A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

4+4+4'ü birlikte durduracağız!

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Haberci | 08 Temmuz 2012 12:52:51

Halkevleri Eğitim Hakkı Meclisi'nin çağrısıyla bir araya gelen veliler, akademisyenler, öğrenciler, gazeteciler ve kurum temsilcileri, AKP'nin yasalaştırdığı 4+4+4 eğitim sistemini hep birlikte durdurma çağrısı yaptılar. Makine Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nde düzenlenen basın toplantısı kendisi de bir eğitimci olan Halkevleri GYK üyesi İlknur Birol'un açılış konuşmasıyla başladı.

Birol, AKP’nin kendi istediği toplum biçimini yaratmak için müdahale ettiği en önemli alanlardan birinin eğitim alanı olduğunu, eğitim alanındaki bu düzenlemenin geleceğimiz olan çocukların ve toplumun bütünün şekillendirilmesi için devreye sokulduğunu söyledi.

Piyasanın istediği insan gücünü yetiştirmeye odaklı bir eğitim sisteminin kurulduğunu söyleyen Birol, Başbakan’ın ifadesiyle “dindar, kindar” ve hiçbir şeye sesini çıkarmayan bir neslin yetiştirilmek istendiğini ve eğitimin bir bütün olarak piyasaya açılmasının hedeflendiğini vurguladı. Birol konuşmasına şöyle devam etti: “Çocuklarının okullarının başka mahallelere taşındığını, bir anda imam hatip okullarına dönüştürüldüğünü gören, tüm gün eğitim veren etüt okullarının kapatıldığı gerçeğiyle yüzyüze kalan veliler ülkenin her yerinde tepkilerini açığa çıkarıyorlar. Yine birçok üniversiteden bilim insanları bu sistemin yanlışlarını ortaya koyan raporlar sundular. Ancak AKP iktidarı bunların hiçbirini dikkate almadı. (…) Yasanın uygulanmaya başlandıktan sonra yaşanacaklarla karşılaşmamak için bugünden yasayı durdurma hedefiyle bulunduğumuz her yerde tepki koymalı, çalışmalar yürütmeliyiz. Çocuk işçiliğe, çocuk gelin olmaya davetiye çıkaran, eğitim paralılaştırılmasını, piyasaya ucuz işçi kazandırmayı hedefleyen, eğitimin içeriğinin tamamının gericileştirilmesi ve eğitimin piyasalaştırılması anlamına gelen 4+4+4 yasasının durdurulması, geleceğimiz ve bugünümüz için mühim önem taşımaktadır.”

Mustafa Sönmez: Önemli olan bu tezgâhı işlemez kılmak
İlknur Birol’un ardından söz alan gazeteci ve yazar Mustafa Sönmez, bu yasanın birçok yasal düzenlemede olduğu gibi kaşla göz arasında çıkarıldığını, ancak yasanın çıkmış olmasının onu meşru kılmayacağını, bu yasanın çocuklar üzerinden tüm topluma deli gömleği giydirme projesi olduğunu söyledi. Şimdi yasa karşısında susanların uygulama sırasında bizzat yaşayıp karşı duracaklarını sözlerine ekleyen Sönmez, bu nedenle bugünden elbirliği yapıp bu çarkın karşısında durulması gerektiğini söyledi.

"MEB yalan söylüyor"
Ardından kürsüden sözü, bu yasa ile kaldırılan etütlü okulların velileri adına Fatma Tahmaz aldı. Çocuğu Kadıköy’deki Halil Türkan Etüd ve Beslenme Uygulamalı İÖ Okuluna giden Tahmaz, MEB’in “ayrıcalıklı” olarak tanımladığı etütlü okulların bu yasa kapsamında kapatılmasıyla birlikte kendisi gibi birçok çalışan anne babanın çocuklarına nasıl bakacakları sorunuyla yüzyüze kaldığını söyledi. Tahmaz ayrıca 9’dan akşam 6’ya kadar eğitim veren bu okulların kapatılmasının, kadınlar başta olmak üzere velilerin çocuklarına bakmak için işlerinden ayrılmak zorunda kalmalarını beraberinde getirdiğini ya da kreş hakkının olmadığı koşullarda özel kreş ve çocuk bakım evlerine yönlendirdiğini söyledi. MEB’in ayrıcalıklı olarak tanımlamasına da itiraz eden Tahmaz, bu okulların başlangıçta dört duvardan oluştuğunu ve velilerden toplanan paralarla inşa edildiğini, öyle olmasa bile bu okullarda tüm çocukların eğitim görmesinin hakları olduğunu söyleyerek, herkesi yasaya karşı mücadele etmeye çağırdı.

