 |
 |
|
|
 |
 |
 |
 |
|
|
|
|
|
 |
 |
|
Öymen Vakası ve İşin Özü
 Yedi yıllık AKP iktidarının nereye doğru gittiği sonunda belli oldu! Şüpheye yer bırakmayacak şekilde; 'tek sesli', 'tek partili', 'tek doğrulu', 'tek tarikatlı',... bir 'Ilımlı İslam Cumhuriyeti'ne doğru, koşar adım götürülüyoruz. Onur Öymen'in başına gelenler, 'tehlikeli gidişin' açık ispatı niteliğinde.Yaşananları düşününce ‘aklınızı’ kaçırabilirsiniz… Hayatının hiçbir döneminde Aleviler ya da Kürtler ile ilgili, en ufak bir olumsuz yargıda bulunmamış, terbiyesiyle, dürüstlüğüyle, demokratlığıyla tanınmış bir siyasetçinin düşürülmek istendiği duruma bakın. Ama meselenin özü bambaşka. Aslında hedef alınan, ne Onur Öymen ne de söyledikleri. Sayın Öymen, manipülasyon güçlerini test etmek isteyen odakların kurbanı oldu sadece. ‘Karşı Devrim İttifakı’; AKP’yi korumak ve kollamak için, nasıl bilgi kirliliği yaratılacağını, hangi grupların harekete geçirileceğini, kimin ‘öncü’, kimin ‘takipçi’ olarak görev alacağını net bir şekilde, uygulamalı olarak gösterdi. Süreci kısaca hatırlayalım. Sayın Öymen, Meclis konuşmasını yaparken, AKP’den ya da DTP’den herhangi bir tepki geldi mi? Hayır. Sırrı Sakık ve birkaç milletvekilinin ‘tek cümlelik’ sözlü sataşmaları dışında hiçbir şey olmadı. Yani AKP’den kimsenin dikkatini bile çekmedi konuşmada söylenen sözler. Oysa AKP’nin kavgacı vekili Suat Kılıç; “Türkiye’nin hangi menfaatlerine kime, kaç paraya sattınız?” diye konuştuğunda ortalık karışmış, vekiller birbirine girmişti. Medya’da da, hiç kimse konuyu ‘bugünkü’ haliyle ele almadı ilk günlerde. Ama birdenbire, ‘Tayyip Erdoğan’ın; “ Şehitler gelsin de, biraz daha bağıralım diyenler var!” çıkışını, ‘Yargı Mensupları’nın telefonlarının dinlendiğinin ortaya çıkmasını, İstanbul’da ‘toplu taşıma’ araçlarına yapılan inanılmaz ‘zamları’… perdelemek için kampanya başlatıldı. Devletin televizyonu TRT, haberi verirken hangi görüntüleri kullandı dersiniz? Öymen’in konuşma görüntüleri yerine, AKP’li Suat Kılıç’ın ‘saçma’ konuşmasından sonra çıkan kavga görüntülerini! Ekşi Sözlük başta olmak üzere, gençlerin kullandığı ve yorum yapabildiği pek çok internet sitesinde ve gazetelerin ‘okuyucu yorumları’ sayfalarında, aynı kalemden çıkmış gibi, yüzlerce mesaj yazdırıldı. Mesele, ‘Onur Öymen’ ya da ‘Özür Dileme’ konusu olmaktan çıkarılarak; CHP’nin Faşist olduğu(!), Alevilerin ve Kürtlerin CHP’den topluca istifa etmeleri noktasına taşındı. Aleviler arasında ‘çok büyük’ tepki varmış izlenimi vermek için; DTP’lilerin organize ettiği ve birkaç yüz kişinin katıldığı basit yürüyüşler yandaş medyada, tekrar tekrar gösterildi. Yüzlerce köşe yazarı, Alevilerin, Faşist(!) CHP’den istifa etmesi gerektiğine dair, açık yönlendirme yaptı. Gördüğünüz gibi, yaşanan şeylerin, Öymen’le ya da söyledikleriyle hiçbir ilgisi yok. Amaç; bir türlü ‘kendi saflarına’ çekemedikleri Alevileri ve CHP’yi destekleyen Kürtleri, Cumhuriyet Halk Partisi’nden koparmak. AKP’ye ‘muhalefet’ edebilecek her yapıyı güçsüzleştirmek, yıkmak. Ama itiraf etmeliyim ki, süreci çok iyi yönettiler. Neredeyse emir komuta zinciri içinde hareket ederek, büyük bir yaygara koparmayı başardılar. Peki, bu kadarla mı kalacak? Elbette hayır. Bundan sonra, her benzer olayda daha fazlasını isteyecekler, daha çok talep edecekler. Belki yarın ‘Kılıçdaroğlu’nu koyacaklar hedef tahtasına. Gürsel Tekin’in peşine düşecekler belki de. Her fırsatı değerlendirecekler. Yeni yeni taktiklerle çıkacaklar kamuoyunun önüne. Bakın Naziler, “ Hakikatin yerine geçmek için, olayları değiştiren, hatta icad eden propaganda bu işte ne kadar başarılı olur?” sorusuna ne cevap vermişler: “Bütün bir milleti, propaganda ile yaratılan bir efsaneler aleminde, dünya ile ilgisi olmayan hayali bir dünyada yaşatmak mümkündür.” ‘Karşı Devrim İttifakı’nın da yapmak istediği tam olarak hayali bir dünya yaratmak. Medyanın bu kadar kontrol altına alındığı, ‘Yargının’ telefonlarının dinlendiği, muhaliflerin susturulduğu, herkesin korku içinde yaşadığı, kişiye özel ‘Çadır Mahkemelerinin’ kurulduğu, Sivas Katliamı’nı alkışlayanların ‘Demokrat’ sayıldığı bir ülkede; gerçeklere kulaklarınızı kapatıp, “Hayır, AKP demokrasi mücadelesi veriyor!” diyebilir misiniz?
Yorumlarulas
{ 21 Kasım 2009 16:52:17 }
akp'e firsatlari kacirmiyorda peki gol yapilacak paslari chp nicin veriyor?chp'ye herseye ragmen oy vermis olan alevi kitlesine partinin onde gelen birisinin hakaret etme hakki varmi?ozur dilemek yerine beni bu konuda elestirirseniz ataturke karsisiniz demek dogrumudur?sozu soyleyen kisi ulkemizin disisleri bakanliginda calismis ve turkiyenin dis iliskiler konusunda en bilgii kisilerinden biridir bu yuzden soyledigi sozun nereye gittigini bilecek kadar akilllidir ve sozune gelen tepkiler uzerine istifa edip alevilerin bastaci olacagina istifa etmeyip partinin arkasina saklanarak partiye ve kendine olan sayginligi bitirmistir eger derseniz akp ve mhp lilerde bazen alevilere laf atiyor evet dogru derim fakat alevilerin yuzde kaci akp'e ve mhp' ye oy veriyor diye adama sorarlar....
phoenix-suşehri
{ 18 Kasım 2009 09:02:03 }
bu yazının üstüne daha ne denebilir ki!Türkiye düpedüz bambaşka,anlamsız bir yere doğru gidiyor...muz cumhuriyetlerinden bile daha rezil bir ülke olmak veya olmamak artık halkın elinde.
Diğer Sayfalar: 1.
Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|
         |
 |
 |
|
 |
Haberler | En Çok Okunanlar | En Çok Oy Alanlar
 |
Kategori: 
Yazan: 
Facebook'ta paylaş
