Uluslararası Ceza Mahkemesi, Sudan Devlet Başkanı El Beşir hakkında tutuklama emri çıkarttı. İlk kez görevdeki bir devlet başkanı hakkında böyle bir karar alındı. Uzmanlar, bundan sonra yaşanabilecekleri değerlendirdi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Arjantanli başsavcısı Luis Moreno-Ocampo, Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir hakkında Darfur'da soykırım ve insanlığa karşı suç işlemekten dolayı geçen yıl dava açmış ve hakkında tutuklama emri çıkarılmasını talep etmişti. Lahey’deki mahkeme o zamandan beri Sudan Devlet Başkanı hakkındaki iddiaları kanıtlamak için delil topluyordu.
Mahkeme El Beşir hakkındaki kararıyla ilk kez görevdeki bir devlet başkanı hakkında tutuklama emri çıkarmış oldu. Peki, şimdi ne olacak? Böyle bir kararın sonucunda neler yaşanabilir?
Aynı zamanda Sudan Devlet Başkanı El Beşir’in danışmanlığını da yapan Hartum Üniversitesi Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün başkanı El Tayeb Ha Ateya, tutuklama emriyle birlikte yaşanabilecek olası sorunları şöyle sıraladı:
“Tutuklama kararından sonra ne olacak? Bu sorunların başlangıcı olur. Şayet Sudan yönetimi karara ölçülü ve uygun bir yaklaşımda bulunmazsa, BM Güvenlik Konseyi yaptırım kararı alacaktır. Bu da Sudan yönetiminin hareket kabiliyetini kısıtlayabilir ve istikrarsızlığın tüm ülkeye yayılmasına yol açar. Sudan’da şiddet olayları artar ve ülkenin kuzeyi ile güneyi arasındaki barış anlaşmasına ve Darfur’daki barış sürecine yansıması olur.”
Alman Devletler Hukuku Uzmanı Christian Tomuschat ise kararın tartışılacak bir tarafı olmadığını, ancak uygulamasında sorun yaşanabileceğini söylüyor. Tomuschat, “Kararın meşruiyeti konusunda bir tereddüdüm yok. Ancak ardından akıllara gelen soru, bunun nasıl uygulanacağıdır ve bu karar gerçekten barışı sağlayabilir mi? Ya da tutuklama zorla yapılırsa bu daha fazla huzursuzluk anlamına gelmez mi? Kararı şiddet kullanarak uygulamak, düşünülmemesi gereken bir konu. Çünkü zaten bunu Hartum’da kim yapabilir ki? Orada El Beşir’i tutuklamaya yanaşacak hiç kimse yok. Bir kişiyi tutuklayacağız diye yeni bir savaş riskine giremeyiz.” diyor.
"Ordu misillemede bulunabilir"
Uluslararası gözlemciler ülkede ordunun tutuklama kararına tepki olarak sivil halka, bölgede görevli insani yardım çalışanlarına ya da BM ve Afrika Birliği’nin Darfur barış misyonu UNAMID'e karşı şiddete başvurabileceği ihtimali üzerinde duruyor. Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü de Sudan’ın batısındaki savaş bölgesinde görevli personelini bu endişeler doğrultusunda geri çekiyor.
BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon da tutuklama kararının açıklamasından önce bunun olası sonuçlarına dikkat çekmişti. Ban, tutuklama emrinin bölgedeki barış sürecine tehlikeye atacağını ve ülkenin müzakere masasına oturmamaktaki ısrarcı tavrını daha da güçlendirebileceğini söyledi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin tutuklama kararıyla ilgili ikilem de tam da bu noktada yaşanıyor. Zira uluslararası gözlemcilere göre, mahkemenin işi zor ve adeta siyasi bir mayın tarlasında hareket etmek durumunda. Mahkemenin arkasında yer alan uluslararası toplum bir yandan savaş suçu işleyenleri cezalandırmak isterken diğer taraftan da suçladığı kişilerle müzakere edebilmeyi umuyor.
Kaynak: http://www.dw-world.de