A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Sakine Baturay: Tarihin gölgesinde kalmış bir kadın

Kategori Kategori: Araştırma | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: A.Ulak | 19 Mayıs 2013 12:14:52

Tarih : 19 Mayıs 1919, Yer : Samsun Limanı, Gelen : Bandırma Vapuru, Yolcu : Mustafa Kemal Paşave refakatcileri, Karşılayanlar : Devlet erkanından: “Hasta olan mutasarrıf evinden çıkmadığı için 9. Ordu Müfettişini karşılamaya gelmedi. Belediye Reisi yok. Vekalet eden kişi de Çarşamba'da arazisinin bulunduğu köydedir. Belediye Meclisinden bir kişi, Hacı Molla, Mustafa Kemal Paşa'ya şehir namına "Hoş geldiniz' der. Ve diğer karşılayanlar arasında bir de kadın vardı; SAKİNE BATURAY.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurcusu Ulu Önder M.Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 günü Samsuna çıkışı Türk İstiklal Harbinin başlaması ve kendisinin de doğum günü kabul ettiği günüdür. Atatürk’ün Samsuna gidiş nedeni ve kişi sayısı hakkında devamlı araştırma konusu olmuştur. Ancak biz bu konuya girmeden asıl konumuz olan “Atatürk’ü Samsun iskelesinde karşılayan tek kadın Sakine Hanımı” yazacağız.

16 Mayıs 1919 Cumartesi günü, İstanbul’dan kalkan, Kaptan İsmail Hakkı (Durusu) idaresindeki Bandırma Vapuru, Dokuzuncu Ordu Kıta’ları Müfettişliğine atanan Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) ile mahiyetini Samsun’a götürüyordu. Atatürk, Samsun ve çevresinde asayişi düzenlemekle görevli idi. 18 Mayıs 1919′da Sinop’a geldiler. Atatürk, iskeleye çıkarak, karadan Samsun’a yol olup olmadığını sordu, olmadığını öğrenince de tekrar vapura binerek Samsun’a hareket etti. 19 Mayıs 1919 Salı günü sabahı saat 6 ‘da Samsun limanındaydı. Savaşlardan yenik çıkmış bölünmüş, umutsuz yorgun, çileli bir milleti, yeniden diriltmek, ayağa kaldırmak üzere, Atatürk’ün Samsun’a ve Anadolu’ya ilk ayak basışı o gün, o saatti.

Samsun’a Müfettişlik Karargâhının 18 subay ile birlikte çıkıyorlardı. Bu subaylar, o günkü rütbeleri ile şunlardı :


1. Üçüncü Kolordu Komutanı Kur. Alb. Refet (Bele)
2. Müfettişlik Kur. Bşk. Alb. Kazım (Dirik)
3. Müfettişlik Sağlık D. Başkanı. Dr. Alb. İbrahim Tali (Öngören)
4. Kurmay Bşk. yardımcısı Yarbay Arif (Ayıcı)
5. Müfettişlik Karargahı İstihbarat Müdürü Binbaşı Hüsrev (Gerede)
6. Topçu Binbaşı Kemal (Doğan)
7. Dr. Binbaşı Refik (Saydam)
8. Başyaver Yzb. Cevat Abbas (Gürer)
9. Yzb. Mümtaz (Tunay)
10. Yzb. İsmail Hakki (Ede) 11- Yzb. Ali Şevket (Öndersav)
12. Yzb. Mustafa Vasfi (Süsoy)
13. Üsteğmen Hayati
14. Üsteğmen Arif Hikmet (Gerçekçi)
15. Üsteğmen Abdullah
16. Teğmen Muzaffer (Kılıç)
17. Şifre Kâtibi Faik (Aybars)
18. Şifre Kâtibi yardımcısı (Atasev)

