A Yorum
  Acilis Sayfasi Yap Sik Kullanilanlara Ekle  

   
A yorum Kurum
iletisim
login
yayin ilkeleri...



yazi dizileri

Yazı karekteri : (+) Büyük | (-) Küçük

Düşün Düşün (11)

Kategori Kategori: Düşün Düşün | Yorumlar 1 Yorum | Yazar Yazan: Gündoğdu Gencer | 01 Ağustos 2009 05:18:16

Atasözleri ve vecizeler birşeyi kısa ve veciz yoldan anlatmak istediğimiz zaman sık sık başvurduğumuz benzetmelerdir. "Dereyi görmeden paçaları sıvamak" dediğimizde hiçbirimiz zihnimizde görünürde dere mere yokken, pabuçlarını çıkarmış, paçalarını sıvamış, paytak paytak yürüyen bir insan canlandırmayız.

Daha ortada “fol yok, yumurta yok”ken gereksiz yere hazırlık yapıldığını anlarız. Bir başbakan, “dereyi geçerken at değiştirilmez” dediğinde bunalımlı bir dönemde o başbakanın bakanlar kurulunda değişiklik yapmak istemediğini anlarız, yoksa o koca gövdesiyle, göbeği ve “lacileri” ile atın üstünde tırıs tırıs dereyi geçen bir başbakan gözümüzde canlanmaz.
 
Başka bazı benzetmeler de karmaşık bir takım konuların kolay anlaşılması için çoklukla başvurulan bir yöntemdir.  Örneğin, Freud’un kuramına göre bastırılmış içgüdüler yararlı çıkış yolları bulamadığı zaman sinir bozukluklarına, giderek akıl hastalıklarına yol açabilir.  Ruhbilim konusunda fazla birşey bilmeyen birisine bu soyut kuramı anlatabilmek için bir ruhbilimci şöyle bir benzetme kullanabilir: “bu, bir buhar makinesinin kazanında kaynayan suyun buhara dönüşmesi ve kazanda bir kaçak varsa o delikten buharın büyük bir güçle çıkmasına benzer”.  Ya da diyalektik materyalist felsefede niteliksel değişikliklerin bir noktadan sonra niceliksel bir değişmeye dönüştüğü kavramını anlatmak için (yine su-buhar benzetmesi ile) “suyu ısıtmaya başlarsınız; 40 derecede, 70 derecede, 90 derecede, 99 derecede su halâ sudur ama bir derece daha ısındığında artık su olmaktan çıkar, buhar olur” dersiniz.  “Bardağı taşıran son damla”, ya da “devenin belini büken son saman çöpü” benzetmeleri de buna benzer anlamda kullanılır.  Bunlar yararlı benzetmelerdir, karşımızdakine düşüncelerimizi iletebilmenin kestirme yollarıdır.  Çin bilegesi Hui Tzu’nun benzetmelerinden bıkan kıral “benzetme yapmadan, basit bir dille anlat” dediğinde bilge “bu olanaksız, bilinmeyen birşeyi ancak bilinen birşeye benzeterek açıklayabilirim” demiş.  Ancak benzetmelerin yanlış, hattâ tehlikeli olduğu durumlar da az değildir.  İmparator Kao Tzu ile bir başka Çin bilgesi Mencius arasında şöyle bir konuşma geçer:
İmparator: Su, nasıl doğuya ya da batıya akmak arasında bir tercih yapmayı bilmezse, insan da iyiyle kötü arasında tercih yapmayı bilmez.
Mencius: Orası doğru ama aşağı ile yukarı arasında tercih yapmayı bilir.  Nasıl aşağı akmayan su hiç görülmemişse, iyi olmayan insan da yoktur.
 
Mencius bunu söylerken dediklerinin doğru olduğunu değil, aynı su benzetmesini kullanarak tamamen zıt sonuçlara varılabileceğini göstermek için yapmış.  Bizim kuşağın bir zamanlar çok kullandığı ve hep yanlış anlaşılan “teşbihte hata olmaz” sözü vardır.  Bunu teşbihi (benzetmeyi) nasıl yaparsanız yapın, hatalı olmaz diye anlar çok kişi.  Oysa aslında “teşbihte hata yapılmamalı” anlamınadır bu söz.
 
