A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Yumuşak iniş

Kategori Kategori: Dünya | Yorumlar 0 Yorum | Yazar Yazan: Gündoğdu Gencer | 26 Eylül 2009 14:57:08

Barrack Obama Amerika'nın Gorbachev'i mi dersiniz? Gorbachev 1986'da "perestroika" (yeniden yapılanma) ve 1988'deki "glasnost" (açıklık) politikalarıyla 70 yıldır devam eden ama artık eskisi gibi sürdürülemeyeceği apaçık olan bir sistemi adam etmeye çalışmıştı.

Sistemin sağlık, eğitim, kültür, sosyal güvenlik alanlarında yurttaşlarına sağladığı avantajların, sistemin verimsizliği, ayyaşlık, tembellik, yolsuzluklar, adam kayırmalar nedeniyle sürdürülmesi olanaksız hale gelmiş, Ronald Reagan’ın “şer imparatorluğu”na karşı silâhlanma yarışını tırmandırması, Sovyet ekonomisini iflâsın eşiğine getirmiş, Gorbachev başlattığı reformlarla katı bir sistemi esnekleştirmeye çabalamış, her yerinden su alan Sovyetler gemisini su yüzünde tutmaya çalışmıştı. 1991’de Boris Yeltsin, Gorbachev’in reformları yerine sistemi temelden yıkmış, Komünist Partisini yasadışı ilân etmişti.
 
Sovyetler Birliği “şer” bir yana gerçekten bir imparatorluk idi. Lâtince “imperium”dan türeme imparatorluk sözcüğü çeşitli halkların bir imparator ya da bir oligarşi (otorite sahibi bir grup insan) tarafından yönetilmesidir.  İmparatorluk ya toprak fethederek, zor kullanarak kurulur ve sürdürülür ya da ekonomik güç kullanarak veya askerî güç tehdidi ile ayakta kalır.  Tarihte birçok imparatorluk büyümüş, yayılmış, gerilemiş ve sonunda çökmüştir. Yakın çağlara kadar toprak imparatorlukları daha yaygındı.  Akad, Asur derken Roma, Bizans, Osmanlı, Moğol, İspanyol, İngiliz imparatorlukları tarih sahnesinden kuyruklu yıldızlar gibi akıp geçtiler.  Katı olanlar çabuk yıkıldı, Bizans gibi esneklik gösterenlerin yıkılması yüzyıllar sürdü.  O zamanlar bilinen dünyanın çoğunu elinde tutan Osmanlı’nın sonunun başlangıcı 1683 Viyana kuşatması idiyse sonunun gelmesi 1918’e kadar 235 yıl aldı.  1815’ten 1922’ye kadar genişleyen İngiliz İmparatorluğu 1922’de dünya nüfusunun ve dünya topraklarının dörtte birini kontrol ediyordu.  Bugün bir küçük adada halâ kendine “Büyük” Britanya diyerek avunmakta.  Rus İmparatorluğunun mirasçısı Sovyet İmparatorluğu 16 cumhuriyetten oluşuyor ve dünyanın yaklaşık beşte birini kapsıyordu.  Bugün bu cumhuriyetlerin her biri bağımsız birer devlet.
 
ABD imparatorluğu da önceleri bir toprak imparatorluğu olarak gelişti.  13 eyâletin birleşmesiyle başlayan ABD tarihi, yaklaşık 100 yıl içinde İngilizlerden, Fransızlardan ve İspanyollardan toprak kopararak, Meksika topraklarını işgâl ederek genişledi ve bugünkü 50 eyâlete ulaştı.  İngiltere’nin itici gücü olan sanayi devriminin mirasçısı olarak ABD dünyanın sanayi devi oldu ve 20. yüzyıla Amerikan yüzyılı damgasını vurdu.  Tüm dünyada istemediği rejimleri devirmeye, kuklalarını devletlerin başına geçirmeye Allah adına kendinde hak gördü. I. Dünya savaşından başlayarak toprak imparatorluğundan kontrol imparatorluğuna yumuşak geçiş yapan ABD Sovyet İmparatorluğunun tarihe karışmasıyla kendisini dünyanın jandarması olarak görmeye ve kendi tarihinden esinlenerek vahşi batı kovboyları gibi davranmaya başladı. 
 
