A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Şen Olasın Halep

Kategori Kategori: Berlin Günceleri | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Gültekin Emre | 11 Şubat 2011 13:52:38

Alman Türk, Polonyalı, Yugoslav, İtalyan, Arap... ortak bir dilde buluşmuşlar sanki: Türkçe ağırlıklı, pazara, alışverişe özgü bir dil! Anlaşmakta, pazarlıkta sorun yaşanmıyor hiç. Ispanağın ardından pırasa, havuç da girdi alışveriş çantamıza. Üç kilo elma, portakal, mandalina da. Pazarda kilo ya da tane hesabı yok, iki, üç kilo üzerinden yürüyor alışverişler.

24 – 30 Ocak, 2011

24 Ocak, Pazartesi
 
Kulak çınlamam yine had safhada sinyal veriyor. Duymam da düşme de devam ediyor. Kulak, burun, boğaz doktoru da yaptığı testle bu düşüşü saptadı. Onun için  üç hafta rapor verdi. Sakin olun, dinlenin, strese girmeyin, yani kafanıza bir şey takmayın, dedi ve beni eve yolladı.
 
Aslında sakinim bu aralar ama gerçekten sakin miyim?
 
Değilim aslında. Kendimi baskı altında tutuyorum yazacağım, okuyacağım... diye. Her şeye yetişmeye çalışan bir yapım var, o yüzden sakin olamıyorum ama olmalıyım artık.
 
 
25 Ocak, Salı
 
Mermi Uygur’un yazdıklarının hepsi başucu kitabı bana göre. Ama içlerinden biri var ki, ötekilerden biraz ayrılıyor ve beni daha çok ilgilendiriyor: İçi Dışıyla Batı’nın Kültür Dünyası (1998). Batı’yı yakından, hatta içten tanıyan birinin gözlemleri, izlenimleri, değerlendirmeleri bu kitapta yer alan denemeler. Kitabın bölüm başlarında şiirler de yer alıyor.
 
“İster Batılı, ister Batı’ya karşı,
  ister Batı’dan hana olsun,
  isterse bütün bunları umursamasın-
  herkese bir çağrı denemesi bu:
  kimi kulakları okşasa, kimi tırmalasa da.”
 
Avrupa’ya ilişkin şiirin bir bölümü şöyle:
 
“Denize inen çamlar dipdiri
Al-sarı kıyıyı gölgeleyen bahçeler
Dünyanın beni paylaşamadığı düşlerle
Bir sabah tam suya girecekken
Çevremde sarayımızın kızları
Bir boğa yaklaştı bize
Dayanamadık albenisine
Okşar okşarken
Sırtında buldum kendimi
Ben Finikia kralının akyüzlü incecik kızı Europa”
 
Bir de şu sorulara yanıt bulabilsek:
 
 “Batılı kim
  Batılı nerede
 İşte Batılı
 Batılı heryerde
 
 Gönlündeki Batılıya
 kafandaki Batılıya
 Rastladın mı hiç
 
 İşte Batılı
Batılı heryerde
Batılı kim
Batılı nerde”
 
 
26 Ocak, Çarşamba
 
Menekşe Toprak iki öykü kitabının ardından-Valizdeki Mektup (2007), Hangi Dildedir Aşk (2009)- romanıyla çıkageldi. Roman yazdığını biliyordum ve merak edip duruyordum nasıl bir şey çıkacak ortaya diye.
 
Temmuz Çocukları romanı Ankara- Berlin arasında geçiyor. Göçün bire bir izini sürmese de, yurtdışında yaşamak, çalışmak zorunda kalan insanların parçalanmış, yıpranmış hayatlarını kucaklıyor Menekşe. Yanlış evlilikler, Türkiye’deki akrabaların yanında ya da yatılı okullarda büyüyen çocukların iç dünyaları; anne babanın çocukları için fedakarlık yaptıklarını sanmaları, yanlışlıklar... üzerine kurulu iyi bir roman Temmuz Çocukları: Yurtdışının, göçün romanları, henüz yazılmayan hayatların romanları, yavaş yavaş ortaya çıkacak.
 
