A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Türbanı savunanlar çok eşliliği kabul etmek zorunda!..

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 1 Yorum | 07 Nisan 2011 12:10:24

Seçimler yaklaştığında Türkiye bir garip oluyor, bütün savaş baltaları çıkıyor, bırakın karşı partileri kendi partileri içinde bile akıl almaz savaşlar başlıyor. Hele Partiler Yasası 12 Eylül faşizminden kalmaysa ve seçilecekleri başkanlar belirliyorsa küfrün bini bin para. İleri Demokrasi mucidi Recep Tayyip Erdoğan gibi kimleri seçmeyeceğinizi grup toplantısında açıklarsanız eğer, doğal olarak seçeceklerinizin ne kadar demokrasi içinde kalacağı da şimdiden belli oluyor.

Benim yazacağım tartışma başlayalı yaklaşık 2 ay oluyor: “Türban tartışması”. Diyeceksiniz ki bu tartışma zaten yıllardır bitmedi ki, haklısınız bitmedi ama seçim yaklaşınca sıkılan “Türbanlı milletvekili” diye yazmaya başladı. Hatta geçenlerde her partiye türbanlı milletvekili isteyenlere karşı bir yazı da yazdım. Meclisle pazar yerini birbirine karıştırmamalarını önerdim.

Türban konusunda ne kadar katı olduğumu biliyorsunuz, dini bir emrin demokrasi içinde tartışılmasına hep karşı çıktım. Dini bir emri kabul etmek Kur’an’ı benimsemek yani şeriatı kabullenmektir. Bunun aksini söyleyen sanırım çıkmayacaktır. Çıksa bile ciddiye almam…

İki gündür yine düşünmeye başladım bu konuyu, din parça parça inanılacak yada uygulanacak bir konu değildir. O yüzden dini inancı olmayanların dinî bir emri bu kadar savunmalarını hiç anlamadım. Hem de o emir kadına getirilen bir yasaksa ve erkekler tarafından getirilmişse bunu demokrasiyle bağdaştıranları asla anlamadım. Türbanın en tartışmalı olduğu günlerde Ufuk Uras “Türbanı desteklememek faşistliktir…” demişti. Geçenlerde de kravatını meclis kürsüsünün mikrofonuna astı türbanı savunmak adına. Dinci erkekler de kravata karşı olduklarından esasında tam da onlara uygun davrandı. Meclis meclis olalı sanırım böyle komik bir devrimci protesto görmemiştir. Murat Belge de bana karşı yazdığı bir yazısında “Türban tartışmasında taraflar birbirini faşistlikle suçluyor…” diye belirtti. Belge türban serbestliği bildirisini imzalayanlardan biri olduğuna ve kendini faşist ilan etmeyeceğine göre ben ve benim gibi düşünenler faşistti. Ne de olsa Ufuk Uras’dan yaşça büyük ve deneyim sahibi, kendine göre ince giydirmişti.

Oysa yanılıyorlar, türban serbestisiyle erkek egemenliğini savunuyorlar ve baştan demokratlıklarını yitiriyorlar. Benim onlara bir önerim olacak, Kur’an’da daha değişik ayetler de var. Eğer kadının kapanmasını destekliyorsanız ve yukarıda da dediğim gibi Kur’an parça parça inanılacak bişey olmadığına göre dört eşliliği de kabul etmek zorundasınız. Kadın yada erkek olmanız bişey değiştirmiyor, her durumda bunu kabul etmek zorundasınız.

Bunu şaka yada gülmece olarak yazmıyorum. Türbanı savunan biriyseniz, cinsiyetiniz ne olursa olsun size böyle bir öneri gelebilir. Yada bu öneriyi siz getirebilirsiniz. Böyle bir durumda ne yapacağınızı yada ne diyeceğinizi, kendinizi nasıl savunacağınızı gerçekten merak ediyorum.

Kadının kapanmasını din kitapları dışında biyerde bulamayacağımıza göre bu tartışma demokrasi adına yazılan kitaplarda yok, varsa da dini bir yasaklama olmasından kaynaklanıyor. Konu olarak demokrasi adına yazılan kitaplarda olmayan erkek egemen toplumun ürünü olan bişey demokratik sayılmayacağına göre buna karşı çıkmak da anti-demokratik sayılmamalı.

Türbanı demokratik sayanlar Kur’an’ı ciddi bir şekilde incelemek zorundalar. Bilhassa kadına tecavüz edildiğinde kadının bunu kanıtlaması neredeyse olanaksıza yakın. Dört canlı şahit gerekiyor tecavüz edildiğini kanıtlaması için. Hüseyin Üzmez’in taciz olayında Milli Gazete yazarlarından biri bu konuyu yazdı ve “Şeriatla yönetilen bir ülke olsaydık Üzmez’e dokunamazlardı…” diye belirtti.

Kendi inanmadıkları bir konuyu savunurken türban yerine başörtüsü yazanlara söylüyorum, din bölük pörçük inanılacak bişey değildir. Aynı şekilde sosyalistlik ve Marksistlik de yarım yamalak inanılacak bir felsefe değildir. İlerde karşınıza çok eşlilikle ilgili bir yasa tasarısı yada öneri geldiğinde ne yapacaksınız? Merakla bekliyorum vermeyeceğiniz yanıtı…

Ahmet Nesin

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 4 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

aykut yazgan { 08 Nisan 2011 08:43:31 }
eğer siyasi partilerden birisi veya bir diğeri ya da hepsi türkiye'nin yelken açtığı "değişim rüzgârlarına" ayak uydurmak ve bu "uydurma(!)" ile oy avcılığı yapmak kaygusundaysalar, o zaman şu mantığa cevap vermek zorundalar:
1. dini bütün, yani mütedeyyin ve dolaysıyla kendisini inancın getirdiği, vazettiği kaidelere uymak zorunda hissedenler. ve (kitapta kat'iyen bu şekilde yazmamasına rağmen) öcü gibi örtünüp ya da maskara gibi giyinenler...
2. yukarda tarifin aynisi okuyun..
yalnız "dini bütün"ü ve "mütedeyyin"i ve "inanmış"ı kaldırın..
şimdi meclise sokulması istenen bu iki tipten birincisi
--bilgili değil ( yani gerekeni gerektiği gibi;yani dini vecibeleri, okumamış, bilgilenmemiş, kulaktan dolma bir inanç sahibi)
ikincisi
--türbanının, cüppesinin, çarşafının, çadırının içersinde tam bir sahtekâr. bir oportünist..
bunlardan; eğer aday gösterilirlerse ve seçilirlerse hangisi beni bizi sizi temsil edecek?
zorba ve tahakküm eden bir erkek milletinin ortasında "kadın olmanın dayanılmaz zorluğu" altında kadınlarımız bunları nereye koyacalar?
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık
Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git