Benzetmeleri ikna amacıyla kullanmak tehlikeli bir yöntemdir.  Birçok politikacı bütçe açığını kapatmak için vergileri artırdığı, ya da hizmetlerden kısıntı yaptığı zaman bir evin bütçesine gönderme yaparak benzetmelerden yararlanır.  “Nasıl bir hanenin harcamaları gelirinden fazla olmamalıysa, devletin harcamaları da gelirinden fazla olmamalıdır” der. 
Bir hane için doğru ve geçerli olan tutum, bir ülke ekonomisi için geçerli olmayabilir. Son “küresel mâlî kriz”i çözmek için Avustralya dahil çoğu devlet gelirinden fazla harcama yapma yolunu seçmiştir.  Bu harcamalar yoluyla ekonominin canlanacağı, iş olanakları yaratılacağı, çalışanlar artınca, bireysel harcamaların da artacağı, ekonominin canlanacağı vergi gelirlerinin de artacağı ve böylelikle bütçe açığının kapatılacağı hesap edilmektedir.  Oysa bir hane halkı için böyle bir olanak yoktur.  Demek ki bu benzetme yanlış, bu benzetmeye dayalı ikna çabası fos ve bu devlet politikası uzak görüşlü olmayan bir politikadır.  “Teşbihte hata yapılmamalı!”  Ekonomide daha içe dönük bir politika izlenmesini, iç ticarete ağırlık verilmesini savunan bir politikacıya belâgatlı bir başka politikacı “köpek kendi kuyruğunu yiyerek yaşayamaz” yanıtını vermiş.  Destekçileri de şakşaklamış.  Aslında ithâl malları olmadan ülke ayakta duramaz demek istediğini ithâl malları yüzünden işsiz kalmış şakşakçıları anlamamış tabii.  Bu benzetmeyi yakından inceleyelim diyor Thouless.  Köpek dışarıdan başka herhangi bir enerji kaynağı almadan kuyruğunu yiyerek bir süre açlığını bastırsa da sonunda ölmeye mahkûmdur.  Oysa bir ülke dışarıdan kaynak almadan emekle değer yaratabilir.  Bir tohum ekip 10 aldığında, ya da birkaç parça hammaddeyi işleyip işe yarar birşey ürettiğinde ülkenin zenginliğine katkıda bulunmaktadır.  Benzetmeler yoluyla birşeyler kanıtlamaya çalışanlara sağlıklı bir kuşkuyla yaklaşmalıyız.  Bu kişiler ya sağlıklı ve akılcı düşünme becerisinden yoksundurlar ya da sizi bir biçimde üçkağıda getirmeye çalışıyordurlar.
 
Bu yazı dizisi ilk tahmin ettiğimden daha uzun sürdü.  Örneklerin birçoğu benim kafamdan çıktıysa da temel olarak Robert H. Thouless’in “Straight and Crooked Thinking” adlı kitabını aldım.  Dünyada temel eğitimin, “humanities” adı altındaki insanbilimlerinin, felsefenin, tarihin, coğrafyanın, ruhbilimin, toplumbilimin bir kenara itildiği, düşünmeyi bilen, genel kültür sahibi kişilerin değil, sadece bir işi çok iyi yapabilen ve “etliye sütlüye karışmayan” teknisyenlerin yetiştirildiği bir dönemdeyiz.  Buna Türkiye benzeri ülkelerdeki “gemisini yürten kaptan” köşe dönmeciliği, ya da hurafe ve efsanelere dayalı inançların elinin güçlendiği de eklendiğinde doğru düşünebilmenin önemi daha da artıyor.
 
Bu konuda daha çok şey yazılabilirse de geçtiğimiz 11 haftada dünyada, Avustralya’da ve Türkiye’de önemli önemsiz birçok olay, birçok gelişme oldu.  Umarım haftaya biraz daha doğru düşünmesine karınca kararınca katkım olduğuna inanmak istediğim okurlarımla bunlara göz atarız.
 

Facebook'ta paylaş   |   Twitter'da paylaş


 | Puan: 10 / 1 Oy | Yazdırılabilir SayfaYazdır

Yorumlar

tayfun { 02 Ağustos 2009 04:57:45 }
Hocam elinize saglik.
Oldukca aydinlatici bir yazi dizisi oldu bence. Sanirim okuyuculariniza tahmin ettiginizden fazla ''katki'' sagliyorsunuz. Bilginizi bizlerle paylasma comertligi gosterdiginiz icin tesekkur ederim.
saygilar.
Diğer Sayfalar: 1.