Atilla Özsever: Bunun adı totalitarizm
Gazeteci, yazar ve akademisyen Atilla Özsever ise AKP’nin totalitarizmini toplumun en uç kesimine kadar yaymaya çalıştığının görüldüğünü, ancak bundan sonrasında neler yapılabileceğinin konuşulmasının çok daha kritik olduğunu söyledi.

Basın toplantısının ikinci bölümünde 4+4+4 yasasına karşı ne tür ortak çalışmaların yapılabileceği üzerine konuşmalar yapıldı.

Kamil Kartal: Her işyeri bir imza merkezi olmalı
Bu bölümde Enerji Sen Genel Başkanı Kamil Kartal söz alarak AKP’nin toplumun her kesimine ayrı ayrı saldırdığını, toplumu parçalamanın bir aracı olarak bu yöntemi devreye soktuğunu ve bu saldırılara ortak yanıt vermenin önemli olduğunu, her işyerinin her okulun imza toplama yeri haline getirilmesi gerektiğini belirtti.

Şükran Soner: Eylül çok geç olur, hemen harekete geçmeli
Gazeteci Şükran Soner okul aile birliklerinin adeta para toplama merkezlerine dönüştürüldüğünü, eğitimdeki piyasalaştırmanın adım adım hayata geçirildiğini söyleyerek 4+4+4 eğitim sisteminin uygulamalarına dönük toplu davalar açılması gerektiğinden bahsetti. Ailelerin 6 yaş altındaki çocuklarını okula göndermek istemediklerini ancak ceza ödemekten de korktuklarını söyleyen Soner, bilimsel olarak yanlış olan 5 yaşında okula gönderme politikasının karşısından durmak gerektiğini ancak bunun için Eylül ayını beklemenin çok geç olacağını sözlerine ekledi.

Veliler örgütleniyor
Ümraniye Elmalıkent velileri adına konuşan Hamza Yusufoğlu, bu yasa ile ilgili halkın tüm kesimlerine ulaşılması gerektiğini söylerken Eğitim Sen ve birçok kesimle birlikte hareket etmek gerektiğini vurguladı.

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği adına konuşan Aydın Deniz, “Zorunlu din derslerine hayır derken şimdi karşımıza 4+4+4 gibi bir şey çıktı. 8 yaşındaki kızımla sokak sokak imza toplamaya çıkacağım. Bu süreçte zorunlu din dersine karşı mücadele eden Alevi Bektaşi Federasyonları ile de irtibata geçilmeli” dedi.

İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’nden basın toplantısına katılan Hulusi Zeybel, İHD’de eğitim komisyonlarında çalışmalar yürüttüklerini 4+4+4’ün toplumun her kesiminde mağduriyetleri artıracağını, bu çalışmayı desteklediklerini ve her ilçede okuluma dokunma inisiyatifleri kurulması gerektiğinden bahsetti.

Akademisyen Mehmet Türkay, AKP’nin neoliberal faşizan ve muhazakar bir sistem kurmaya çalıştığını, 4+4+4’ün bunun bir parçası olduğunu ve Halkevleri’nin bu sistemi durdurmaya dönük çalışmasını son derece önemli bulduğunu ancak bu çabanın daha geniş bir ağla büyümesi gerektiğini söyledi.

2000 nüfustan, imam hatip talepli 3500 dilekçe
Küçükçekmece İç Dış Kumsal Derneği adına söz alan ve veli olarak da deneyimlerini paylaşan Türker Taşdöğen, okullarının imam hatip okuluna dönüştürüldüğünü, yetkililerin güya bunun bir talep sonucu olduğunu söylediğini ancak 2000 kişilik yerleşim yerinde 3500 imzanın nasıl toplandığını bilmediğini, açıkçası yalan söylendiğini belirtti. Bu noktada velilere büyük görevler düştüğünü söyleyen Taşdöğen, mücadele çağrısı yaptı.

Divriği Kültür Derneği adına konuşan Hasan Kaya ise 4+4+4 ilgili panellerin tüm kurumlarda yaygın olarak yapılması önerisini getirdi.

Forumun kapanış konuşmasını yapan Birol, böyle kapsamlı bir saldırının karşısında ancak örgütlü bir biçimde karşı durulabileceği, bu süreçte her türlü önerinin bu çalışmayı zenginleştireceği, tüm kurumların üyelerine, temas ettiği kesimlere bilgilendirme yapması ve ortak program çıkarmasının önemli olduğunu söyleyerek bu buluşmanın bir kez daha tekrarlanması sözü üzerine toplantıyı sonlandırdı.