Samsunlular Atatürk’ü çoşkun bir törenle karşıladılar. Atatürk, doğruca kendisi ve arkadaşları için hazırlanan Mıntıka Palas’a yerleşti. Burası iki katli taş bir yapıydı. Atatürk’ün Samsun’a geleceği, İstanbul’dan telgrafla mutasarrıfa duyurulunca bu bina hazırlanmıştı. Atatürk o gün ve ertesi günler hep bu otelde kaldı, çalışmalarını burada sürdürdü. Samsun’a geldiğinin ilk günü emrindeki valilikler ve kolordu komutanlarından bölgenin asayiş durumunu sordu, ertesi günü Sadrazam Damad Ferid’e “İzmir`in işgalini milletin asla kabul etmeyeceğini…” telle bildirirken Erzurum’daki 15. Kolordu Komutanı Kazım (Karabekir) Paşa ile de bağlantı kurdu. Samsun’a gelişinin dördüncü ve beşinci günleri, İstanbul Hükümetinin ve hele itilaf Devletlerinin kuşku duyacağı davranışları ile dikkatleri üzerinde toplamış bulunuyordu.

25 Mayıs 1919′da da “…bazı şikâyetleri yerinde tetkik ve tedbir almak üzere Karargâhı Havza’ya nakleddiği “ gerekçesiyle Havza’ya geldi. Samsun’da karşılama:
Fırtınalı bir Pazartesi günü Samsun sahiline demir atan ve bilinen adıyla Bandırma Gemisi’ndeki Mustafa Kemal ve arkadaşlarını ilk olarak Havuzlu İsmail’in kullandığı sandalla Kurmay Binbaşı Mahmut Ekrem Bey karşılar. Güvertede bulunan Mustafa Kemal’in yanına giden Mahmut Ekrem Bey selam verir ve “Hoş geldiniz Paşam” diyerek Mustafa Kemal’i Samsun’da ilk karşılayan kişi olur. Kurtuluş Mücadelesi’ni başlatacak olan Mustafa Kemal’i karaya ise Karakaş Mustafa lakaplı kayıkçı çıkarır. Uzun yıllar Mustafa Kemal’i karaya Havuzlu İsmail’in mi, yoksa Karakaş Mustafa’nın mı çıkardığı tartışılsa da daha sonra resmi olarak Karakaş Mustafa’nın çıkardığı kabul edilerek Karakaş’a ölümünde resmi tören yapılır. Bugün, Asri Mezarlık’ta yatan Havuzlu İsmail’in (Yurtsever) de Mustafa Karakaş’ın da mezar taşlarında Atatürk’ü Samsun’da karaya çıkaran kişi oldukları yazısı yer alıyor.

Paşa’yı karşılayan Samsunluların arasında ise tek bir kadın vardır. Sakine hanım. Birazdan yazacağız. 19 Mayıs’tan günümüze ayakta kalan tek iskele: Mustafa Kemal ve arkadaşları Samsun’a ilk adımlarını Reji İskelesi’nden atarlar. Birinci Dünya Savaşı’nda Ruslar tarafından kentin bütün iskeleleri bombalanmış, ancak bir tek Fransızlara ait Reji İskelesi sağlam kalmıştır. Fransızlar o dönemde Samsun’da kurulu bir fabrikada (Reji) sigara üretmektedirler. İskele’nin adı bu nedenle Tütün İskelesi olarak da geçmektedir. Mustafa Kemal ve arkadaşlarını Samsun’da küçük bir grup karşılar. Karşılamada Samsun Mutasarrıfı İbrahim Ethem bey bulunmamaktadır. Mutasarrıf rahatsız olduğunu belirterek yerine Muhasebe Müdürü Osman Bey’den heyeti karşılamasını ve ağırlama işleriyle ilgilenmesini istemiştir.

Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışına ait canlandırma dışında fotoğrafının ise bulunmadığı belirtiliyor. Ancak emekli pilot binbaşı sayın Celal Uzar bana 19 Mayıs 1919’da çekilen, bu konuda İstanbul’da yaşayan bir ailede bazı fotoğraflar olduğunu, ailenin bu fotoğrafları Samsun Belediyesine gönderdiklerini, ancak bu fotoğrafların kayıp olduğunu söyledi. Belki bir gün bir yerden çıkar.