 

Yorum Yazın



KalınİtalikAltçizgiliLink  
Simge Ekle

    

    

    

    







İSTİHAB HADDİ
Türbülans vakaları iklim değişikliği etkisi mi?
Dünyanın gözü kulağı Ortadoğuda: İran-İsrail gerilimi tırmanıyor.
İsrail, Gazze'de yardım konvoyunu hedef aldı: Biri Avustralyalı 7 kişi öldürüldü
DEVLET-ULUSTAN FEDERASYONA, ekitap

Türkiye destekli Suriyeli savaşçılar Nijer'de ne yapıyor?
GÜNEŞE YOLCULUK
Cumhurbaşkanlığı seçimini reformcu Pezeşkiyan kazandı.
EKŞİ, "ERİK" TADINDA
BİR TUR DAHA

Türkiye'de açlık sınırı 20 bin TL'ye dayandı
Tayland esrarı yeniden yasaklıyor.
İstanbul kirada Avrupa’nın lideri
Türkiye AB’nin 6 milyar Euro mülteci yardımını nasıl harcadı, AB Sayıştayı’nın eleştirileri neler?
Yoksulluk sınırı bir yılda 24 bin TL arttı.

Fahri Kiamil
İki annenin başlattığı akıllı telefon karşıtı hareket çığ gibi büyüdü
Afganistan'da onlarca arkeolojik alan buldozerle yıkılarak yağmaya açıldı.
Franz Kolschitzky: Viyana Kuşatması'ndan Kalan Kahveleri Değerlendiren Girişimci
Kış güneşi arayan Britanyalıların adresi Türkiye

"İNEK BAYRAMI" ekitap
Dünya tarihini şekillendiren 6 içecek türü
Taş Kağıt Makas Oyunu (Jan Ken Pon)
"DUHOK KONUŞUYOR" ekitap
ENTERNASYONAL

“KADERİMİZ DIŞARDAN YAZILAMAZ - DIŞARI KADERİ BELİRLEYEMEZ…”
Niyetime İlham
KİBİRLİ GÜÇ ZEHİR - ERDEMLİ BİLİM PANZEHİR
KARARLILIK - KİŞİSEL ALTYAPI
TARİHSEL KİŞİLİK

Dünyanın ekolojik kaynakları haftaya tükeniyor.
Ormanlara yasal haklar verilebilir mi, tüzel kişiliği olan ormanlar var mı?
'Yeşil İslam' Endonezya'yı iklim çöküşünden kurtarabilir mi?
İsviçreli kadınlar AİHM'de görülen iklim değişikliği davasında zafer kazandı.
Yorgun dünya artık yavaş dönüyor

Türkiye, kişisel verileri en çok sızdırılan 19.ülke
Apple otomobili ABD'de üretime bir adım daha yaklaştı.
Yaşgünün Kutlu Olsun James Webb Uzay Teleskobu
Su ve deterjan olmadan çalışan bir çamaşır makinesi
Akıl okuyabilen robot tasarladılar

Kırık Camlar Teorisi
Dünyanın en eski şarabı 2000 yıllık Roma mezarında bulundu
Otizmin arkasından Neandertaller çıktı.
Beynimiz uykuda geleceği tahmin etmeye çalışıyor.
Bilim insanı Matthieu Juncker ekosistemi gözlemlemek için ıssız adada 8 ay tek başına kalacak.

Türkiye’den göç eden Türklerin sayısında 5 yılda %243 artış
BM: Dünya nüfusu 2084'ten itibaren gerileyecek
Dünya nüfusunun ruh sağlığı giderek bozuluyor
Haberleri takip etmeyenlerin sayısı artıyor…
İstanbulluların %44'ü kıt kanaat geçiniyor

"RAHATI KAÇAN" ADAM
GÜZİN'LE
GEÇİTKALE'DEN GELİYORDU...
GENÇ BİR YAZARA BİRKAÇ TAVSİYE
DEĞİŞİYOR, YOKSULLAŞIYOR

DEVENİN BOYNU
Çarpık Eğitim
Ziyafet
Kim Aptal, Kim Akıllı
SİVAS

Mimar Sinan: Bir Dehanın Yükselişi ve Osmanlı Mimarisinin Zirvesi
İskandinav Göçleri ve Vikinglerin Avrupa Üzerindeki Etkisi
Hümanizm Nedir?
Osmanlı’da kahve kültürü, Osmanlı’da kahve isimleri..
Amerika’da Ayrımcı Politikalar ve Siyahi Mücadele Tarihi


kose yazarlari En Cok Okunanlar
Son 30 günde en çok okunanlar
En Cok Okunanlar










Basa git