 
27 Ocak, Perşembe
 
“Yazları ailelerinin gelmesini bekleyen, geldiklerindeyse yaşamlarının akışı değişen, kesintiye uğrayan, bir aylığına analı-babalı olanın ayrıcalığına kavuşan ama çoğunlukla bu anne-babayı nereye koyacağını bilemeyen yaz çocukları. En çok da temmuz çocukları. Analı-babalı öksüz çocuklar.”
 
Temmuz Çocukları romanı bir yılbaşı gecesinin Berlin ve Ankara’sından unutulmaz kesitler ve kişiler sunuyor.
 
 
2 Ocak, Cuma
 
“zorlu göçmen” koymuşlar dosya konusunun başlığını. Fahri Erdinç için güzel bir tanım bence. Türkiye Defteri dergisinin Mart 1975 sayısının tümün bu politik “göçmen”e ayrılmış. Şiirleri, öyküleri, romanları kucaklanmış, unutulmadığı gösterilmiş.
 
“1940 ile 1945 arasında yazdığı şiirlerini Şen Olasın Halep Şehri adı altında toplayan Fahri Erdinç, o dönem şiir anlayışının dışında kalmamışsa da, dönemin büyük şairleriyle aynı düzeyi koruyamamış; izlenimlerini şiir biçiminde ifade etmekten öteye geçememiştir. Bu kitabındaki şiirler; çocukluk, memleket, ölüm, Tanrı gibi temalardan ve şiirleştirilmiş izlenimlerden oluşmaktadır.”
 
Nâzım Hikmet etkisinden kendisini hiçbir zaman kurtaramamış ve hep onun gölgesinde kalmış. Gurbetin, politik göçmenliğin yakasına yapışıp kaldığı Fahri Erdinç’i genç şairler nereden bilecek.
 
 
29 Ocak, Cumartesi
 
Türk Pazarı. Aman Allahım o nasıl bir renk, ses cümbüşü öyle! Hava soğuk değildi, güneş de vardı. Sebze ve meyveler nasıl da göz alıcıydı!
 
Ispanaktan başladık almaya. Alman Türk, Polonyalı, Yugoslav, İtalyan, Arap... ortak bir dilde buluşmuşlar sanki: Türkçe ağırlıklı, pazara, alışverişe özgü bir dil! Anlaşmakta, pazarlıkta sorun yaşanmıyor hiç. Ispanağın ardından pırasa, havuç da girdi alışveriş çantamıza. Üç kilo elma, portakal, mandalina da. Pazarda kilo ya da tane hesabı yok, iki, üç kilo üzerinden yürüyor alışverişler. Kırmızı pancar, kara turp, kocaman bir demet maydanoz da hop çantaya! Ananas ve nar! Narsız pazardan dönülür mü hiç.
 
Pazardan zenginleşerek dönüyorum her zaman; renk, dil zenginliğiyle...
 
 
30 Ocak, Pazar
 
Yürüyüş güzergâhım değişmedi bugün de, kanal paralel, küçük bahçelerin arasından beş altı kilometre kadar yürüdüm. Hava soğuk ama ben yürüdükçe ısınıyorum.
 
Babam aklıma geliyor, köyde kalan mezarında tek başına.
 
Mezarı duruyor mu, onu da bilmiyorum ya.
 
Hiç ziyaret edeni olmuş mudur acaba.
 
Ya annem! Onun mezarı Ankara’da, babamdan çok uzakta.
 
Büyük ağabeyimle aralarında evler, yollar, ağaçlar ve başka mezarlar var.
 
Kaç yıldır annemim mezarını da ziyaret edemedim.
 
Peki ben nereye gömüleceğim öldüğümde? Bunu düşünecek yaşta değilim desem de, her an ölümle burun buruna gelebilirim. O zaman nereye gidecek gövdem? Bunu düşünmek acı verse de, bu da hayatın bir başka yüzü değil mi? 31 yıl oldu Berlin’e geleli. Eskiden bu tür şeyler aklıma gelmezdi, düşünmezdim. Ama düşünür oldum son zamanlarda.
 
Nereye gömülecekleri sorusu göçmenlerin yanıt aradıkları, çoğu zaman bulamadıkları sorulardan biridir.
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir

Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git