Bugün ABD’nin askerî gücü tartışmasız dünyanın en büyük ve rakipsiz askerî gücüdür. Roma imparatorluğu da zamanında öyleydi, Osmanlı da, İngiliz İmparatorluğu da.  Askerî gücünü ekonomik gücü ile, teknolojisi ile bütünlemeyen imparatorlukların er geç çökmeye mahkûm olduğunu bilmeyen yok.  1529’da Viyana kapılarında “Muhteşem” Kanunî Süleyman Avrupalıların toplarının Osmanlı toplarından aşağı kalmadığını ve Avusturya ve İspanyol askerlerinin yeniçerilerden daha iyi dövüştüğünü görmüştü.  ABD’nin Viyana’sı da Vietnam savaşı oldu.  16 yıl süren ve 1975’te ABD’nin kesin yenilgisiyle sonuçlanan savaş Amerikan imparatorluğunun sonunun başlagıcı idi.  Nüfuz imparatorluğu ABD’nin stratejisi nüfuzu altında tutmaya çalıştığı ülkelerin Amerikan mallarını alacak kadar zenginleşmesi, ama kafa tutacak düzeyde gelişmemesi olagelmişti.  Vietnam halkı 3-4 milyon ölü verme pahasına da olsa Amerikan imparatorluğunun yenilmez olmadığını dünyaya kanıtlamıştı.  O günden bu yana ortaya bir Çin, bir Hindistan ve bir Brezilya çıktı.  Dünyanın tüketim malları fabrikası konumuna gelen Çin, bilgisayar ve teknoloji alanlarında sıçrama yapan Hindistan, ve doğal kaynaklarını iyi değerlendirerek dünyanın 10. büyük ekonomisi konumuna gelen Brezilya ABD imparatorluğunun altını oymaya başladı.
 
Bu koşullarda başa gelen Obama akıllı bir Bizans imaparatoruna yakışır biçimde ABD’nin yere çakılması yerine İngiltere gibi yumuşak iniş yapmasını sağlamaya çalışıyor.  2002’de Bush’un “şer ekseni” diye tanımladığı İran, Irak ve Kuzey Kore’ye bakalım.  Irak’a yüzbinlerce asker ve milyarlarca dolar dökmesine karşın duruma hâkim değil. Amerika çekildikten sonra büyük bir olasılıkla ya bir iç savaş çıkacak ya da şeriat gelecek.  İran “bana dokunursanız ben de size saldırırım” derken blöf yapmıyor.  Kuzey Kore kimseyi dinlemeden füzeler fırlatıyor.  Gözleri kapalı, asker-sanayi oligarşisinin buyruklarını yerine getiren Bush’un aksine Obama gerçekçi bir yaklaşımla Irak savaşının kazanılamaz olduğunun ayırdında.  İran’a zart zurt etme, mollalar rejimini devirmek için Azerileri dürtüklemek, PJAK adlı terörist Kürt örgütünü desteklemek yerine terörist ilân ediyor.  BM kararlarını hiçe sayıp Irak’a saldıran Bush-Cheney çetesinin aksine BM’de birlikte çalışma, işbirliği sözleri ediyor.  Kuzey Kore ile masa başında sorunları çözümleme sinyalleri veriyor.  Nükleer silâhları sıfırlamaktan söz ediyor.
 
Dediği dedik, öttürdüğü düdük olan bir ülkenin başka ülkelerle eşitlik temelinde ilişki kurmayı kabullenmesi kolay değil.  Hele Amerikan halkı gibi kendilerini dünyanın merkezi, Allah’ın sevgili kulu gibi görenler için hiç kolay değil. Gorbachev’in yürekli çıkışı nasıl rejim değişikliği ertesi bugünkü güçlü Rusya’ya yol açmışsa, Obama’nın da daha uygar, daha insancıl bir Amerika’ya doğru yol alması mümkün. ABD imparatorluk büyüklenmelerini bırakıp diğer ülkeleri ve insanları eşit görme yoluna girdiğinde bu, çocukları Irak’ta ölen Amerikan halkının da, dünya halklarının da derin bir soluk almasına yarayacak.  Chavez’in dediği gibi yüreğimizde bir umut var.
 
