A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Kime oy verelim

Kategori Kategori: Avustralya | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Gündoğdu Gencer | 17 Kasım 2007 08:38:06

Bu Cumartesi seçimler var. Avustralya vatandaşı olanlarımız oy kullanacak. İki düzen partisinden hangisi kazanacak, hangisine oy verirsek daha az kazık yiyeceğiz diye düşünme zamanı.

Gerek iktidardaki Liberal-Ulusal Parti koalisyonu, gerekse “sözde” İşçi Partisi mevcut düzeni nasıl daha iyi sürdürebileceklerine bizleri inandırmaya çalışıyorlar. İktidar partileri sendikaları tu kaka göstermeye çalışırken “sözde” işçi partisi kendisiyle sendikalar arasına mesafe koymaya çalışıyor.  Küçük Coni’nin sendikalara saldırması anlaşılabilir bir durum; oysa sendikaların kurmuş olduğu “işçi” partisinin de kendisini sendikalardan uzak tutmaya çalışması insanı bazı temel sorular sormaya yöneltiyor.  “İşçi” partisi hangi sınıfı temsil ediyor?  “İşçi” Partisi lideri kendisinin de küçük Coni kadar “ekonomik muhafazakâr olduğuna yemin billâh ediyor, küçük Coni’nin artık eskidiğini, artık yeni model araba almak gerektiği gibi tüketiciye eski modeli atıp yeni modeli –kendisinin- alınması gerektiği fikrini pazarlıyor.  Benim gördüğüm tek bir önemli fark var aralarında.  O da küçük Coni’nin (Work Choices) “Vur Beline Çalışanın Yasası”nı savunması, Rudd’ın ise bu yasayı iptal edeceğini söylemesi.  Bu elbette önemli bir fark.  Çünkü bu yasa çalışanın pazarlık gücünü sıfırlamak ve sendikaları ortadan kaldırmak için çıkarılmış bir yasadır. 

 
Kişilik farkları, Coni eski, Rudd yeni şaşırtmacalarını bir yana bırakıp ne istediğimize bakalım.  Benim istediklerim şunlar:


1. EĞİTİM: Devletin özel okullara yaptığı yardımı kesmesi ve kaynaklarını devlet okullarına ayırması.  Yüksek öğrenimin parasız olması (unutmayalım 1972-75 Whitlam hükûmetinin ilk icraatlarından birisi buydu ve milyarlarca dolarlık bütçe fazlası bunu yapmaya yeter de artar bile).  HECS adlı gudubetin kaldırılması ve genç insanların geleceğinin ipotek altına alınmaması.  Sosyal adalet için bu olmazsa olmaz bir koşuldur.

 
2. SAĞLIK: Medicare’in, diş sağlığı dahil, tüm sağlık hizmetlerini kapsaması ve “co-payment” adı verilen ve hastaları doktora gitmekten caydıran ödemelerin kaldırılması.  PBS listesinde bulunan tüm temel ilâçların fiyatının tamamının devletçe karşılanması.  Devletin insanları özel sigorta yapmaya iten uygulamalarının kaldırılması.
 
3. DIŞ POLİTİKA: ABD’nin ileri karakolu görevini yapmaktan vazgeçilmesi.  Pine Gap casus tesisinin kaldırılması.  Avustralya dış politikalarının ABD’nin çıkarlarına ve direktiflerine göre değil, Avustralya’nın çıkarlarına göre düzenlenmesi.  Ancak Avustralya’nın çıkarları ABD’ninkiler ile örtüşüyor ise ABD’ye destek verilmesi.  Avustralya’nın bölgenin jandarması konumundan çıkarılması, bölgedeki küçük büyük tüm ülkelere eşitlik ve karşılıklı saygı temelinde yaklaşılması.
 

4. DOĞAL KAYNAKLAR: Tüm doğal kaynakların kamulaştırılması.

 
5. BANKALAR: Bankaların çalışanların sırtından fahiş kârlar edinmesine son verilmesi.  Unutmayalım Commonwealth Bank ilk kuruldupunda amaç diğer bankaları hizaya getirmekti.  Ancak bu bankanın özelleştirilmesiyle diğer bankalardan bir farkı kalmadı.  Gerekirse kâr amacı gütmeyen yeni bir devlet bankası kurularak diğer bankaların tefeciliklerine gem vurulması.

 
6. SOSYAL GÜVENLİK: İşsizlere ve hastalara suçlu muamelesi yapmaktan vaz geçilmesi.  “Work for the dole” adlı kepazeliğe son verilmesi.  İşsizlik parası işsiz olanlara veriliyorsa, bunun karşılığında çalışmaları beklenmemeli.  Eğer çalışıyorlarsa işsizlik parası değil, yasal ücretler ödenmeli.

 
7. SANAYİ İLİŞKİLERİ: “Work choices” adı altında çalışanların ücretlerinin düşürülmesi ve onyıllar boyu edinilen haklarının silinip atılmasına son verilmesi.  AWA (Avustralya İşyeri Anlaşması) imzalamış olan çalışanların, istedikleri takdirde bu anlaşmayı feshedip “award” (toplu sözleşmeler sonucu belirlenmiş ücret ve haklara dönme yolu açılmalı.

