösterilere katılımıydı: Genç ve yaşlı, Beşiktaşlı ve Galatasaraylı, dindar (Üzerinde ‘Kapitalizme Karşı İslam’ yazan pankartı taşıyan bir grup başarötülü kadının yürüdüğünü ve Cihangir’deki cami önünden geçerken herkesin onları alkışladığını hatırlıyorum) ya da değil… Polis daha fazla gazladıkça ve daha fazla tazyikli su sıktıkça insanlar şiddete karşı şiddetsiz bir direniş için daha fazla birleşti ve kararlı hale geldi. Gerçekten öyle iyimser bir duygu vardı ki insanlar dayanışma içinde olmanın gücünü farkettiler.''

‘Fotoğrafçıları görünce TOMA’nın önüne geçtim’

Cullen, eylemlerin önemli simgelerinden biri haline gelen fotoğrafın çekildiği anı ise şöyle anlatıyor:

''Bu fotoğraf Cumartesi sabahı çekildi. Cuma gecesinden beri gösterilerdeydim ve henüz uyumamıştım. O gece üç ayrı olayda gazlanmıştım. Göstericiler birlik duygusu içinde bu harekete bir şey borçlu olduğumu hissettim. Kalabalık bir grup olarak Alman Hastanesi’nin yakınlarında bir TOMA’nın önünde slogan atıyorduk. Hepimiz Türk medyasının bu protestoların hiçbirini yayınlamadığını ve olayların medya üzerinden yayılmasının ne kadar önemli olduğunu biliyorduk.''

''Ayrıca iki insanın öldüğünü duymuştum ve dünyanın yaşanlardan haberdar olması gerektiğini biliyordum. TOMA yakınında kalabalık bir grup fotoğrafçı olduğunu farkettim ve şiddete rağmen eylemlerin barışçıllığını vurgulamak için TOMA’nın önünde durup ellerimi açmaya karar verdim. Korkmadım. Gerçekten su sıkacaklarına inanmamıştım ama sıkarlarsa da fotoğraf olağanüstü olur diye düşünmüştüm.''



‘O artık benim fotoğrafım değil’

Fotoğrafın gösteriler açısından sembole dönüşeceğini tahmin etmediğini belirten Cullen bu dönüşümle ilgili şu yorumu yapıyor:

''Bu fotoğraf artık benimle ilgili değil. Daha genel olarak düşünürsek benim eylemim kesinlikle hiçbir şey değil. Aynısını ve daha fazlasını yapan binlerce göstericiden daha cesurca değil. Siyahlı kadın artık ben değilim. O artık beni eve çekip limon veren adam, gururlu bir şekilde yürüyen anti-kapitalist Müslüman kadın, bana ses çıkarmak için tencere veren başörtülü yaşlı kadın ve inandıkları için ayağa kalkan ve sokaklara giden her bireydir.''

Şu anda Orta Amerika’da tatilde olduğunu belirten Cullen Sydney’de yaşamaya devam edeceğini, Türkiye’de yaşama planı bulunmadığını ama Türklerin kendisinin favori milleti, Türkiye’nin de favori ülkesi olduğunu, bu yüzden Türkiye’ye yeniden gelmek istediğini söylüyor.

Cullen, ''Türkiye’de olsaydım kesinlikle gösterilere yine katılırdım. Kalbim hala insanların gösteri düzenlediği İstanbul ve Türkiye’de'' yorumunu yapıyor.


Mahmut Hamsici | BBC Türkçe


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git