|
|
Greenpeace'in zehir raporu...Kategori: Raporlar | 0 Yorum | 21 Kasım 2012 05:49:10 Greenpeace, Exeter Üniversitesi'nde dünyanın en tanınmış 20 markasını test etti. Açıklanan test sonuçları korkutucu düzeyde. Greenpeace'in yayımladığı rapor, Zara, Levi's, Mango gibi markaların ürünlerinde tehlikeli kimyasallar olduğunu ortaya koydu. Greenpeace Uluslararası tarafından bugün yayımlanan rapor, dünyaca ünlü giyim markalarının ürünlerinin zehirli kimyasallar içerdiğini ortaya koydu.
Ürünleri test edilen markalar arasında Zara, Levi’s, C&A, Mango, Celvin Klein gibi sektörün önde gelenleri yer alıyor. Markaların ürünlerinde tespit edilen kimyasallar, doğaya karıştığı zaman kansere ve hormon bozukluğuna neden olabiliyor. Greenpeace Uluslararası tarafından uzun süreli incelemeler sonucunda hazırlanan, “Zehirli Giysiler” raporu 141 parça giysi üzerinde yapılan testler sonucu oluşturuldu. Rapor, zararlı kimyasallar kullanan tekstil üretim tesisleri ile bu ürünleri satan firmalar arasındaki bağlantıyı ortaya koyuyor. ZARA ACİLEN HAREKETE GEÇMELİ Greenpeace Akdeniz’den Tarık Nejat Dinç, “Dünyaca ünlü giyim markaları, zehirli kimyasallar içeren giysileri bizlere satarak, tüm dünyada nehirlerin toksik maddelerle dolmasına neden oluyor. Nehirlerdeki toksik kirlenme hem bu giysilerin üretimi sürecinde hem de yıkanması sonucu ortaya çıkıyor. Türkiye’de de, tekstil endüstrinin neden olduğu kirlenmeyi özellikle Ergene Nehri’nde çok acı bir şekilde görüyoruz. Büyük giyim markaları, bu zararlı kimyasalları barındıran ürünleri satarak her birimizi birer moda kurbanına dönüştürüyor. ZARA markasının ürünlerinde hem hormonal bozukluklara hem de kansere neden olan kimyasallara rastlandı. Dünya’nın en büyük moda zinciri olarak Zara’ya düşen, acilen harekete geçerek, tüm tedarik zincirini ve ürünlerini zehirli kimyasallardan arındırmak ve bu konuda önder olmaktır ” dedi. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDE ÜRETİLİYORLAR Test edilen ürünlerin büyük bir çoğunluğu gelişmekte olan ülkelerde üretildi. Ürünler arasında kadın ve erkekler için hem yapay hem de doğal ipliklerden üretilmiş kumaş ve kot pantolon, tişört, elbise ve iç çamaşırları bulunuyor. Bu ürünlerde tespit edilen zararlı kimyasallar ya ürünlerde malzemeye katılıyor, ya da imalat aşamasında kullanılıyor. Rapordaki en önemli bulgulardan biri, test edilen tüm markaların her birinin birden fazla ürününde NPE’lere, yani parçalanınca hormon bozukluğuna neden olan maddelere rastlanmasıydı. Ayrıca incelenen dört üründe yüksek oranda toksik içeren ‘ftalat’ maddesi bulundu. Zara’nın iki ürününde, bazı kumaş boyalarının kullanımından kaynaklanan ve kanserojen amin kalıntıları tespit edildi. Greenpeace, tüm giyim markalarından, 2020′ye kadar tedarik zincirleri ve ürünlerinden zararlı kimyasalları arındırmalarını talep ediyor. Bugüne kadar H&M ve Marks&Spencer gibi markalar, Greenpeace’in kampanyası sonucu bu konuda taahhütte bulundu. ÜRÜNLERİ TEST EDİLEN MARKALAR Benetton, Jack & Jones, Only, Vero Moda, Blažek, C&A, Diesel, Esprit, Gap, Armani, H&M, Zara, Levi’s, Victoria’s Secret, Mango, Marks & Spencer, Metersbonwe, Calvin Klein, Tommy Hilfiger, ve Vancl. AMİN NEDİR? Aminler, azoik boyaların imalatında kullanılır ve akabinde kimyasal olarak ayrıştırıldıklarında