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 2 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar


Henüz Yorum Yazılmamış

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İşçiyi Bırak Kutlasın
Erişim engeli sonrası X'te Ekrem İmamoğlu akımı
Papa Françesko yaşamını yitirdi.
Yunanistan Türk yatırımcıların adalara ilgisinden endişeli
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'den Avrupa'ya İmamoğlu ile dayanışma çağrısı

Hint - Pasifik'teki Güç Oyunları: Dörtlü İttifak ve Deniz Hakimiyeti İçin Mücadele
Suriye, Irak ve İran'daki PKK uzantıları ne olacak?
Hindistan-Pakistan Savaşı Senaryosu
Hindistan - Yeni Zelanda: Sessiz ama Kritik Bir Ortaklık
Gazze'de gıda stokları tükendi: Açlık krizi derinleşiyor

Trump: Çin'den ithal edilen mallara uygulanan gümrük vergisi oranı % 125'e çıkarılacak
Trump yeni gümrük vergisi tarifelerini açıkladı.
Avrupa’nın en az et yiyen ülkesi Türkiye: Fiyatlar 5 yılda % 1230 arttı!
Türkiye'de ekonomi bir kez daha belirsizlik döneminde
ABD-Çin hattında ticaret savaşı: “Soğuk Savaş’tan beri görülmemiş bir rekabet”

Avrupa gözünü ABD'li akademisyenlere dikti.
Türkiye'de Covid-19 salgını yaşam süresini azalttı.
Uzmanlar uyardı: "Uzun yaşayanlardan tavsiye almayın"
Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü

Osman Hamdi Bey’i bilmeyen varsa bile herhalde Kaplumbağa Terbiyecisi’ni bilmeyen yoktur ya “Mihrap” tablosu...
JAK İHMALYAN'DAN: “RESİM ANLAYIŞIM”
Jak İhmalyan sergisi İstanbul'da
MADELEİNE RİFFAUD, 1924-2024
KOLLEKTİF OYNAMALI KAZANMAK İÇİN

Yapay Zeka Felsefesi
Tutunarak kalmak mı? Bulanmadan donmadan akmak mı?
Tokyo’dan Hasanlar’a, Kudüs’te bir mahkemeden bizim buralara…
“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham

Dünyanın hareket halindeki en eski buzdağlarından biri yaban hayatı cenneti ile çarpışabilir
Yarasaların azalmasıyla bebek ölümlerinin ilişkili olduğu ortaya çıktı.
AB İklim İzleme Servisi: 2024 yazı kaydedilen en sıcak yaz oldu.
Akdeniz'deki yaşam yok oluşun eşiğine gelmiş.
Su üzerindeki iklim değişikliği baskısı Türkiye'yi su fakiri olmaya sürüklüyor.

Çin, HDMI ve DisplayPort alternatifini piyasaya sürdü.
Telefonlar depremi 30 saniye önce bildirdi…
Çin'den gövde gösterisi: Yarı maratonda robotlar insanlarla yarıştı…
Çin'in 10 yıllık yüksek teknoloji planı nasıl işledi?
Devrimsel Bir Teknoloji: Kaykay Şasi

NASA'nın en kuvvetli teleskobu, evrendeki beklenmedik gelişmeyi ortaya koydu.
İncil'de sözü edilen mistik ağaç 1000 yıllık tohumla yeniden yetiştirildi.
Karıncaların 66 milyon yıldır tarım yaptığı ortaya çıktı.
Antik Mısır'daki popüler masa oyununun şaşırtıcı kökenleri ortaya çıktı.
At binmenin kökenine dair ezber bozuldu.

UNICEF raporunda Türkiye'deki çocuklar son sıralarda
AP'den Türkiye'ye sert mesaj: Kriterler müzakere edilemez
Af Örgütü: Türkiye'de yargıya müdahale derinleşti
"Türkiye'de gazeteciler baskı ve yıldırma ile karşı karşıya"
Uluslararası Şeffaflık Örgütü tarafından 2024 yılı yolsuzluk algı endeksi açıklandı!

İKİ DİRENİŞ
Bu sistemdeki bir kusur değil, sistemin kendisi
Post-truth dünyada adalet nedir?
1919-1922'de Bir Mayıs’lar, Gösteriler, Yürüyüşler
Türkiye halkı otokrasiye direniyor. Sessizlikten daha fazlasını hak ediyorlar.

ŞEHR-İ İSTANBUL
MECLİS PAKETİ
Bir Fırtına Tuttu Beni
MAGNA CARTA
KURBANIM BUGÜN

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git