A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Bugünlerde Bahar İndi

Kategori Kategori: Berlin Günceleri | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Gültekin Emre | 09 Kasım 2010 02:39:45

Yaşar Kemal'in bu kitapta yer alan "Irgatlık Anıları" günlük biçiminde, çok kısa. Şiirleri ise özgün; onun Çukurova toprağına, doğasına, insanına bakışını iyice perçinliyor, gözler önüne seriyor. Sıcak, samimi ve yalın şiirleri birkaç kez okudum ve büyük bir romancının dünyasındaki şiiri gördüm. Onun romanlarındaki şiirin gücünü de bu kitapla daha iyi kavradım.

25 Ekim – 31 Ekim
 
25 Ekim, Pazartesi
 
Türk Edebiyatında Viyana için yana döne aradığım gerekli kitaplar geldi:
 
Sezer Duru’nun Beyaz Gecelere Doğru (Everest, 207);
 
Ester Almelek’in Bu Şehri Seviyorum’u -İstanbul, Viyana, Venedik, Paris- (İnkilap, 2009);
 
Ahmet Ağa’nın Viyana Kuşatması Günlüğü (Aksoy Yayıncılık, 2. bs. 1998);
 
Süreyya Evren’in Nokta Viyana’sı (Versus, 2007).
 
Dosya kabarıyor giderek. Her araştırma beni heyecana boğar şimdi olduğu gibi. Beklediğim öteki kitaplar da gelsin hele bir, önümü daha iyi görebileceğim o zaman. Viyana ile Türkiye arasında gazeteciler, yazarlar, şairler, diplomatlar arasında kurulan yazılı ilişkiler günümüzün ilişkilerine de ışık tutacaktır umudunu taşıyorum.
 
 
26 Ekim, Salı
 
Murathan Mungan’ın yeni şiir kitabı Gelecek’ten (Metis Yayınları) önce okudum Yaşar Kemal’in Bugünlerde Bahar İndi’sini (YKY).
 
Yaşar Kemal’in bu kitapta yer alan “Irgatlık Anıları” günlük biçiminde, çok kısa. Şiirleri ise özgün; onun Çukurova toprağına, doğasına, insanına bakışını iyice perçinliyor, gözler önüne seriyor. Sıcak, samimi ve yalın şiirleri birkaç kez okudum ve büyük bir romancının dünyasındaki şiiri gördüm. Onun romanlarındaki şiirin gücünü de bu kitapla daha iyi kavradım. Bir yazarın yazdıklarında şiirsel tat, daha doğrusu şiir yoksa, o yazılanlarda bir eksiklik var demektir. Bunu çok iyi biliyorum artık.
 
 
27 Ekim, Çarşamba
 
Rahime’nin abisi bugün öğleden önce aramızdan ayrılmış. Okuldan geç geldim ve geç öğrendim durumu. Elim ayağım buz kesti. Ne yapacağımı şaşırdım. Beklenen bir durumdu bu, ölüm; acı çekiyordu ve hastanın çektiği acılara bir şey yapılamıyordu. Üzüldüm ki ne üzülme! Kendime sert bir içki doldurdum ve içtim çare olacakmış gibi acıma. Acıya içki falan çare, ilaç olmaz, biliyorum ama başka ne yapabilirdim ki?
 
Ölenle ölünmese de acıya da engel olunmuyor ki! Acı, kendisini hep duyumsatıyor ve hiçbir yere ayrılmadığını sezdirip, gösterip duruyor. Acı yenilmez, yener!
 
Bu gece neler neler geçecek usumdan, ne resimler çıkıp gelecek bilinçaltımdan Habile (Rahime’nin abisine) ilişkin. Anılar kalıyor geride acılarla birlikte.
 
Cahit Sıtkı Tarancı’nın Ölü şiiri geliyor aklıma:
 
“Gün o gün değildir ki
 Boylu boyunca uzanmış
 Sağlığında yatmayacağı yere.
 Rüzgârmış, yağmurmuş haberi yok;
 Farksız bir ağaç kütüğünden.
 Beyhudedir seslenmek ona;
 Boş bir evin kapısı çalınmaz.”
 
Ölüme ilişkin ne çok şiir, dize geliyor aklıma. Ama hepsini unutmak isterdim şimdi, beni üzüntüye boğmaktan başka bir işe yaramıyorlar çünkü.
 
 
28 Ekim, Perşembe
 
Toprağı bol olsun. Başka ne denebilir ki. yaşayamadığı ne çok şeyi de alıp götürdü kendisiyle. Anıları bizimle kaldı. “Ben ölümü eskittim, geliyorum” dese de İlhan Berk, kimse ölümü eskitemiyor.
 