dışa salımları gerçekleşebilir. Örneklerde bulunan amin (o-dianisidin) kanserojen etkilidir ve insan üzerinde potansiyel olarak kanser yapıcı etkiye sahip olan madde olarak sınırlandırılmaktadır. Bu nedenle başka türden kanserojen aminlerle birlikte bu amin çeşidinin de Avrupa Birliği sınırları içerisinde ve diğer farklı ülkelerde kullanım alanları sınırlandırılmıştır. Ftalatlar, test edilen 31 ürünün tümünde bulundu: 4’ünde yüksek seviyede, 27’sinde düşük miktarlarda. Nonylphenol ethoxylates (NPEs) tüm markalarda bulundu. Bazı ftalatlar ve NPEler suya karışınca ortaya çıkan kimyasallar hormon bozukluğuna neden oluyor. Bazı ftalatların da üreme sistemi üzerinde toksik etkisi var. NF-NFE NEDİR? Nonil fenol (NF): Nonil fenol, NFE’lerin üretim işlemi de dahil olmak üzere, bazı endüstriyel kullanım alanları için üretilir. NFE’ler kendilerini oluşturan NF formlarına bölünebilirler. NF’nin balık ve diğer organizma dokularında biriktiği ve besin zinciri içerisinde de gözlemlenebildiği bilinmektedir. Yakın zamanda insan dokusunda da NF’nin varlığı tespit edilmiştir. Bazı bölgelerde NF ve NFE’lerin üretimi ve kullanımı düzenlemeler altında tutulmaktadır. 2020 yılına kadar Kuzeydoğu Atlantik’teki deniz çevresini etkileyen her türlü kimyasal madde atığını, emisyonunu ve kaybını sonlandırma amacı taşıyan OSPAR Ortak Prosedürü’nü hayata geçirmek için öncelikli olarak engellenmesi gereken kimyasal maddeler listesine NF ve NFE’ler dahil edilmiştir. NF aynı zamanda Avrupa Birliği Su Çerçeve Direktifi gereğince Öncelikli Tehlikeli Madde olarak nitelendirilmiştir. Dahası, Avrupa Birliği içerisinde 2005 yılı Ocak ayı itibariyle, kapalı çevrim sistemlerinden kaynaklı bazı küçük istisnalar dışında, %0.1’den yüksek oranda NF veya NFE’ler içeren ürünler pazarda yer alamamaktadır. Yine de Avrupa Birliği ülkelerine ithal edilen işlenmiş tekstil ürünleri konusunda henüz bir sınırlama geliştirilmemiştir. Bunun dışında, yakın zamanda Çin’de ithalat ve ihracatı yasak olan zararlı kimyasallar listesine NF ve NFE’ler dahil edilmiştir. Bir diğer değişle, imalatı, kullanımı ve salımı halihazırda bir düzenlemeye tabi tutulmasa da, bu maddelerin Çin sınırları dahiline girmesi veya sınırdan çıkması, önceden izin alınması gerekliliği taşımaktadır. Bazı ülkeler NFE’lerin endüstriler içinde kullanımı konusunda sınırlandırmalar koymuştur ve bu sınırlandırmalar yaklaşık 20 yıldır mevcuttur. NFE atığı içeren ürünlerin satışını sınırlandıran herhangi bir düzenleme bulunmasa da, Avrupa Birliği ülkeleri içerisinde gerekli ölçütlerin hazırlanmasına halihazırda devam edilmektedir. NFE’ler bir kez doğaya bırakıldığında, kalıcı ve biyobirikimli olduğu bilinen, hormon aksatıcı özellikli, zehirli bir madde olan nonil fenol olarak çözülür. ARAŞTIRMA NEREDE YAPILDI? Mağazadan satın alınan ürünler, satın alma işleminin hemen ardından, internet üzerinden yapılan alışverişlerde ise teslimattan hemen sonra paketlenmiş ve Birleşik Krallık’ta bulunan Exeter Üniversitesi’nin Greenpeace’e ait Araştırma Laboratuvarı’na gönderilmiştir. Bu noktadan sonra kıyafetler içerdikleri kimyasallar bakımından Greenpeace’e ait Araştırma Laboratuvarı veya akredite edilmiş bağımsız laboratuvarlar taraşından analiz edilmiştir.
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|