Grubun Konaklaması:

Mustafa Kemal ve arkadaşları kalabalık oldukları için tek otele yerleştirilemezler. Atatürk ve bir grup maiyetiyle birlikte Jean İonnis Mantika’ya ait olan “Mantika Palas”a yerleştirilirler. Diğerleri ise bugünkü Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nın yerinde bulunan o zamanki Karadeniz Oteli’nde kalırlar. Mantika Palas, uzun yıllar “Mıntıka Palas” olarak adlandırılmış ve günümüzde “Gazi Müzesi” olarak kullanılıyor. Atatürk’ün Samsun’a gelişi İngilizler tarafından tedirginlik yaratırken, halk tarafından henüz önemi anlaşılamamıştır. Beş yıl sonra (20 Eylül 1924) büyük coşkuyla karşılanacak olan Mustafa Kemal’in Samsun’a ilk gelişi ise o günkü gazetelerde yeterince yer bulmaz. 25 Mayıs’ta Havza’ya giden Mustafa Kemal, bazı kaynaklara göre Mantika Palas’ta kısa süre konaklamış, Samsun’dan ayrıldıktan sonra ‘eski Ankara yolu’ olarak bilinen güzergah üzerindeki Avdan Köyü’nde karargah kurup bir süre de burada kaldıktan sonra Havza’ya geçtiği belirtiliyor.

Şimdi asıl konumuza dönelim. Geçenlerde Torbalı parkında sayın Orhan Baturay ile bir çok yaşlı kimse ile sohbet ediyorduk. Orhan bey bir ara annesi Sakine Hanımın kendilerine hayatı boyunca “ben Mustafa Kemal Paşa’yı Samsun’da 19 Mayıs 1919 günü iskelede karşılayan tek kadındım “ diye gurur duyduğunu anlatınca bu konuyu araştırayım dedim. Sakine Hanım, Orhan beyin dediğine göre Erzurum İspir ilçesi Baksır-Kındız köyü doğumlu. Babası Hasan Reis. Samsun’da eşraftan Ömerzadelerin yanında takada çalışıyor. Romanya’-Köstence’den Samsun’a petrol taşıyorlarmış. Yani her ne kadar Hasan Reis Erzurum’lu ise de gurbetçi. Sakine hanım 1896 doğumlu. Nüfus kağıdına göre Samsun doğumlu. Ancak o kayıtta bir tutarsızlık var. Sakine hanım 1911 veya 1912 de Muhsin adlı birisi ile evlenmiş. Bu evlilikten Lütfü adında bir çocuk olmuş. Ancak çocuk ayakları içe doğru 90 derece dönük.. Yani sakat. Bu arada kocası Muhsin bey Yemen harbinde askerde kalmış. Köy Ermenilerin katliğamına uğramış. Sakine hanım tek sakat çocukla kışın 2,5 ay süren bir yolculuktan sonra Samsun’a babasına sığınmış. Orhan bey annesinin bu yolculuk sırasında geçtikleri köylerdeki Ermeni mezalimini anlatırken özellikle kazığa oturtulmuş Müslümanları anlatırken ağladığını belirtti. Samsun’a varınca önce oğlunun düzgün yürüyebilmesi için devlet hastanesine yatırır. Hastanede ortopedist Amerikalı doktorlar vardır. Amerikalı doktorlar oğluna tedavi ederken Sakine hanım diğer hastalarla da ilgilenir. Yani bir bakıma gönüllü hastabakıcıdır. Bu durum Amerikalı doktorların dikkatini çeker. Oğlu Lütfü amaliyatla tedavi olur. Ama Sakine hanım hastabakıcı olarak işe alınır. Bu arada Amerikalı doktorlardan İngilizce ve latin alfabesini öğrenir. Sakine Hanım girişken, aktif ve zeki biridir. Hele hele konumu hastabakıcı da olsa şehirde ne olup bittiğini saati saatine öğrenmektedir.