Akşam, biraz üzüntüm dağılır diye gittim Konsolosluğun Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna. Birkaç tanıdık gördüm ve onlarla ölüm üzerine konuştuk bayram sevinci yerine. İçim sıkıldı ve erken ayrıldım resepsiyondan. Her yıl Rahime ile birlikte giderdik Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna. Bu yıl yalnız gitmek beni fena sarstı. Ayrıca türbanlıların burada da artmaya başlamasına dayanamadım. Türkiye’nin başına kocaman bir türban geçirdiler, gel de buna katlan!
 
 
29 Ekim, Cuma
 
“Herhalde öldük” (İlhan Berk). Ölenin ardından böyle düşünülür hep. Ölenle ölünmüyor ama ölmüş kadar olunuyor acı çekilirken. Yahya Kemal’in şu iki dizesi de beni bir başka yerlere alıp götürüyor:
 
“Günler kısaldı. Kanlıca’nın ihtiyarları
 Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları”
 
Yaşlılık ve güz nasıl da bu iki dizede enfes biçimde yan yana gelmiş. Güz, ölüm ayıdır; hüzün yüklüdür ve ne çok şairi, yazarı aramızdan almıştır, saymakla bitmez. Çarşamba günü “Meçhûle giden bir gemi” kalktı İzmir’den, Rahime’nin bağrından. “seferinden” hiç dönmeyecek bu yolcu.
 
 
30 Ekim, Cumartesi
 
Kirpiklerimin Gölgesi, acı, yırtıcı ve düşündürücü bir roman.
 
Şebnem İşigüzel, çocukların cinsel istismarına, ensest ilişkilere, şiddete...yer vermiş romanında; tüyler ürpertici!
 
On bir yaşındaki bir kızın annesini öldürmesiyle başlıyor roman. Polisi beklerken başından geçenleri bir bir yeniden yaşıyor ve böylece başından geçenleri öğreniyoruz.
 
Anne sevgisi nedir bilmeyen bu kız okumak ister başarılı bir öğrencidir ama annesi onu satar, okutmaz. Abisi sürekli tecavüz eder. Okulun hademesi de. Bekçi de. Çocuk kerhanesine satılır. Orada işkence görür, tecavüz edilir. Roman kahramanları ruh hastası, sevgisiz, toplum dışına itilmiş kişilerdir.
 
Son yıllarda çocuklara yönelik tecavüz, kaçırma, öldürme, dayak gibi olayların artmasına dikkat çeken bir roman bu, ama okurken insanın sinirleri bozuluyor ve toplumun nereye doğru savrulduğunu da düşünmeden yapamıyorsunuz.
 
 
31 Ekim, Pazar
 
Yaşar Kemal’in Bugünlerde Bahar İndisi’ni okudum. Dipdiri ve farklı şiirler. Türkülü, umutlu, doğaya sımsıkı tutunmuş şiirler. Halk şiirinden beslenmiş, çağdaş şiiri de içine iyice sindirmiş şiirler. Masal, ağıt, öykü ve şiir, hepsi iç içe.
 
“Bugünlerde bahar indi Çukurovanın düzüne
 Donandı ağaçlar
 Donandı dünya
 Donandı yeşilinden alından
 Sarısından
 Donandı delicesine”.
 
1970’li yılların  kaos ortamına ve öldürülen devrimcilere de şiirinde yer veriyor Yaşar Kemal. Zülfü Livaneli’nin bestelediği “Ulaş” şiiri hâlâ belleklerimizde:
 
 “Hele Ulaşa Ulaşa
  Ulaş benziyor güneşe
  Ulaş kardeş can verirken
  Görenlerin aklı şaşa”.
 
“Merhaba” şiirini de Zülfü Livaneli’nin sesinden hep birlikte söyledik meydanlarda:
 
“Dünyanın ucunda bir gül açılmış
 Efil efil yele merhaba
 Karanlığın sonu bir ulu şafak
 Sarp kayadan geçen yola merhaba”.
 
Umut aşılayan, dirençli, farklı şiirler, yalnızlığıma ilaç gibi geldi!
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Karadeniz Alarm Veriyor, İHA Olayları, Tanker Patlamaları ve Sessizce Derinleşen Bir Güvenlik Krizi
Kahramanmaraş’ta Polis Tatbikatı ve Toplumsal Çatışmanın Anatomisi
Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir

Avustralya'dan Bondi Plajı saldırısı sonrası silah yasalarını sertleştirme hamlesi
Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!

Türkiye’de konkordato alarmı: 2025’te başvurular tarihi zirveye gidiyor
Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Tankların dili, halkların sessizliği… Tarihi toprak yalanı ve savaşın meşrulaştırılması
AVM’ler, Kapitalizm ve Emekçinin Kuşatılması Tüketim Toplumunun Görünmez Hapishanesi
Coğrafya Değil, Kapitalist Sömürü Kaderi Belirler
Tekno-Kapitalizmin Çöküş Aynası Tesla Neden “En Sonda”
Hanuka, Devrim ve Makabiler

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git