Türkiye'nin Güneydoğu sınırında yapacağı barajlarla PKK'nın sınır ötesinden geçişini önlemeyi amaçladığı yönündeki haberlere sert tepki. Eski bir asker olan İnşaat Mühendisi Mazlum Çoruh, "Ülkenin savunması DSİ ye kaldıysa; PKK, kümes bekçiliğine tayin edilen tilkiye dönmüştür. Barajlarla ülkeyi savunmayı söylemek Türk ordusuna hakarettir. Milleti aptal yerine koymaktır" sözleriyle tepkisini dile getirdi.

Türkiye PKK eylemleriyle verdiği şehitlerine ağlarken, bugün Silopi’den gelen bir haber, akıllara zarar bir propaganda ve yalanı gözler önüne sererek Türkiye’nin terörle mücadele nereden nereye geldiğini belgeledi. Mehmet Selim Yalçın imzasıyla DHA tarafından servis edilen habere göre, Hakkari ve Şırnak güzergahının, Kuzey Irak  sınırındaki sıfır noktasında,  Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından yaptırılan ve PKK’lıların Türkiye’ye sızmalarını önlemede büyük ölçüde etkili olacağı öne sürülen 11 barajdan tamamlanan 3’ünde su tutma işlemlerine başlandığı ifade edildi.


TÜRKİYE,  PKK’YA KARŞI SINIRDA 11 BARAJ YAPIYOR!

Hakkari’de 4, Şırnak ‘da ise 7 olmak üzere DSİ tarafından 2008 yılında yapımına başlanan barajlardan, Şırnak ve Silopi ile Aslandağı Barajlarının tamamlandığı bilgisine yer verilen haberde,  Kuzey Irak sınırına sıfır noktada bulunan barajların su toplamaya başlaması ile PKK’lıların geçişleri de büyük ölçüde zorlaşacağı, ayrıca PKK’lıların katır üzerinde ağır silah, mühimmat ve gıda maddelerinden oluşan lojistik desteğinin önünün de kesilmiş olacağı öne sürülen haberde, “ Birçok mağaranın da sular altında kalacak olması PKK’nın harekat alanını daraltacak. Barajların yakınlarındaki hâkim tepelere yapılan beton ve her türlü saldırıya dayanıklı mevzilerden oluşan kulelerde ise 24 saat gözetleme yapılacak, tespit edilen hareketli noktalara anında müdahale edilecek. Arazi yapısı nedeniyle kanlı eylemlerden sonra derin vadi, mağaralar ve ağaçlık alanlardan gizlenerek kaçmayı başaran PKK’lıların, barajların tamamlanması ve su toplamasıyla birlikte artık eskisi gibi büyük gruplar halinde eylem yapması da ortadan kalkacak” ifadelerine yer verildi.

BARAJLAR İÇİN 2007 MİLYON LİRA HARCANACAK

Haberde ayrıca “Şırnak Bölgesi’ndeki 7 barajın toplam maliyetinin 207 milyon lira olacağı hesaplanırken, bugüne kadar yaklaşık 110 milyon liranın harcandığı belirtildi. Şırnak bölgesindeki 2 barajın tamamlanmasının ardından, yapımı devam eden 5 baraj için bu yıl 31 milyon 383 bin lira ödenek ayrıldı” bilgisi aktarıldı.

‘PKK, KÜMES BEKÇİLİĞİNE TAYİN EDİLEN TİLKİYE DÖNDÜ’
 
PKK ile mücadelede kullanılacağı haberine ilişkin sorularımızı yanıtlayan ve barajlar konusunda bir kitabı bulunan İnşaat Mühendisi Mazlum Çoruh, “Ülkenin savunması DSİ ye kaldıysa; PKK, kümes bekçiliğine tayin edilen tilkiye dönmüştür” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
 
Artvin Çoruh Havzasındaki baraj projeleri hakkında kapsamlı bir kitap yazan Çoruh, ‘melanet projeleri’ olarak tanımladığı baraj projelerini bir mühendis olarak inceledikten sonra bu projelerin Türkiye’yi batağa sürükleyecek yıkım projeleri olduğunu öne sürmüştü.
 
