|
|
Değerler Eğitimi: Din EğitimiKategori: 'Hayır'lı Demokrasi | 0 Yorum | Yazan: Haberci | 22 Mayıs 2011 07:46:35 18. Milli Eğitim Şurası'nda gündeme gelen ancak yıllardır hazırlıkları yürütüldüğü bilinen "değerler eğitimi" için önerilen etkinlikler, din dersinin tüm müfredata yerleştiğini gösteriyor. Değerler Eğitimi'nin diğer dikkat çeken özelliği ise aydınlanmacı-bilimsel eğitim anlayışına indirilen ağır bir darbe olması.
Değerler Eğitimi son olarak Antalya’da çocukların internet ve televizyondan olumsuz etkilendiği iddiasıyla her ders öncesi 3-4 dakika milli-manevi değerlerin anlatılması ile gündeme geldi. Konu ile ilgili çeşitli sempozyum ve etkinliklerin sürekli gündemde tutulduğu bu günlerde, İstanbul İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinin okullara gönderdiği etkinlik örnekleri ilk elden bilgi sahibi olmayı ve Değerler Eğitimi'nden neyin amaçlandığının açıkça anlaşılmasını sağlıyor. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu imzası ile eğitim öğretim yılının başında değerler eğitimi ile ilgili okullara gönderilen yazıda “gönüllü ve istekli okullarda” öğretmenlerin kararı ile uygulanabileceğinden bahsediliyordu. Ancak, okullara Değerler Eğitimi'nin her bir başlığı ile ilgili kazanım, işleniş ve değerlendirme kısımları detaylandırılmış etkinlik örnekleri gönderildi. Değerler eğitiminin başlıkları şu şekilde sıralanıyor: Adalet (Aralık ayı), Sorumluluk (Ocak – Şubat), Sevgi (Mart-Nisan) ve Güven (Mayıs-Haziran). 2010–2011 Eğitim Öğretim yılında okullarda pek heyecan yaratmayan, eğitimcilerde ne amaçla uygulandığı konusunda soru işaretlerine yol açan değerler eğitimi ile ilgili, Bakanlığın 2011 -2012 Eğitim Öğretim yılında daha planlı hareket etmesi ve etkinliklerin uygulanmasını yakından takip etmesi bekleniyor. Örnek kişilik: Hz. Adem İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okullara gönderdiği yazıda tüm okulların aileler, üniversiteler, STKlar Sivil Toplum Kuruluşları), yerel yönetimler, ilgili sektör kuruluşları ve medya ile işbirliği halinde çalışmaları isteniyor. Okullarda ‘Değerler Eğitimi Kulübü’nün kurulması önerilirken konu ile ilgili sosyal-kültürel faaliyetlerin düzenlenmesi ve ayın teması ile ilgili broşürler hazırlanması öneriliyor. Ocak ayının teması olan Sorumluluk ile ilgili hazırlanan programda, “2. Kademe öğrencilerin (6.-8. sınıflar) neden var olduklarını düşünmeleri istenebilir. Varlık nedenleri hakkında düşünen öğrencilerin görev ve sorumluluklarını keşif yoluyla bulmaları hedeflenir” ifadesi yer alıyor. Sorumluluk temasının “İnsanın değerli olduğunu bilir” kazanımında örnek kişilik olarak Hz. Adem verilmiş ancak gerekçesi açıklanmamış. Yine sorumluluk temasında İslam Bilimleri Tarihi araştırmacısı Prof. Dr. Fuat Sezgin, Mehmet Akif Ersoy, Mevlana, Hz. İbrahim, Şeyh Edebali ve Osman Bey örnek kişilikler ve biyografiler olarak öneriliyor. Sorumluluk başlığında Hz. Muhammed’den ve Mevlana’dan yapılan alıntılara yer veriliyor. Ayrıca, lise sınıflarında İsmet Özel’in “Amentü” şiirinin