A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Bunun adı katliam...

Kategori Kategori: Raporlar | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: A.Ulak | 03 Ekim 2012 14:15:58

2012 yılında en az 642 işçi yaşamını yitirdi! İş cinayetleri ülkenin dört bir yanında can almaya devam ediyor. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin açıkladığı verilere göre Eylül ayında en az 83 işçi hayatını kaybetti. Açıklanan bu ölümlerle birlikte 2012 yılında iş cinayetlerinde hayatını kaybeden işçi sayısı 642'ye yükseldi. Son 10 yılda toplam 10 bin 723 işçinin, her yıl ortalama 1072 işçinin "iş kazası" adı altında hayatını kaybettiği Türkiye'de 2012'de işçiler için toplu birçok ölüm olayına sahne oldu.

İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin Eylül ayı raporu şöyle:

"İnşaat, mevsimlik tarım, maden ve enerji sektörleri işçi ölümlerinin adresi…

İş cinayetleri raporunu açıklamaya başlayalı bir yıl oldu. 2011 Eylül ayında en az 58 işçinin öldüğünü tespit etmişken 2012 Eylül ayında ise en az 83 işçinin öldüğünü açıklıyor olmamız bu ülkenin gerçeklerini gözler önüne seriyor. AKP iktidarının sürekli tekrarladığı gibi güllük gülistanlık bir hayat yaşamıyoruz. İşçiler, her geçen gün daha da fazla ölüyor…

Ölümlerin adresi de değişmiyor. İnşaat, mevsimlik tarım, maden ve enerji sektörlerinde neredeyse birbirinin kopyası iş cinayetleri yaşanıyor. Tespitlerimize göre bu ay inşaatlarda 23, mevsimlik tarımda 18, maden ve enerji sektörlerinde ise 8’er işçi ölümü yaşandı. Hal böyle iken işçileri maliyet ve üretimin bir nesnesi olarak gören sermaye ve iktidar, alanı rant kapısına dönüştürmeye çalışan düzenlemeler yapıyor, yasalar çıkarıyor…

Ankara, Çankırı, İstanbul ve Konya’da acılarımız derinleşti…

Eylül ayında tespit edebildiğimiz 83 iş cinayetinde 6’şar ölüm Ankara ve Çankırı’da; 4’er ölüm ise İstanbul ve Konya’da yaşandı…



Geçen ayki açıklamamızda inşaat, sinema ve dizi setleri ile enerji işçilerinin sağlıklı ve güvenli çalışma mücadelelerinin filizlendiğini belirtmiştik. Eylül ayında ise Ankaralı galvaniz işçileri ses verdi: “Galvaniz metalin ömrünü uzatır işçinin ömrünü kısaltırmış. Metal parlar işçinin hayatı sönermiş” diye. İşçi Sağlığı Meclisi üyesi Orhan Karakoç asit dumanı ve kimyasal solumaya karşı çıktığı için OSTİM’de bulunan Taşgök Galvaniz’de işten çıkarıldı. İşte patronların sağlıklı ve güvenli çalışma hakkı talebine verdikleri yanıt bu…

6 Eylül’de ise umutlarını alıp yola çıkan göçmen işçileri taşıyan tekne battı ve 61 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin hemen hepsi bebek, çocuk ve kadınlardan oluşuyordu ve 15 kişi ambara kilitlenmişti…



Çalışma koşulları sağlık çalışanlarını öldürüyor…

Eylül ayı başında Hatay’dan bir doktor ölümü haberi almıştık. 52 yaşındaki Selahattin Can bir hastasından kaptığı virüs nedeniyle hayatını kaybetmişti. Bir acı haber de Samsun’dan geldi. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Hastanesi’nde görevli Acil Asistanı 26 yaşındaki doktor arkadaşımız Mustafa Bilgiç aramızdan ayrıldı. Mustafa Bilgiç, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi olduğu bilinmeyen bir hastaya müdahale ederken hastaya kullandığı iğneyi yanlışlıkla kendisine batırdı. Komaya giren Mustafa 21 Eylül’de hayatını kaybetti.

Sağlıkta Dönüşüm Programı adı ile yapılan uygulamalar, halkımızın sağlık hizmetlerine ulaşımını paralılaştırıldığı gibi sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını da kötüleştirdi. İşte Mustafa Bilgiç’in ölümüne de tam da bu yüzden “hata değil iş cinayeti” diyoruz…

Soruyoruz: Az sayıda çalışanla ve uzun çalışma saatleri ile insanların hayatta kalma mücadelesini veren Acil Servis’te Asistan Doktor olan arkadaşımızın iğneyi eline batırmasına “hata” diyebilir miyiz? 33 saat aralıksız çalışan ve haftada 110 saat uykusuz ve yorgun sağlık hizmeti veren arkadaşımızın iğneyi eline batırmasına “hata” diyebilir miyiz? Sağlık çalışanlarına şiddetin bu kadar sıradanlaştığı ve çalışanları gerginliğe ittiği bir ortamda arkadaşımızın eline iğneyi batırmasına “hata” diyebilir miyiz?



12 Eylül Darbesinden bugüne sağlık çalışanlarına baskı artıyor, sağlık hakkı piyasalaştırılıyor. Bu sürecin adı bugün “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile karşımızdadır. “Doktorların eli hastaların cebinde” ve “Paracı doktorlar gürültü yapıyor” diyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Doktor Mustafa Bilgiç’in ölümünden sorumludur! “Ben doktora iğne yaptırmam, doktorlar adamı felç ederler Alimallah” ve “Doktor efendi dönemi bitti” diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Doktor Mustafa Bilgiç’in ölümünden sorumludur! Sağlığı bir meta olarak gören ve sağlık çalışanlarının emeğini değersizleştiren sermaye Mustafa Bilgiç’in ölümünden sorumludur!"

Kaynak : sol.org.tr

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Erdoğan'ın tek hedefi iktidarını korumak…
İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli

İsrail Gazze planı için 50 bin yedeği göreve çağırıyor.
Avustralya Eylül'de Filistin'i devlet olarak tanıyacağını açıkladı.
İsrail'in Gazze Şeridi'nin işgali kararına tepkiler büyüyor.
E-imza ile sahte diploma: Devleti kandıran ağ nasıl kuruldu?
On binlerce kişi Sidney Limanı Köprüsü'nde Filistin yanlısı yürüyüşe katıldı.

ABD'de gümrük gelirlerindeki artış, Temmuz'da rekor harcamalarla yükselen bütçe açığını frenleyemedi…
Çin yapay zekayla “yumuşak gücünü” artırıyor.
Avrupa nasıl Çin'le ABD'nin arasında kaldı?
Elon Musk yeni parti kurduğunu duyurdu…
Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak

Yeni Zelanda'dan yeni turist politikası…
Dünyanın en eğlenceli 40 ülkesi seçildi.
Dedikodu neden toplumda 'olumlu' bir rol oynar?
Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"

MÜNİH, 30 EYLÜL
DİL DEMİŞKEN
BABAM
YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YAZ-IN SÖZLÜ TARİHLE YÜRÜMEK
İKİ DİRENİŞ

DİPLOMA
Güzel Sözler
YANGIN
DEVLET NEDİR
Kim Kimi Kandırmakta

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git