‘BU HABERLER TERÖRLE MÜCADELE EDENLERE AĞIR BİR AŞAĞILAMA’
 
Eski bir asker olduğunun altını çizen Çoruh, “böyle haberlerin askerlerin moralini bozmaktan başka bir görevi olmaz. Bir kere, böyle haberler, terörle mücadele eden kurumu yönetenler için ağır bir aşağılamadır. ‘Mücadeleyi başaramadılar DSİ barajla halledecek’ demek oluyor. Bunun haricinde savaşan taraflardan biri için engel, diğeri içinde engeldir. Böyle bir şeyi akıllarından geçirdiklerinde askere sorsalardı söylediğim basit kuralı alınlarının ortasına yapıştırırlardı. Kaldı ki böyle engeller hafif silahlılar için avantaj; ağır silahlılar için dezavantajdır. İşin bir başka acıklı ve örtülü yönü vardır. Bu da barajların ne yaptıklarını bilen, ülkesini seven kafalara ayandır. Baraj yapma hummasına yakalananlara ayan olmaz” değerlendirmesinde bulundu.
 
‘BARAJLARIN GÖREVİ ÜLKE COĞRAFYASINI YIRTIP ATMAK’
 
Türkiye’de yapılan barajların iki temel görevi olduğunu kaydeden Çoruh, bu görevleri; “ülkeyi borçlandırmak, gereksiz harcamalar yaptırarak ekonomik gücünü harcatmak dolayısıyla edilgen hale getirmek ve ülke coğrafyasını yırtıp ‘o taraf bu taraf’ yaratmak” olarak sıralayarak;  “bu işi en mükemmel bir şekilde Ilısu Barajı yapacaktır. İçinde bekletecek suyu olmayan Ilısu Barajı niçin yapılıyor zannediyorsunuz? Eğer barajlarla ülke savunulacak söylemi piyasaya sürüldüyse bu barajları bu ülkeye satan merkezlerden çıkmıştır;  ahmak kandıran bu söylem” dedi.
 
‘ÜLKE SAVUNMASI DSİ’YE BIRAKILDIYSA VAY GELDİ ÜLKENİN BAŞINA’
 
Barajların yapıldığı yerlerin, baraj yapılmadan öncesine göre geçişlere daha çok engel teşkil ettiği görüşünü savunan Çoruh, “baraj yapıldıktan sonsa sırt çantasında taşınan botlar geçişleri çok hızlı ve kolay hale getirirler. Bunu aklı olan herkes bilebilir. Baraj sayesinde geçişler daha da kolaylaşacaktır. Ama terör örgütünün istediği parçalanma fiziken gerçekleşir. Ülkenin savunması DSİ’ye bırakıldıysa vay geldi ülkenin başına. DSİ şimdiye kadar hangi eseri (!) kamuya yarar sağlamıştır?  Yaptığı barajların yüzde 90’ı görev yapmamaktadır. Tabii ki açıklanan görevi yapmamaktadırlar; yoksa elbette ki esas amaca hizmet etmektedirler. DSİ şimdi kalkmış üstüne vazife olmayan işleri ileri sürerek kendi melanetlerini halka satmaya çalışıyor. DSİ çıksın ortaya, iki nehir, Fırat ve Çoruh üzerine dizilmiş, içinde bekletecek suyu olmayan peş peşe iç içe barajların hayırlı (!) sırrını anlatsın. Fırat üzerindeki Çoruh üzerindeki barajların hangi görevi yaptığını zannediyorsunuz?” görüşünü dile getirdi. 
 
‘BARAJLAR ÜLKEYİ İHYA ETMEZ, DİZ ÇÖKTÜRÜR!’
 
Barajların hiçbir zaman ülkeyi ihya etmeyeceğini ileri süren Çoruh; “sadece diz çöktürürler. O da yetmez, ülke coğrafyasını yırtarlar. Ülkemizde barajlar hep bu iki amaç için yapılmışlardır. Yapılan barajlar açıklanan görevi yerine getirmemektedir; ama, ülke coğrafyasını derin bir şekilde o barajları yaptıran ülkenin istediği şekilde ülke coğrafyası parçalanmaktadır. Barajlarla ülke savunmayı söylemek Türk ordusuna hakarettir. Milleti aptal yerine koymaktır.  DSİ uyur, halkı uyutur fakat düşmanlar uyumaz” diye konuştu.
 
Yusuf Yavuz