|
|
İran aldı, euro yükseldi.Kategori: Dünya | 0 Yorum | Yazan: A.Ulak | 22 Eylül 2009 05:15:36 Tahtı sallanan dolara ilk ciddi darbeyi İran indirdi. Krizin ardından gücü sorgulanmaya başlanan dolara ilk ciddi darbeyi İran indirdi. 96.5 milyar dolarlık döviz rezervi bulunan İran'da Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'ın 12 Eylül'de "Rezervi dolardan euroya çevirin" talimatı verdiği ortaya çıktı.
Dolar, 12-17 Eylül arasında euro karşısında yüzde 1’den fazla değer kaybetti. Global ekonomik krizle birlikte “gücü” sorgulanmaya başlanan ABD Doları’na ilk ciddi darbe İran’dan geldi. İran döviz rezervini dolardan euroya çevireceğini açıkladı. İran devlet radyosunun haberine göre, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmadinejad, döviz rezervinin euroya dönüştürülmesi için 12 Eylül’de talimat verdi. İran’ın döviz rezervini çeşitlendirerek dolardan diğer para birimlerine yönelmesinde, ABD’nin nükleer program konusunda İran üzerinde kurduğu baskının etkili olduğu belirtiliyor. 2009 yılı başında İran, ihracatının yüzde 80’ini oluşturan petrol satışlarında dolar yerine euroyu kullanmaya başlayacağını açıklamıştı. Günlük 4.2 milyon varil petrol üretimi yapan İran, OPEC’in en büyük ikinci ihracat yapan ülkesi konumunda bulunuyor. 2008 yılı sonu itibarıyla İran, altınla birlikte 96.5 milyar dolar tutarında döviz rezervine sahip. Öte yandan İran’ın döviz rezervinin büyük bölümü “petrol istikrar fonu”ndan kaynaklanıyor. 50-80 milyar dolar arasında bir büyüklüğe sahip olan “petrol istikrar fonu” İran’ın bütçe yaparken belirlediği petrol fiyatlarının bu rakamın üzerine çıkmasıyla elde edilen gelirlerin aktarıldığı bir hesap. Rusya’nın da kullandığı bu hesap, petrol fiyatlarındaki oynaklığın bütçe üzerindeki etkisini en aza indirmek için kullanılıyor. Petrol fiyatlarının bütçede belirlenen düzeyin altına inmesi halinde de “petrol istikrar fonu”nda biriken kaynak kullanılıyor. İran döviz rezervinin yanında “petrol istikrar fonu”nun hesaplanmasında da yine dolar yerine euroyu kullanacağını açıkladı. İran aldı, euro yükseldi Haberde yer alan “Cumhurbaşkanı Ahmedinejad 12 Eylül’de talimat verdi” bilgisine göre, dolar o tarihten bu yana euro karşısında yüzde 1’in üzerinde değer kaybetti. Başka bir ifadeyle euro, dolar karşısında hızla değer kazanmaya başladı. 11 Eylül’de 1.4560 seviyelerinden kapanan euro/dolar paritesi 17 Eylül tarihinde 1.4738 seviyesine kadar yükseldi. Euro/dolar paritesi 1.47’nin üzerine bundan tam 1 yıl önce 22 Eylül 2008 tarihinde çıkmıştı. Kasım 2008’de 1.25’in altına düşen euro/dolar paritesi özellikle ABD ekonomisine ilişkin kaygıların artmasıyla tırmanışa geçti. Faizleri yüzde 0-0.25 aralığında tutan ABD Merkez Bankası’nın (Fed) önümüzdeki dönemde enflasyonist baskılar nedeniyle faiz artırımlarına başlayacağı görüşleri de doların güç kaybetmesinde etkili oluyor. Fed her ne kadar düşük faiz politikasına uzun bir süre devam edeceğini açıklasa da piyasa uzmanları, Fed’in 2010 yılının ikinci yarısından itibaren faiz artırım sürecine başlamak zorunda kalacağını düşünüyor. Dolara karşı olan ülkeler İran’ın dışında BRIC olarak adlandırılan Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin de rezerv para birimi olarak dolar yerine başka para birimlerinin geliştirilmesi gerektiğini açıkça ifade ediyor. Bu dört ülke dünyadaki 8.5 trilyon dolarlık döviz rezervinin yüzde 36’sına sahip. Çin, 2 trilyon doların üzerindeki rezervi ile dünyanın en fazla döviz rezervine sahip olan ülkesi durumunda. Japonya, 1 trilyon dolarlık rezervi ile ikinci sırada yer alıyor. Petrol zengini Rusya’nın 400 milyar doların üzerinde rezervi bulunuyor. Suudi Arabistan’ın 395.5 milyar dolar, Tayvan’ın 325.4 milyar dolar, Hindistan’ın 280.9 milyar dolar, Brezilya’nın ise 222.6 milyar dolar döviz rezervi var. Doların gücünü sorgulayan bir diğer ülke de Libya. Libya, İran gibi petrol ihracatını dolar yerine euro ile yapmak istediğini açıklamıştı. Geçtiğimiz aylarda Brezilya ve Çin aralarında gerçekleştireceği ticarette ABD Doları yerine kendi ulusal para birimlerini kullanma konusunda anlaşmaya vardı. Çin Merkez Bankası Başkanı Zhou Xiaochuan, doların yerine rezerv para birimi olarak yeni bir para biriminin geliştirilmesini istemişti. Xiaohuan, “Rezerv para birimi, bir ülkeden bağımsız olmalı ve istikrarı sağlamalıdır” demişti. Ekonomistler, Çin ile başka ülkeler arasındaki ticarette yuanın kullanılmasının bu ülkenin küresel etkinliğinin artması anlamına geldiğini ifade ediyor. Dünya rezervinin yüzde 25’i Çin’de Çin 2.131Dünya toplamı 8.465 Kaynak : haber.gazetevatan.com | Ufuk KORCAN
YorumlarHenüz Yorum Yazılmamış Yorum Yazın
|
| Tüm Yazarlar |
|