Basın toplantısının ardından 4+4+4’ü durduralım başlığıyla ülke çapında imza toplamanın ilk adımı olarak föylere imzalar atıldı.

Basın toplantısına katılan kişi ve kurumlar: DEDEF’den Gülten Kahraman, İstanbul Tabip Odası’ndan Emel Atik, Eğitim Sen 2 Nolu Şube yöneticisi Fatma Terzi, Eğitim Sen 8 Nolu Şube yöneticisi Barış Demirci, Eğitim Sen 4 Nolu Şube yöneticisi Nihal Üstüntaş, İHD şube yöneticisi Hulusi Zeybel, Divriği Bayırüstü Köyü Derneği Başkanı, Küçükçekmece İç Dış Kumsal Derneği’nden Türker Taşdöğen, HBU Okmeydanı Cemevi’nden Adil Şahin, Hubyar Sultan AKD’den Aydın Deniz, Divriği Kültür Derneği’nden Hasan Kaya, Sosyal İş İstanbul Şube Sekreteri Mahsun Turan, Öğrenci Kolektifleri, Kumsal İlköğretim Okulu, Ümraniye Elmalıkent İlköğretim Okulu, Göztepe İlköğretim Okulu’ndan veliler, Akademisyen ve Yurt gazetesi yazarı Atilla Özsever, Cumhuriyet gazetesi yazarları Mustafa Sönmez ve Şükran Soner, Kocaeli Üniversitesi öğretim görevlisi Yasemin Özdek, Marmara Üniversitesi öğretim görevlisi Mehmet Türkay

Basın açıklamasının tam metni:

4+4+4 Eğitim Yasasını Birlikte Durduracağız

Türkiye çapında kampanyamızı başlatıyoruz

AKP iktidarı 10 yıldır eğitim sistemini yapboza çevirdi. En son icraatı ise halkın, eğitimcilerin ve bilim insanlarının tüm itirazlarını görmezden gelerek 4+4+4 eğitim yasasını alelacele ve kelimenin gerçek anlamı ile zor kullanarak Meclis’ten geçirdi. O günden bugüne itirazlar dinmek yerine büyüdü, yaygınlaştı.

AKP iktidarının asıl hedefinin eğitimi tüm kademeleriyle piyasalaştırmak, sermayenin bu alandaki karlılık alanını genişletmek, sermayenin ihtiyaçlarına uygun bir işgücü piyasası oluşturmak ve tüm bunları yaparken aynı zamanda eğitimin içeriğini kendi toplum hedefine uygun, gerici ve cinsiyetçi bir biçimde şekillendirmek olduğu yasanın içeriği, yasa öncesinden başlayarak bugüne taşınan söylem ve uygulamalarla açıkça görünür hale gelmiştir.

AKP, hedefi doğrultusunda yürürken gözü ne milyonlarca çocuğu, ailelerini ne de öğretmenleri görmektedir. Yasa henüz bütünüyle uygulanmadan daha ilk düzenlemelerle   ülkenin dört bir yanında okullardan, İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri önlerinden, Milli Eğitim Bakanı'nın yaptığı bilgilendirme toplantılarından ve sokaklardan yasaya karşı itiraz sesleri yükselmeye, eylemler gerçekleştirilmeye başladı. AKP’liler dahi bugün yasayı savunamamaktadır.

Ülkenin dört bir yanında çocuğuna, okuluna, geleceğine ve eğitime sahip çıkan bizlerin bugün bu toplantıda buluşma nedeni de parça parça ilerleyen itirazları bütünleştirmek ülke çapında ortak bir söze dönüştürme hedefidir, bu söz açıktır: 4+4+4 yasası derhal iptal edilmelidir. Tüm uygulamalar durdurulmalıdır.

Başlatacağımız “4+4+4’ü durduralım” kampanyası bu çağrıya yanıt veren, katılan, katkı sunan, her kurumun, kişinin, her kesimin özgünlükleri ile büyüyecek, yagınlaşacaktır. Hedefimiz açıktır. Çocuklarımızı, geleceğimizi karanlığa bırakmıyoruz.  4+4+4’ü hep birlikte durduracağız.