okunması tavsiye ediliyor. Öğretmen: Tüm yaratılmışlar insana hizmet için var İnsanın Değerli Olduğunu Bilir kazanımı için önerilen “İnsan” adlı etkinlikte kullanılan ifadeler şu şekilde: “ … Öğretmen tüm yaratılmışların insanların hizmeti için olduğuna değinir. Bunları kendi yararı için kullanabilme özelliği ile donatıldığına dikkat çeker. Ve aynı zamanda bunların her birinin sorumluluğunu da üstlendiği sorumsuz davranışların dünyanın dengesini bozduğu (küresel ısınma, nesli tükenen hayvan vs.) üzerinde tartışma ortamı yaratarak etkinliği bitirir.” Sözü edilen değerlerin kazanımları neredeyse bütün derslerle ilişkilendiriliyor. Örneğin trafik kurallarına uymaktan bahsedilirken Sosyal Bilgiler Dersi ile, çevreyi temiz tutmak Fen ve Teknoloji ile bağlantılandırılıyor. Yukarıdaki “İnsan” başlıklı etkinlik ise Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi ile ilişkilendirilmiş. Liselilere: Hepimiz birer çatlak kovayız! Mart–Nisan ayının teması olan Sevgi'de tanrı sevgisi hedeflerden biri olarak belirtilmiş. Lise 1-3. sınıflarda Sevgi temasında “Hepimiz Birer Çatlak Kovayız” başlıklı etkinlikte “Çatlak Kova” adlı bir hikaye aktarılıyor. Hikayenin sonunda şu ifadeler yer alıyor: “ … Hepimiz aslında çatlak kovalarız. Allah’ın büyük planında hiçbir şey ziyan edilmez. Kusurlarınızdan korkmayın…” 'Sevginin Kaynağı Tanrıdır' başlıklı bir başka etkinlikte yine benzer vurgulara ve Tanrı sevgisine yer veriliyor. Yine Lise 1-3. sınıflar için önerilen “Yeryüzünün Yaratılış Yaşamın Var Oluş Sebebidir Sevgi” adlı denemede yer alan aşağıdaki ifadeler, 'sevgi mi yoksa biat mı?' sorusunu sorduruyor. Deneme şu cümle ile başlıyor: “Yaratıcı; insanı sevgiyle yaratmıştır. Tüm yarattıklarını da sevgiyle yarattığı insanın emrine vakfetmiştir…” Devamında da gerçekten insanı şaşkınlığa düşüren, Din Kültürü Ahlak Bilgisi dersine taş çıkartacak düzeyde tespitler sıralanmış “deneme”de: “ Cismini ‘en güzel surette’ yaratmış. Tüm ihtiyaçları olan unsurları doğar doğmaz kullanımına sunmuş.Allah’ın insana beslediği sevgi ile ilgili bu tarif ve ispatların ardından, insanın Allah sevgisini nasıl göstereceği ile ilgili ifadeler de var: “İnsanın Allah’a sevgisinin ispatı en değerli hayati organı (et parçası olan kalp değil) yüreğinde baş köşeyi başka hiç kimseyi O’nun sevgisine eş tutmadan tahsis edebilmektir. Tatlı canını hiç düşünmeden Canan’ının yoluna feda edebilmektir.” Değer: Din mi? Mayıs - Haziran ayında Güven temasında ise İlköğretim I. Kademe öğrencilerinin (1. – 5. sınıflar) girişimcilik konusunda bilinçlendirilmesi hedeflenmesi dikkat çekiyor. Eğitimciler, günümüzde ekonomik ve toplumsal sistemin sevgi, saygı, dayanışma, sorumluluk ve adalet gibi kavramların içini boşalttığının bir gerçek olduğunu ancak çözümün Değerler Eğitimi Projesi olmadığını belirtiyorlar. Değerler Eğitiminin amacının, dini eğitimin bütün eğitim-öğretim faaliyetlerine yedirilmesi olduğu noktasında ortaklaşılıyor. Kaynak : sol.org.tr
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|