Şehre Mustafa Kemal’in geleceği öğrenince eşraftaki kişilerle beraber tek kadın olarak iskelede karşılar. Sakine Hanım tüm hayatı boyunca bu anı tanıklık eden tek kadın olmanın gururunu çocuklarına hep anlatır. Sırf çocuklarına değil etraftaki kişiler de. Ben bu araştırma sırasında yakında bulunmuş kişilerden aynı yönde bilgiyi teyit ettim. Örneğin Sayın Hasan Varlık abiye konuyu açtığımda o da bana aynı bilgiyi kendisinden duyduğunu söyledi.Her ne kadar bu küçük ayrıntı o gün için önemsiz olsa dahi bugün için bilinmesi açısından önemli. Bu da bana nasip oldu. Bu bilginin teyit etme şansı şuan için ne yazık ki yok. Ama ileride ortaya çıkabilecek bir belge veya anı defteri veya günlük veya bir fotoğraf bu bilginin güçlenmesini sağlayacaktır. İstiklal Harbi boyunca Samsun’lu kadınları örgütler. Ömerzadeler’ de kendini destekler. Onlardan pamuk ve yün toplatır. Bunlar kirmanlarda eğrilir., Cephedeki askere içlik olarak dokunur ve cepheye gönderilir. Denizli’nin Çal ilçesinin Süller köyünden olan Abdullah bey rüştüye (ortaokul) mezunudur. Askere sıhhiye eri olarak alınır. 11 yıl doğu cephesinde görev yapar. Sahra hastanesinde çavuş olur. O günün adeta doktoru. Seferberlik (Mondros Mütarekesi )sonrası terhis olur. Memleketine gemi ile dönmek için Samsun’a varır. Hastaneye hastabakıcı arandığına dair ilânı görünce imtihana alınır ve işe başlar. Bir süre sonra Sakine hanımla tanışırlar ve evlenirler. Ancak Abdullah bey sağlığından dolayı bir süre sonra memleketine dönmek zorunda kalır. Halı ticaretine atılır. Başarılı olamaz. Tayin ister. Bakanlıkça sıtma savaş memuru olarak 1929 yılında Torbalı’ya atanır. At sırtında yıllarca sıtma ile Torbalı ve Menderes köylerinde mücadele eder. Evden bir çıktımı ancak 20 gün sonra dönmekte, aldığı kan örneklerini İzmir’e göndermekte ve kinin tedavisini bizzat yürütmektedir. Köylerde âdeta doktor olur. Sakine hanım ile evliliğinden 2 çocuğu olur. Soyadını Atatürk döneminin ünlü denizaltısı Baturay olarak alır. Çünkü bu denizaltılara isimleri bizzat Atatürk tarafından verilmiştir (Saldıray - Baturay - Yıldıray) Sakine hanım okumaya çok düşkündür, özellikle de tarihe. Abdullah bey 1954 yılında malûlen emekli olur. 1973 yılında vefat eder. Sakine hanım mahallenin sağlıkçısıdır. Kendisi de 1974 yılında vefat eder. İlk oğlu Lütfü Şahiner devlet tarafından İsveçre’ye eğitime gönderilir. Makine Mühendisi olur. İzmit Seka da çalışır. Diğer oğlu Orhan bey sanat enstitüsü elektrik bölümünü bitirir. Torbalı’nın ilk elektrik tesisatını çeker. Diğer oğlu Mehmet emekli olur . Geride tek yaşayan Orhan bey yaşamaktadır.

O günün şartlarında Mustafa Kemal’i karşılama cesaretini gösteren bu aydın Türk kadının saygı ve rahmetle anıyoruz. Bu çalışmada benimle bilgi be özel fotoğraf arşivini paylaşan sayın Orhan Baturay’a , sayın Hasan Varlık’a, Sayın Celal Uzar’a buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Her zaman söyledim. Tüm hatalar tarafıma aittir. Hiç bir iddiam yoktur. Amacımız kayıt altına alınmadır. Bu araştırmanın ileride yapılacak akademik çalışmalara ışık tutması dileği ile.
Kalın sağlıcakla.


Necat ÇETİN
Yerel Tarih Araştırmacısı
Torbalı İzmir

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış




'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git