Eğitim sistemindeki dönüşüm sadece öğrenciyi, veliyi ve öğretmeni değil bu toplumda yaşayan herkesi ilgilendiriyor. Çünkü eğitimde atılan her adım aynı zamanda bu toplumun geleceğini şekillendiriyor. Tam da bu nedenle toplumun her kesiminin eğitim mücadelesinin öznesi olduğunu, 4+4+4’e karşı birlikte davranması gerektiğini düşünüyoruz.

Bugün burada “4+4+4’ü durduralım” kampanyasını başlatırken kampanyanın temel bir aracı olarak ülke genelinde bir imza kampanyası başlattığımızı ilan ediyoruz. Başta veliler, öğrenciler ve öğretmenler olmak üzere örgütlü emekçiler, eğitim örgütleri, sendikalar, demokratik kitle örgütleri, siyasi parti ve kurumlar, emek ve meslek örgütleri bu yasa karşısındaki mücadeleyi omuz omuza büyüteceğiz.  Bu imza  kampanyası mücadeleye taraf olan herkesin katılımıyla okul okul, mahalle mahalle, meydan meydan, kent kent ülke geneline yaygınlaşacaktır. İmza toplama noktası olmayan tek bir mahalle kalmayacaktır. Elbette kısa vadeli hedefimiz bu ucube yasayı çöpe atmak, çocuklarımızın yeni eğitim-öğretim yılında  bu piyasacı-gerici-cinsiyetçi eğitim yasayıyla belirlenmiş bir sisteme adım atmamalarıdır.

4+4+4’ü durduralım kampanyası sadece imza toplamayla sınırlı kalmayacak okuluna, çocuğuna, eğitime sahip çıkanların eylemleri, etkinlikleri ile 4+4+4’ü durdurma kararlılığı gösterilecektir. Yüzbinlerce veli 5 yaşında çocuğunu okula göndermeyecektir. Her okul, her mahalle, her kent yasaya karşı bir direniş alanı olacaktır. Bu yasayı getiren AKP, geçiren TBMM karşısında milyonların itirazını bulacaktır. Ve inanıyoruz ki eylül ayı başında ülkemiz 4+4+4 musibetinden kurtulacaktır.

4+4+4 eğitim yasasının derhal iptal edilmesini istiyoruz

Çünkü 4+4+4 eğitim modeli;

Eğitimin tüm kademelerinde paralılaştırma, özel okul ve dershaneciliğin kamu kaynaklarıyla teşvik edilmesi, okullarımızın işletmeye dönüştürülmesi yani eğitim alanının tamamen piyasalaştırılması anlamına gelmektedir.

Bu yasa ülkenin “işgücü piyasasını” sermayenin ucuz işgücü ihtiyacına göre şekillendirme hedefini gütmektedir. 4+4+4 mesleğe yönlendirme adı altında çocuk işçiliği teşvik etme, yoksul çocuklarına ucuz işçi olmaktan başka bir yol tanımama projesidir.

5 yaşındaki çocuklarımızı hiçbir biçimde hazır olmadıkları ilkokula zorla gönderme, zihinlerini gericilikle kuşatma projesidir.

Seçmeli adı altında zorunlu kılınacağını bildiğimiz ek din dersleri ile tüm okulları imam hatipleştirme, sorgulamayan, düşünmeyen hakkını aramayn iktidarlara biat eden bir toplum yaratma projesidir.

Çocuk gelinliğe yöneltme, kadının ikinci sınıf yurttaş olduğu bir toplum yaratma projesidir.

Bu yasa öğretmenleri güvencesizleştirme, kölelik koşullarında çalıştırma, performans, norm kadro gibi uygulamalarla eğitim emekçileri üzerinde tahakküm kurma projesidir.

4+4+4 eğitim modelinin ucubeliği daha uygulamaya geçmeden okulların bölünmesi, imam hatiplere çevrilmesi, etütlü okulların kapatılması, öğrencilerin ve öğretmenlerin sürgün edilmesi, velilerin çaresiz bırakılması ile kendini göstermiştir.

4+4+4 eğitim modeli karanlıktır. Çocuklarımızı, geleceğimizi karanlığa teslim etmeyeceğiz.  Tek tek okullarda yükselen itirazları birleştiren; çocuklarına, geleceğine sahip çıkan herkesin katılabildiği ve örgütleyebildiği, 4+4+4 eğitim modelini durdurmayı hedefleyen bir mücadele sürecini hep birlikte başlatmak istiyoruz.

Yasayı Hep Birlikte Durduracağız.

HALKEVLERİ EĞİTİM HAKKI MECLİSİ


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git