A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Açılım

Kategori Kategori: Türkiye | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Muammer Toprakcı | 17 Kasım 2009 08:51:53

Yazıyı önyargısız okumanıza yardımcı olacak ise önce kısa bir açıklama: Bu satırların yazarı, 1979 yılında Güneydoğu'da yapılan ve adına 'Kanatlı Askeri Tatbikatı' denilen bir tatbikat sırasında, askerlerin bir kısmına yerel kıyafetler giydirilerek düşman kuvvetler olarak gösterilmeleri ve bastırılarak yok edilmelerinin sembolize edilmesi,

bunun da gazetelerin ilk sayfalarında fotoğraflı haber olarak basılması üzerine yaptığı bir konuşmada, ‘eğer vatandaşlarınızın bir kısmını düşman olarak görür ve gösterirseniz bu tatbikatlar birgün gerçeğe dönüşebilir’ dediği için yargılanmış, cezalandırılmış, cezayı yargıtay da onadığı için hapiste yatmıştır.

Bu kısa açıklamanın ardından meramımı anlatmaya çalışayım:
 
Türkiye’de AKP’nin başlattığı bir açılım tartışmasıdır gidiyor. Önce ‘kürt’ açılımıydı, baktılar tepki topluyor, ‘demokratik’ açılım dediler, baktılar tepkiler dinmiyor adını  ‘milli birlik’ açılımına çevirdiler. Bildiğiniz gibi birkaç gün önce de konu meclise taşındı ama ‘habur’ kapısından PKK’lilerin girişinde yaşananlara tepkiler dinmek bir yana artarak sürdüğü için başta Başbakan Tayyip, AKP’liler evelediler gevelediler ama ne somut bir şey söylediler ne de ortaya bir plan koydular.
 
Oysa Türkiye’deki siyasi gelişmeleri takip edenlerin bildikleri gibi Başbakanın aklındakiler yeni değildi ve daha önceleri de dile getirmişti.
 
Ne diyordu Başbakan?
 
‘Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı üst kimliktir.’
 
Böylece Atatürk’ün ‘Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.’ açıklamasını ve Anayasa’da yer alan ‘Türk Devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür.’ ifadelerini tartışmaya açıyor ve devletin temel etmenlerinden biri olan ‘ulus’kavramını ‘vatandaşlar’a dönüştürüyor, bu ülkede yaşayan yurttaşların bir kısmını, artık ulusal kimlik olmaktan çıkarılmış, ırksal bir anlama dönüştürülmüş ‘Türk’ alt kimliği ile yaşatmak istiyor.
 
Eveleme geveleme bir yana,yapılmak istenen budur.
 
İyi güzel de Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olan bireyleri Türk olarak nitelerken ırksal ve dinsel bir nitelemeyi reddederek yalnızca ‘siyasal vatandaşlık bağı’nı öngörmüştür. Bu insanların ırksal kökenleri farklı olabilir; Çerkez, Laz, Arnavut, Arap, Rum, Ermeni, Kürt, Türk...olabilirler ama Fransız, İngiliz, Amerikalı dendiği gibi Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkese Türk denmiştir. Yoksa hepimiz kaçınılmaz olarak birtakım kültürel kimliklerle doğuyoruz. Bu kültürel özellikler ön plana çıkarılarak, üst kimlik olarak kullanılmaya başlanırsa bunun toplumsal bütünlüğü zedelemesi, üniter yapıyı parçalaması kaçınılmaz hale gelebilir.
 
Temel Hak ve Özgürlükler’in başında insanların ırk, dil, din, cinsiyet... her tür alt kimliklerine göre ayrımcılığa hedef olmamalarının geldiği açıktır. Elbet herkes kültürel kimliklerini ortaya koyarak onunla övünebilir, bu kültürün gelişerek yaşaması için elinden geleni yapabilir. Bu konu da bir engelle karşılaşıyorsak (ki geçmişte hepimizin bildiği gibi bunun çok acı örnekleri yaşandı) bunların ortadan kaldırılması için çalışmak hepimizin boynunun borcudur. Bu ayni zamanda bir vatandaşlık ve yurtseverlik görevidir, bizi ‘alaşım’a değil ‘bileşim’e taşıyacaktır. Alaşımların bileşimlere varamazsa içsavaşa dönüşebileceğinin acı bir örneğini Yugoslavya’da gördük. Ayni ulusun bireyi olma duygusu yaşanamazsa çatışma ve parçalanmalar da kaçınılmazdır.
 
Peki Başbakan bunları bilmiyor mu?
 
Kişisel kanım odur ki Başbakan Tayyip, dünyaya din penceresinden bakmayı yeğlediği için, ulusal yapıştırıcı yerine dinsel yapıştırıcının daha  önemli olduğunu düşünüyor ve ulusal bilinç yerine ümmet bilincinin yerleşmesi için çabalıyor.
 
Gelin biz yine Mustafa Kemal’e kulak verelim:
 
‘Türk milleti,kendinin ve memleketinin yüksek menfaatları aleyhine çalışmak isteyen bozguncu, alçak, vatansız, milliyetsiz beyinsizlerin saçmalamalarındaki gizli ve kirli emelleri anlamayacak ve onlara müsamaha edecek bir toplum değildir. Türk milletinin  sosyal düzenini bozmaya yönelen didinmeler boğulmaya mahkumdur.’
 
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık
Türkiye’de Engelli İşçiler ve Sınıf Mücadelesi: 3 Aralık’ta Görünmez Kılınan Emek Gerçeğine Devrimci Bir Bakış
MESEM Gerçeği: Çocuk İşçiliği, İş Cinayetleri ve Gözaltılar Karşısında Devrimci İnsan Hakları Mücadelesi
Zehirlenen yalnizca tabaklar değil: Türkiye’de gida güvenliği krizi ve sistemin çürümüşlüğü…
İngiltere’den Türkiye’ye £35 Milyonluk Ray Sözleşmesi: Fırsat mı, Çıkmaz mı?

Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi
Çin'in 'Salam Dilimleme' Stratejisi: Pekin, Güney Çin Denizi'nin Haritasını Nasıl Yeniden Çiziyor?

ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!
Çin'in beş yıllık planları dünyayı nasıl değiştirdi?

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen
Eriyen Şövalyenin Gölgesinde Devrimci Moses Hess

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git