Avustralya Başbakanı Julia Gillard yıllar önce kiliselerin yediği haltlardan dolayı, halktan özür diledi. 1970'lerin ortalarına kadar, evli olmayan hamile kadınlara baskı uygulanarak bebekleri doğar doğmaz zorla ellerinden alınıyordu. Ağırlıklı olarak kilise hastanelerinde yaygın olan ve 250 bin kadının hayatını altüst eden bu insan hakları ihlali, bir Senato komisyonu araştırması ile suyüzüne çıktı.
Gillard kürsüde devlet adına özür dilerken, yanında kilise temsilcisi olarak kimse yoktu. Onlar daha önceden, sessiz sedasız birer basın açıklaması vererek özür dilemişlerdi. Ancak günümüzde görüntüler her zaman sözlerden daha çok akılda kalıyor. Özür dileyen Başbakanın yanında dikilen iki tane rahip olsa bu görüntü yıllar boyu akıllarda kalacak, mağdurların iyileşme sürecine katkısı olacaktı. Aynen kiliseye yönelik cinsel taciz iddialarında yaptıkları gibi, yine kamuoyunu tatmin edecek düzeyde özür dilemediler..
Dünyanın pek çok ülkesinde dini kuruluşlar toplum üzerindeki egemenliklerini ve baskılarını sürdürmek adına, şimdi tasvip edilemeyecek çok fazla haksızlığa karıştılar. Halka şirin görünme sevdasındaki siyasetçiler üstlerine gitmediği için, her yaptıkları da yanlarına kaldı.