A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri Ekitap Radyo

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

İçim ışıyıverdi kitaplarla

Kategori Kategori: Berlin Günceleri | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Gültekin Emre | 26 Ekim 2009 07:55:00

Bugün spor dersinde top oynayan öğrencilerime bakarken şunları düşündüm: Topa konsantre oldukları kadar derslere, hayata ve geleceklerine eğilmiyorlar. Top, onların her alandaki başarısızlıklarını, yenilmişliklerini... perdeliyor. Topluma, çevrelerine, ailelerine, okula, öğretmenlere, kurumlara, başarılı insanlara... duydukları kini, nefreti top oynarken birbirlerine acımasız davranarak, hakaret ve küfür ederek boşalıyorlar.

Berlin Günceleri 21 –  27 Eylül 2009
 

21 Eylül, Pazartesi
 
“Papatyam”ın son üç dizesi de yerine yerleşti bugün.
 
“Papatyamsın benim tüm çiçeklerin kraliçesi
Gülüşün savurmalı beni cennetten cennete
Yüreğinden başlamalıyım seni öpmeye”
 
Uykularımı kaçmayacak bir süre; çünkü içim rahat artık “Papatyam”dan yana.
 
 
22 Eylül, Salı
 
Okulumuzun yıllık spor eğlencesi öğleden sonraya kadar sürdü. Hava güzeldi, yandım da biraz.
 
Altmış yaşına giren öğretmen arkadaşların yemeği olacaktı öğleden sonra, okuldaki toplantıdan önce. Yemek servisi yapan firma uyuyunca pizza ısmarladılar acele. Konferans lastik gibi sündü de sündü. Okulla ilgili şeyler konuşuldu ama fazla konuşuldu. Eve geldiğimde saat 18. 30’du.
 
Tarhana çorbası nasıl imdadıma yetişti, beni yeniden hayata kazandırdı! Günün nasıl biteceği hiç belli olmuyor bazen. Her günümüz sürprizlere açık değil mi o yüzden?
 
 
23 Eylül, Çarşamba
 
Özgür Edebiyat dergisinin son iki sayısının verdiği Çağdaş Romanya Şiiri ve Çağdaş Katalan Şiiri seçkilerini okuyorum.
 
Çağdaş Romen Şiirinin yirmi iki on dokuzu erkek, üçü kadın. Katalanlarda kadın şair sayısı daha az; yirmi şairin içinde yalnızca bir kadın şair yer almış. Şiir yazan kadınların sayısının azlığıyla mı karşılamalı bunu, bilmiyorum. Oysa bizde bu daha farklı gibime geliyor; kadın şairler göreceli olarak son yıllarda ciddi atağa geçtiler ve sayıları oldukça arttı.
 
 
24 Eylül, Perşembe
 
Bugün spor dersinde top oynayan öğrencilerime bakarken şunları düşündüm: Topa konsantre oldukları kadar derslere, hayata ve geleceklerine eğilmiyorlar. Top, onların her alandaki başarısızlıklarını, yenilmişliklerini... perdeliyor. Topluma, çevrelerine, ailelerine, okula, öğretmenlere, kurumlara, başarılı insanlara... duydukları kini, nefreti top oynarken birbirlerine acımasız davranarak, hakaret ve küfür ederek boşalıyorlar. Birbirlerini de sevmediklerini görüyorum böyle anlarda. Gol atarak arkadaşlarından farklı olduklarını göstermek istiyorlar ve bunun için canlarını dişlerine takıyorlar.
 
İstedikleri hep farklı olmak.
 
Bunun için ciddi bir altyapılarının olması gerektiğini düşünmüyorlar hiç. Okumaktan ödleri kopuyor; öğrenmeyi dert edinme gibi bir sorunları yok. Futbol tutkunu, fanatiği olmayı önemsiyorlar her şeyden önce. Dünyadaki siyasal gelişmeler, içinde yaşadıkları ülkenin sorunları, gelecekleri... onları hiç ilgilendirmiyor. Sigara içmeyi, sakız çiğnemeyi, şapka giymeyi, en son model cep telefonuna sahip olmayı... önemsiyorlar ve bunlarla yetiniyorlar.
 