 
8. ULUSAL SAVUNMA: Ulusal savunma harcamaları ABD’nin ileri karakolu olma temelinde değil, Avustralya’nın gereklerine göre düzenlenmeli.  Araç ve gereç alımında (ki bu, şu anda her yıl milyarlarca doların ABD şirketlerine aktarılması yolunda olmaktadır) uluslararası piyasadan en uygun alımlar yapılmalı.

 
9. CUMHURİYET: Kraliçe artık Avustralya devlet başkanı olmaktan çıkarılmalı.

 
10. LAİKLİK: Devlet kaynaklarının şu veya bu kisve altında dinî kuruluşlara aktarılmasına son verilmeli.  Bunun bugün örnekleri “Job Network” adlı şemsiye altında çalışan çoğu kuruluşun kiliselerin uzantısı olması, birçok okulun kilise okulları olmasıdır.  Dinî kuruluşlara hiçbir biçimde devletten kaynak sağlanmamalı.  Avustralya’nın Hıristiyan bir ülke değil, laik bir ülke olduğu anayasaya konmalıdır.

 
11. GÖÇ VE ÇOKKÜLTÜRLÜLÜK: Hep inkâr edilse de var olduğunu hepimizin bildiği “ülke kotaları”nın kaldırılması ve göçmen alımının ülke, dil, din, ırk ayırımı gözetilmeden yapılması.  İngilizce bilmek göçmen adaylarına öncelik sağlamamalı.  Onun yerine İngilizce bilmeden Avustralya’ya gelen göçmenler için 540 saat gibi gülünç bir süre yerine bir yıl “full-time” ücretsiz İngilizce kursları sağlanmalı.

 
12. BASIN YAYIN: Basın yayın organlarının tekelleşmelerine kesin yasal engeller getirilmeli, çokseslilik vurgulanmalı ve desteklenmeli.  SBS’in sürekliliği garanti edilmeli ve reklâm almadan yaşayabilecek ölçüde fon sağlanmalı.  ABC’ye yapılan politik baskılara ve özelleştirme girişimlerine son verilmeli ve ABC’nin bütçesi yeterli düzeye çıkarılmalı.

 
13. ÇEVRE: 2050 yılına kadar Avustralya’nın enerji gereksinmelerinin yüzde 90’ının güneş ve jeo-termal enerjiyle sağlanması için gerekli düzeyde yatırımlar yapılmalı.  Kentlerde akıp denize giden yağmur sularının kullanımı için altyapı yatırımları yapılmalı.

 
Bunlar benim istediklerim.  Sizinkiler farklı olabilir.  Bunların birçoğu ne yazık ki büyük partilerin programlarında yok.  Bir tek 7. madde İşçi Partisi gündeminde bulunuyor.  Siyasal partilerin ve onların kurduğu hükûmetlerin bizim hizmetimizde olması gerektiğini unutmayalım ve bu Cumartesi oy verirken isteklerimizi hangi partinin daha iyi karşılayacağını düşünerek oy verelim. 


İstediklerimiz gerçekçi değil diye düşünmeyelim.  Ağlamayan çocuğa meme vermezler.

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 3 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







'Büyük Osmanlı Soygunu': 10 maddede Eric Adams davası…
İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü

TRUMPİST BİR DÜNYADA ERTESİ GÜN
Seküler Yahudiler rahatsız: "İsrail, İran olacak"
Avusturya seçimleri: Aşırı sağ sandıktan birinci çıktı.
Avustralya binlerce vatandaşına Lübnan'ı terk etmelerini tavsiye etti.
New York Belediye Başkanı Türkiye'den rüşvet mi aldı?

Türkiye işçiler için bir cehennem
İkinci Trump dönemi: Küresel ekonomi nasıl etkilenecek?
AB, çoğunluk sağlanamamasına rağmen Çinli elektrikli araçlara ek gümrük vergisini onayladı.
Türkiye'de ekonomi politikaları konkordato ve iflasları patlattı.
Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı

Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI

Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.
Türkiye ve Yunanistan'daki kültürel miras alanlarının en az üçte biri yükselen deniz seviyesinin tehdidi altında.

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.
Stephen Hawking'in ünlü paradoksu çözülmüş olabilir: Kara delikler aslında yok mu?

2023 yılında Türkye’de çocukların cinsel istismarı hakkında 40.000'den fazla dosya açıldı.
Çalışanların geliri son 20 yılda azaldı.
Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor

Madeleine Riffaud est partie
GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER
JOYCE BLAU, 18 Mart 1932-24 Ekim 2024
HIZLANAN TARİH
DERTLİ-MİR-DÖNE

Nereden Geldi Nereye Gidiyor
Atamın Sözleri
Cumhuriyet 101 Yaşında
Kadın ve Erkek
MAZRUF

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git