Büyük bölümü esrar içiyor, bu da kendi ve toplumsal gerçeklerden kaçış sağlıyor onlara. Yenilen hazmedemiyor yenilgiyi.
 
Kan ter içinde kaldılar. Maçın yorumunu söve saya tartışmayı sürdürdüler maçtan sonra da.
 
 
25 Eylül, Cuma
 
Bugünkü Berliner Zeitung’da okudum yılbaşından bu yana Berlin’de 39 kişinin trafik kazasında öldüğünü. Geçen yıl ölenlerin sayısı bu yıla göre 16 kişi daha fazlaymış. Trafik her yerde can almayı sürdürüyor ama en çok ülkemizde, Türkiye’de. Bayramda ne çok kişi ölmüş, yaralanmış ve ne çok ocak sönmüş!
 
Nevzat Üstün bir trafik kazasında ölmüştü yanlış anımsamıyorsam.  Abdülkadir Bulut da minibüsün kapısının açılmasıyla yaşamını yitirmişti. Adalet Ağaoğlu’na araba çarpmıştı ve aylarca bunun sıkıntısını yaşamıştı. Başka hangi edebiyatçı, şair trafik canavarının kurbanı oldu acaba diye düşünürken Camus’nün de trafik kazasında öldüğünü anımsadım.
 
 
26 Eylül, Cumartesi
 
Pencereleri zımparaladım, Rahime de astar çekti. Yarında boyanacak. Ev kışa hazırlanıyor.
 
Sel yayınlarından yeni kitaplar geldi:
 
Enis Batur’un anlatı kitabı, Sır. Alt başlık olarak da “bir oynaşı”yı seçmiş Enis. “Sır, üstün yetenekli, uluslar arası düzeyde üne kavuşmuş bir çalgıcı ile üstün yetenekli, ama hiç kimsenin tanımadığı, sanatını dört duvar arasında yapayalnız icra etmeyi seçmiş yaşıtı bir başka çalgıcı üzerine kurulmuş bir öykü”ymüş. (Arka kapak yazısında böyle yazıyor.)
 
Suzan Samancı’nın romanı Halepçe’den Gelen Sevgili. Bu roman 1988’deki Halepçe katliamından doğmuş. Bu katliamda ailesini kaybeden Delila’nın öyküsüymüş ele alınan.
 
Nick Hornby, Shakespeare Para İçin Yazdı.
 
Roland Barthes, Nasıl Birlikte Yaşanır? “1976-1977 yıllarında College France’ta verilen seminer ve ders notları”nı içeriyormuş bu kitap.
 
Birden içim ışıyıverdi bu kitaplarla.
 
 
27 Eylül, Pazar
 
Seçim sonuçları alınmaya başlandı. Sosyal Demokratlar büyük bir yenilgiye uğrarken, Yeşiller ve Sol Parti oylarını artırdı ama seçimden en kazançlı sağ partiler çıktı. Bundan sonra yabancı düşmanlığının artması beklenebilir. İşsizlik ve yoksulluk daha da artacak gibi görünüyor. Vergiler can yakacak.
 
Sosyal Demokratlar da aptallıklarına doymasınlar!
 
Emeklilik yaşını 67’ye çıkardılar ve bir de utanmadan halktan oy istediler.
 
Yabancılar Yasasını çıkardılar. Muhalefette akılları başlarına gelir belki. Türk adaylardan kimlerin Federal Meclise girdiğini ancak yarın öğrenebileceğim.


Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: Henüz oy verilmedi / 0 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







Coca-Cola’nın “Pair Bottle” Deneyi Kapitalizmin İnsan İlişkilerine Müdahalesi
Türkiye’de Bahis Depremi, Peki Diğer Spor Dalları Gerçekten Güvende mi?
Ayakkabılar yapılmaz, yetiştirilir
Yazarlarımızdan Prof. Dr. Şehmus Güzel yaşamını yitirdi.
Türkiye Yüzyılı Mesleki ve Teknik Eğitim Zirvesi’nde yükselen o çığlık

Trump 2.0'ın Gölgesinde Diplomasi
Sadece İsimde Ateşkes: Gazze'nin Uzun Süren Araf Dönemi
Çin Japonya'yı Test Ediyor ve Amerikan Kararlılığının Sınırları…
Emeklilerin Büyük Yürüyüşü Başlıyor: 17 Milyon Kişi Artık Sessiz Değil!
Çocuklar için bir öğün: bütçenin %1,5’inden başlayan dünya ölçeğinde bir adalet mücadelesi

Dijital Yuan Etki Aracı Olarak: Güneydoğu Asya'nın Para Egemenliği ve Stratejik Özerkliği
ABD-Avustralya Kritik Mineraller Anlaşması Pasifik Tedarik Zincirlerinin Geleceğini Nasıl Yeniden Şekillendiriyor?
Kalkınma Hakkında Yanlış Bildiğiniz Şaşırtıcı Gerçek
Avustralya - Çin İlişkileri: Avustralya'da Kavga
Gri listeden çıktık ama... AB'nin 2024 Türkiye raporu'ndan çıkan şaşırtıcı gerçekler!

"En ciddiyetsiz nesil": Z kuşağı neden kasten gülünç olmayı seçiyor?
Güney Karolina'nın Unutulmuş Osmanlıları: Sumter Türklerinin Şaşırtıcı Gerçeği
Köpek ve insanların bazı duyguları aynı genetik kökene sahip
Motokuryelerin Sessiz Çığlığı: Sokağın Gölgesinden Yükselen Sınıf Mücadelesi
Gençlerden sonra emekliler de yurtdışına gidiyor.

Osmanlı İmparatorluğu'nda Kahvehaneler: Bir Sosyo-Politik Etki
Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024

Einstein'ın hayran kaldığı filozof: Spinoza'nın aklınızı başınızdan alacak radikal fikri
Adalet Kavramına Filozofların Gözünden Bir Yolculuk
KE.KE.ME. (KKM)
Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?

Yeryüzünü fırına çeviren atmosfer olayı: Isı kubbesi
Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.

Avustralyalı teorik fizikçiler: 'Paradoks olmadan zaman yolculuğu yapmak mümkün'
Axiom Raporu: Siber Güvenlik ve Çin-ABD İlişkilerine Etkisi
WhoFi: Wi-Fi sinyaliyle kimlik tespiti dönemi başlıyor.
500 yıllık Da Vinci çizimi sessiz drone teknolojisine ilham verdi.
Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.

Bilim insanları beynin beş farklı yaşam evresinden geçtiğini açıkladı: Kritik dönüm noktaları 9, 32, 66 ve 83 yaş…
Amerika kıtasında 'olmaması gereken' yeni bir insan türü keşfedildi: Checua nedir? Türkler ile bağlantıları var mı?
NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.

Türkiye’de üniversite mezunlarının geliri Avrupa’nın en düşük seviyesinde…
Gerçek işsizlik yüzde 29,6!
Türkiye’de tek kişilik
UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez

Roş Aşanada Şofarın Çığlığı ve Hakikatın Sentezinde Marx ve Hegel
Vatan kirim’a sahip çıkmak: Teslimiyete karşı onurlu direniş
İŞGALİN KARANLIĞINDA BİR IŞIK: Veciye Kaşka’yı Unutmayalım
2025 Hazar Türk-Musevi Hakanlığı: Tarih Yeniden Yazılsaydı Dünya Nasıl Görünürdü?
Sürgün Devrim girdabında Isaac Deutscher ve Avraham İşcen

Büyük Konuşmak
HUKUK KARGAŞASI
HAİN Mİ ARARSINIZ
KANAS
Kayyum

Paranın, Lidya Sikkesinden Dijital Cüzdanlara Uzanan 5000 Yıllık Hikayesi
Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git